Be able to, Türkçeye '-ebilmek, -abilmek' olarak çevirilir. Genel olarak bir yeterlikten, beceriden veya kapasiteden bahsederken kullanılır. 'Can/could' ile eş anlamlı olmakla birlikte, 'be able to' diğer zaman kipleriyle ve diğer modal verbs ile birlikte kullanılabilir. He is able to speak English.
Fakat bu kalıplar aynı anlama gelseler de dil bilgisi kurallarına göre farklı zamanlarda kullanılır. ''Can ve could'' geçmiş zaman ve şimdiki zamanda yapabildiğimiz şeylerden bahsederken kullanılmaktadır. ''Be able to'' kalıbı ise her zaman ile birlikte kullanılan ve yapabildiğimiz şeylerden bahsederken ...
Can de be able to da cümleye -e bilmek, -a bilmek anlamı katıyor. Ancak can'i zaman olarak geniş ve şimdiki zamanda kullanıyoruz. Buna karşın be able to kalıbını geniş, geçmiş, gelecek ve diğer zamanlarda kullanabiliyoruz. Uzun lafın kısası, bu yapıyı farklı zaman kiplerinde çekimleyebiliyoruz.
Her zaman(tense) yapısıyla kullanılabilen bir yapı olan be able to, gelecekte yapılabilecek ya da gelecekte o yeteneğe sahip olunabilecek şeylerden bahsederken will ile de kullanılabilir.
İlgili 18 soru bulundu
“Able” kelimesi, İngilizce dilinde “yapabilme, becerme, muktedir” gibi anlamlarda kullanılan bir fiilimsi kelimedir. Bu kelime, bir ismin önüne getirildiğinde o ismin yapabildiği anlamında kullanılır. Örneğin, “I am able to swim.” cümlesinde “able” kelimesi, “yüzebilme” anlamında kullanılır.
Ancak aralarında bazı temel farklılıklar bulunmaktadır. Must yapısı ile kurulan cümleler herhangi birinin şahsi görüşünden kaynaklanan gereklilikleri belirtirken; have to ifadesi ise herhangi bir otorite tarafından belirlenmiş gerekliliklerden bahsetmek için kullanılır.
İngilizcedeki modal fiillerden olan can, could ve be able to ile yetenek, beceri, gereklilik, rica ve izin gibi anlamlar vermek için kullanılır.
Can ve could için farklı cümler kurulumları bulunmaktadır. Could ile kişinin geçmiş zamanda bir işi yapabilme yetisini belirtilmektedir. Şimdiki zaman ya da geniş zamanda bir işi yapabilme yeteneği ise can ile anlatılmaktadır. She can buy new car- Yeni araba satın alabilir.
İngilizcede Ought to Usage (“Ought to” Kip Belirtecinin Kullanımı) “Ought to” kip belirteci “should” kip belirteci ile benzer anlamlar taşımaktadır. Bir işin yapılması gerektiğini ifade etmek, çıkarımda bulunmak ve tavsiye vermek için kullanılır.
İngilizcede be supposed to yapısı, kişinin yapması gerektiği ama yap(a)madığı şeyleri ifade etmek için kullanılmaktadır.
Artık geçmişte kalmış bir zorunluluktan bahsederken de "have to / has to" yerine "had to" kullanırız. He had to work overtime yesterday. (Dün fazla mesai yapmak zorunda kaldı.) We had to wake up very early this morning because our bus was at 7 am. (Bu sabah çok erken kalkmak zorundaydık çünkü otobüsümüz sabah 7'deydi.)
“Had Better” kalıbı bir işin yapılmasının iyi olacağını uyarı ya da öneri olarak belirtmek için kullanılır. Örnek: You had better not drink wine if you are to drive. (Araba kullanacaksan şarap içmesen iyi olur.) You had better not lie to me!
A- İngilizcede hareket veya yön değişikliği hakkında konuşurken “to” kullanırız: “To”, bir noktadan diğerine hareket, aktarım veya yön değişikliği varsa edat olarak kullanılır. Örneklere birlikte bakalım: I need you to take these food to Zeki.
İngilizcede “Could” kip belirteci, geçmiş zamanda “can” kip belirtecinin yerine kullanılır. “Can” şimdiki zamandaki yeteneği anlatırken, “Could” geçmiş zamandaki bir yeteneği ifade eder.
May kelimesi might kelimesine göre, daha yüksek ihtimali olan durumlar için kullanılıyor. May kelimesinin ihtimal oranı daha yüksek görülüyor. May kelimesinin bir diğer farkı da, herhangi bir konuda izin istemek için kullanılmasıdır. Might kelimesi izin istemek için tercih edilen bir kelime değildir.
Öncelikle, would, will'in geçmiş zaman halidir. Would Tip 2 ve Tip 3 şart kiplerinde kullanılır. Hem will hem de would kullanabildiğimiz durumlarda would kullanmak daha kibar duracaktır.
Burada özet olarak bilmen gereken en önemli şey şu: Can, “yetenek/beceri” belirtmek için kullanılır, may ise “izin istemek” veya “olasılık belirtmek” için kullanılır.
İngilizce have ve has kelimeleri cümledeki özneye göre farklılık göstermektedir. Bir cümlede I, You, We ve They öznelerinin bulunması durumunda have kullanılır. Ancak cümlede He, She, It özneleri bulunuyorsa has fiilinin kullanılması gerekmektedir.
İşin özünde hatırlaman gereken şey şu: Could, geniş zamanda veya gelecek zamanda gerçekleşebilecek veya yapılabilecek bir şeyi anlatır. Geçmiş zamanda ise bir yetenek veya beceri belirtir. Would, belli şartlar altında olabilecek bir şeyi anlatır veya geçmiş zamanda konuşulduğunda, eskiden yapılan bir eylemi anlatır.
c) “Would” ve “Could” şu an için gerçek olmayan, ihtimal dışında olan şart cümlelerinde kullanılır. “Could” = olasılık , “Would”= kesinlik ifade eder.
► Could “can” in geçmiş zaman halidir. Bütün şahıslar için değişikliğe uğramadan “could” olarak kullanılır. Soru yaparken could özneden önce getirilir. Olumsuz yapmak için de sonuna olumsuzluk eki "not" eklenir.
Have To / Has To Cümle Yapıları
Have to ve has to yapısı anlam bakımından tamamen aynıdır. Have to: “I, you, we, they” özneleri ile kullanılırken has to ise “he, she, it” özneleri ile kullanılır.
Must genellikle have to'dan daha güçlüdür ve daha çok aciliyet veya önemli bir durum olduğunda kullanılır.
Bunların haricinde be about to, be able to, be going to, be likely to, be supposed to, had better, have to, ought to, used to, would rather, need, dare, used to, ought to kavramları da modal görevinde kullanılabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri