➛Kurucusu Ebu Hanife'dir.
Anlayış tarzı ve derinlik anlamına gelen fıkıh, özellikle dini açıdan öne çıkan bir yapıya sahiptir. Bu konuda İmamı Gazali, Ebu Hanife gibi daha pek çok önemli isim ön plana çıkar.
Ebû Zeyd ed-Debûsî'nin (ö. 430/1039) fıkıh usulüne dair eseri.
Fıkıhla ilgilenen kişiye fakih denir. El-Hidaye — Burhanüddîn Ebu'l-Hasan Ali b. Ebû Bekir Merginânî (Hanefi mezhebinin fıkıh kitabı). El-İhtiyar — İmam Mevsıli (Hanefi mezhebinin fıkıh kitabı).
Bugün bilinen ilk fıkıh usûlü eseri hicri 2. asırda İmam Şafii tarafından kaleme alınmış er-Risale adlı eserdir.
İlgili 24 soru bulundu
Ehl-i Sünnet
Hanefi mezhebi: İmam Ebu Hanife'nin adını taşıyan mezheptir. Şafii mezhebi: İmam Şafii'nin adını taşıyan mezheptir. Maliki mezhebi: İmam-ı Malik'nin adını taşıyan mezheptir. Hanbelî mezhebi: İmam Ahmed İbni Hanbel'nin adını taşıyan mezheptir.
Hanbelî fıkhına dair en önemli eseri mezhebin ilk el kitabı niteliğindeki el-Muḫtaṣar'dır. Öğrencileri arasında, daha sonra mezhebin meşhur âlimleri olan Abdülazîz b. Hâris et-Temîmî, İbn Sem'ûn, İbn Batta ve Ebû Hafs el-Ukberî gibi kişiler bulunmaktadır.
günâh işlemelerine fırsat verecek kadar da kolaylaştırmayan, Allah'ın azabına dûçâr olabileceklerine inandırabilen, başka şeylere rağbet ederek Kur'an'ı terk etmeyen kimsedir.
“Fıkıh” kelimesinin türevleri Kurân-ı Kerimde 20 (yirmi) yerde geçer ve bu yerlerin hepsinde fıkıh, mastar ya da isim olarak değil de, muzari fiil olarak kullanılır.
Fıkıh, amellerin, yani insan davranışlarının tâbi olduğu hükümler demek olduğuna göre, “fıkıh” demek aslında “hukuk” demektir. “Fıkıh” terimiyle herhangi bir hukuk değil, İslâm hukuku kastedildiği için, fıkha, doğrudan doğruya “İslâm hukuku” da diyebiliriz.
Bu bağlamda usul kelimesi kişinin anne, baba ve onların anne ve babası şeklinde yukarıya doğru devam eden ve kendisine kan bağıyla bağlı üst soy hısımlarını, fürû ise aynı şekilde aşağıya doğru devam eden alt soy hısımlarını ifade eder.
“Tafsîlî delillerden elde edilen amelî-şer„î hükümlerin, üzerine bina edildiği şeye Fıkıh Usûlü adı verilmektedir.” hükümleri tafsîlî delillerinden çıkarabilmeye yarayan kuralların tamamına Fıkıh Usûlü denir.” Şer„î-amelî hükümleri tafsîlî delillerinden çıkarabilmeye yarayan kuralların tamamına Fıkıh Usûlü denir.
İmam-ı Malik hazretleri, Tefsir, Hadis ve Fıkıh ilminde büyük bir âlim idi. Tefsir ilminde, âyet-i kerimelerden binlerce dini hüküm çıkaran büyük bir müfessir ve müctehid idi. Tefsir ilminde "Garib-ül Kur'an" adlı bir eseri vardır.
Aklî ilimlerde Ömer Hayyâm, Ebu'l-Muzaffer İsfizârî, Meymun b. Necib Vâsıtî, Ebû Mansûr Abdurrahman Hâzinî, Ebu'l-Kasım el-Usturlâbî ve Beyhâkî; naklî ilimlerde de Zemahşerî, Ebu'l-Kasım Kuşeyrî, Şirâzî, Cüveynî, Gazâlî, Mahmud Hârezmî ve Serahsî (Merçil 1991: 180-181; Kafesoğlu 1992: 116- 117) gibi, dönemin tanınmış ...
İslam hukuku anlamına gelir. Çalışma alanı olarak fıkıh, anlayış tarzı, anlayış ya da anlayış derinliği anlamında kullanılır. İslam'da fetva çalışmalarına da fıkıh adı verilir.
“Kendilerine sual sorulan, görüşleriyle fetvalarına müracaat edilen Medine'nin yedi fakîhi şunlardır: Saîd b. el-Müseyyeb (ö. 94/713), Urve b. ez- Zübeyr (ö. 94/713), Ebû Bekr b. Abdirrahmân (ö. 94/713), Ubeydullâh b.
İlk isim Ebu'l-Yüsr el-Pezdevi' dir (493/1089).
HANEFİ MEZHEBİ İMAMI - İMAM-I A'ZAM EBÛ HANİFE
İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe'nin asıl adı Nu'mân b. Sâbit'tir. 80 (699) yılında Kûfe'de doğmuş, 150 (767) yılında Bağdat'ta vefat etmiştir. Aslen Türk veya Fârisî olduğu yönünde görüşler vardır.
Günlük hayatımızda, dinî amellerimizin nasıl yapıla- cağını ortaya koyup, bizlere anlatan ilme fıkıh ilmi ya da kısaca fıkıh denilir. Örneğin namazı nasıl kılacağımız, nelere dikkat edeceğimiz, namaz kılarken ne yapmamız veya yapmamamız gerektiği ile ilgili bilgileri fıkıh ilmi ile öğreniyoruz.
Fıkıh; en geniş anlamıyla kişinin hak, yetki ve sorumluluklarının bilincinde olmasıdır. Fıkıh ilmi ise kişinin Allah'a karşı ibadet yükümlülüğünü, helal haram ölçüsünü ve kişiler arası ilişkileri inceler. Fıkıh ilminin temel kaynaklarını Kur'an, sünnet, icma ve kıyas oluşturmaktadır.
Böyle olunca, hadis usûlü, hadis ilminin dayandığı prensipler, hadis metodolojisi anlamına gelmektedir. Hadis usulcüleri denilince de hadis ilminin dirayete dayanan prensipler bölümü (usuliyyat) ile meşgul olan âlimler (usûliyyun) akla gelir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri