Namazda gözleri yummak, gözleri semaya doğru kaldırmak veya sağa-sola bakmak veya boynunu çevirerek sağa-sola bakmak mekruhtur. Bakılması caiz olmayan bir şeyi görmemek için veya tam bir saygı ile Yüce Allah'ın huzurunda bulunmaktan dolayı gözleri yummakta kerahet yoktur.
"Sizden biriniz namaza kalktığı zaman gözlerini kapamasın."
Ancak, namazda bakılması caiz olmayan bir şeyi görmemek için veya dikkati dağıtacak bir şey gözüne ilişirse yahut görülen şeylerden ilgisini kesmek düşüncesiyle, namazın mânevî hazzı olan huşûu temin maksadıyla göz yumulabilir.
Cevap: Karanlıkta namaz kılmak mekruh kabul edilir ama bu secdeyi göremeyecek kadar karanlık için geçerlidir. Özellikle de camii dışı, ev dışı için bu durum söz konusu. Mesela kırda namaz kılıyorsun. Önünde yılan, akrep, böcek olabilir.
Namazda Allah korkusu, cennet veya cehennemin hatırlanması vb. nedenlerle ağlamak, abdesti bozmayacağı gibi namaza da zarar vermez. Bu hadis-i şerîf, Hz. Peygamber (asm) Efendimizin namaz kılarken büyük bir huşu ve tevazu içinde âdeta inlercesine ağladığını bize haber vermektedir.
Bir kadın namaz kıldıktan sonra saçının bir kaç telinin veya bir kısmının gözüktüğünü fark ederse o namazı tekrar kılması gerekir mi? Değerli kardeşimiz, Kadının namazda başının tamamı açık olması namazını bozar. Ancak başının dörtte birlik kısmı açık kalması namazını bozmaz.
İlgili 29 soru bulundu
Değerli kardeşimiz, Avret sayılan bir azanın dörtte birinden az olan açılmalar, namazı bozmaz; dörtte birin üzerindeki açılmalar ise, namaza mâni olur...
el Cevab: Avretin bir şekilde görülmesi sebebiyle abdest bozulmaz. Dokunulması sebebiyle de bize göre abdest bozulmaz. Ama abdestin bozulmasını ya da gusül alınmasını gerektirecek sebepler oluşursa abdest yenilenir. Ya da gusül alınması gerekirse gusül abdesti alınır.
Ancak namaz esnasında, dünyalık bir endişe ile ses çıkararak ağlamak kişinin namazını bozar, abdestini bozmaz (Mergînânî, el-Hidâye, 1/62). Bununla birlikte namazda Allah korkusu, cennet veya cehennemin hatırlanması vb. nedenlerle ağlamak abdesti bozmayacağı gibi namaza da zarar vermez.
Bu hâl, bir bakıma dalgınlık ve gaflet göstergesidir. Hadis-i şerifte şeytandan geldiğine dikkat çekilen esneme, genellikle çok yiyip içmek, karnı tıka basa doldurmak, hareketsizlik ve uyku hâlinin öne geçmesi gibi durumlardan kaynaklanır. Ayrıca esnemeye sebep olan durumlardan her biri şeytanın hoşlandığı işlerdir.
Fakat mesela idrar veya gaz çıkması gibi bütün müctehidlere göre abdesti bozan bir durum gerçekleşmişse ve kalabalıktan dolayı abdest alma yerine gitmeye de imkân bulamazsa, oturur ve namazın bitmesini bekler veya diğer namaz kılanların dikkatini dağıtmamak için hiçbir şey olmamış gibi hareket eder.
Bu sebeple çorapsız olarak namaz kılmakta bir beis yoktur. Ancak mescitlere çorapsız girmek sağlık, temizlik vb. nedenlerden ötürü örfte hoş karşılanmıyorsa, bundan kaçınmak uygun olur. Çorap giyenlerin de çorapları temiz olmalıdır.
Bir evde bağlama bulunsa çalınmasa bile o odada namaz kılmak mekruh olur. İçki içilmese bile, içki bulunan odada namaz kılmak mekruh olur. Duvardaki resme tapılmasa bile, canlı resmi bulunan evde namaz kılmak mekruh olur.
Karanlık ve ışıksız ortamda da namaz kılınabilir, kılınamayacağı konusunda bir uyarı bulunmamaktadır. Fakat namaz kılınan yerin temizliği, seccade konulan ya da namaz kılınan alanın temizliğinden emin olunması gerekmektedir.
Hz. Peygamber (s.a.v.) namazda birinizin esnemesi gelirse onu gücü yettiğince engellesin buyurmuştur. Hatta esneme halinde, elimizi namazda da olsa ağzımıza getirmemiz doğru olur. Bütün bunlarla beraber namazda esnemek namaz bozmaz.
Rükuda iken ayak uçlarına bakmak gerekir. Rükuda ayak uçlarına bakmak yerine kıbleye bakmak namazın sıhhatine mani değildir. Bundan dolayı sehiv secdesi veya kaza gerekmez. Rükuda kıbleye veya secde yerine bakmak namazı bozmaz.
Fetva Kurulu, "her rekâtta iki defa secde yapmanın namazın rükünlerinden olduğunu, bunlardan biri terk edildiğinde namazın eksik kalacağını" belirtti.
1120- Namazda öksürmenin, geğirmenin sakıncası yoktur. Fakat farz ihtiyat gereği bilerek “ah” çekmemeli ve hüzün harfleri söylememelidir. Bilerek “ah” “of” ve benzeri şeyler söylerse namazı batıl olur.
Esnemek, öksürmek ve hapşırmak halleri gayri ihtiyari yani birdenbire elde olmadan oluştuğunda namazı bozmamaktadır. Bunun haricinde kişinin bilerek öksürmesi namaz kılarken bir şey ima etmek için hapşırması namazın huzurda oluş haline aykırı olduğu için mekruh sayılan hareketlerdendir.
Namazda sessizce tebessüm etme; dudaklar oynamasa da namazı bozmaz. Titreme olur ve kendi işitecek kadar da olsa gülme bulunursa namazı bozulur.
Getirilen istiğfarla namazdaki eksiklikler için Allah'tan bağışlanma dilenmiş olur. Bu itibarla, kılınan namazın akabinde imam ve cemaatin münferiden “estağfirullah” demesi sünnete uygun bir davranıştır.
Namazda gerek bilerek gerekse yanılarak veya yanlışlıkla konuşmak namazı bozar. Konuşmak, birine seslenmek, hitap etmek şeklinde olabileceği gibi birine selam vermek, merhaba demek, verilen selama sözlü olarak karşılık vermek veya aksırana 'yerhamükellah' veya 'çok yaşa' demek şeklinde de olur.
Burnun koku hissetmesi veya kulağın bir ses duymasından maksat, abdestin bozulduğunu kesin olarak bilmektir. Yoksa ses duymadığı veya koku hissetmediği halde yel çıkardığını bilen bir kimsenin abdesti bozulur. Çünkü çıkan her yelde mutlaka koku ya da ses olacak diye bir şart yoktur.
Yani bir erkek, hanımını öperse veya eline dokunursa veya onu kucaklarsa ve bu sırada kendisinden (penisinden) bir sıvı gelmezse ve abdestini de bozmazsa, bu takdirde ne kendisinin, ne de hanımının abdesti bozulur.
Şehvetle gelen meni hariç, hiç biri guslü gerektirmez. Kadınlarda meni gelmesi daha zor olur. Meni gelmez de, mezi denen akıcı sıvı gelirse gusül gerekmez.
Dokunulan yerin, cinsel bölgenin bir kısmı veya çoğu/tamamı olması arasında da fark yoktur. Kişinin sadece ön değil, arka tarafına dokunması da abdestinin bozulmasına yol açar. Aynı şekilde kendisinin değil de meselâ eşinin veya bir çocuğun ön veya arkasına dokunması da abdestini bozar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri