[1] Çok sinirlenmek. Kızarak ağır sözler söylemek.
TDK'ya göre ateş pahası deyiminin iki anlamı vardır: Birinci Anlamı: Fiyatların yükselmesi ile birlikte insanların ödeme yapmakta güçlük çekmesi. İkinci Anlamı: Fiyatların ateş gibi yanıcı olması ve müşterilerin cüzdanlarındaki paraları adeta yakar gibi çok hızlı bir şekilde bitmesine neden olması.
(birine) ateş basmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
kızarmak, sıkılıp başına kan yürümek.
Deyim. [1] Çok sinirlenmek. Kızarak ağır sözler söylemek.
"Ateş Püskürmek" deyimi, Türkçede bir kişinin çok öfkeli, sinirli veya kızgın olduğunu ve bu duygularını şiddetli bir şekilde ifade ettiğini belirtmek için kullanılır.
İlgili 30 soru bulundu
Koray, Türkçe kökenli bir isimdir ve "kor" ile "ay" kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur. "Kor" kelimesi "ateş parçası, yanar durumda olan madde parçası" anlamına gelirken, "ay" kelimesi ise gökyüzündeki ay nesnesini ifade eder.
"Ateş bacayı sarmak", bir sorunun ya da zor bir durumun çok ciddi bir hale geldiğini, kontrolden çıktığını veya artık göz ardı edilemeyecek bir noktaya ulaştığını ifade eden bir deyimdir.
Parmak ısırmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
Büyük şaşkınlık duymak, hayrete düşmek.
Bir kimseyi tanır gibi hissedilen durumlar için oldukça kullanışlı bir deyim vardır. Bu deyim gözü ısırmak deyimi olarak bilinir. Yani gözü ısırmak denildiği zaman o kişiyi veya o yeri hatırlama anlamı çıkar. Doğal olarak kişinin bir yeri veya kişiyi gözü ısırması sıkça karşılaşılan bir durumdur.
[1] "Herhangi bir davranışıyla hayret uyandırmak" anlamında kullanılan bir söz.
"Parmak ısırtmak," birinin yaptığı bir işi, sergilediği bir performansı ya da sahip olduğu bir özelliği dolayısıyla büyük bir beğeni topladığını ifade eden bir deyimdir. Bu tabir, genellikle kişinin başarısı veya ustalığı karşısında çevresindekilerin hayranlık duyduğu ve takdir ettiği durumlar için kullanılır.
Bir kimseye, haberi olmadan, kötü bir duruma sokacak davranışta bulunmak başına çorap örmek anlamına gelmektedir. Aynı zamanda karşı kişiye gizlice plan kurmak şeklinde de ifade edilmektedir.
Aceleye getirmek (dara getirmek) DEYİMİ AÇIKLAMASI
1) Bir işi gerektiği gibi yapmayıp, zaman darlığından yararlanarak birini aldatmak.
Ateş bacayı sarmak deyimi; bir iş veya olayın önüne geçilemediği, tehlikeli bir durum aldığı zamanlarda kullanılan bir deyim. Bununla birlikte aşk, meşk, muhabbet ve iki kişinin yakınlaşması hallerinde sıklıkla kullanılan bir deyim olarak öne çıkıyor.
Büşra, Kübra, Ayla, Aycan, Müjde, Müge, Azra, Bennu, Bilge, Aybike, Ceren, Derya, Nesrin, Devin, Dilber, Feyza, Gonca, Işıltı, İpek, İrem, İzel, Meltem, Kıvılcım, Meryem, Nihan, Neşe, Rabia, Öznur, Serpil, Saba, Türkü, Tilbe, Yeşim, Duru gibi isimler kızları zeki gösteren isimlere örnektir.
Firdevs: Cennetler. Cennet bahçeleri. Firuze: Açık mavi renkte, değerli bir süs taşı.
Dinen mekruh sayılan isimler de olduğunu vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Resul, Nebi, Cebrail, Azrail, Mikail, İsrafil isimleri konulmamalı, hoş değil. Samet ismi, hiç kimseye muhtaç olmayan demektir. Bu sadece Allah'a mahsus bir durumdur, isim olarak kullanılamaz.
Çok çabuk, kimsenin sezmesine fırsat vermeyecek kadar az bir zaman içinde. “Kaşla göz arasında kapıverdi mendili.”
Ensesi kalın deyimi halk tarafından varlıklı maddi gücü yerinde kimseler için kullanılan bir deyimdir. Toplum tarafından söylediklerini yaptırmak ustalaşmış kişiler için kullanılan bir tabidir. Ensesi Kalın Ne Demektir? Ensesi kalın bir ortamda maddi açıdan daha güçlü olan kişi anlamına gelmektedir.
Dili açılmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
Herhangi bir sebepten dolayı konuşamayan kimse, birden konuşmaya başlamış olmak.
Avucunu yalamak deyimi umduğunu elde edememek olarak kısaca anlatılabilir. Bir kişi ya da kişilerin istediği durumun gerçekleşmemesi üzerine yaşanan bir hayal kırıklığıdır. Hayalinde olan durumun gerçeğe dönüşmesi ile birlikte, karşı tarafa avucunu yalamak deyimi kullanılır.
“dilinde tüy bitmek” deyimi, tekrar tekrar söylemekten usanmak, bıkmak anlamına gelir. Bazı insanlar kendilerine söylenen şeyleri anlamaz ya da anlamak istemez. Bu yüzden aynı şeyi defalarca söylemek zorunda kalabiliriz. İşte tam da böyle durumlarda “dilimde tüy bitti” deyimini kullanırız.
"Cinleri başına toplanmak" ifadesi, Türkçe'de bir kişinin üzerinde birdenbire birçok sorunun birikmesi, peş peşe sıkıntılar yaşaması veya çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalması anlamında kullanılır.
“Nabza (veya nabzına) göre şerbet vermek” deyimi birinin hoşuna gidecek, gururunu okşayacak yolda davranmak manasına gelen sık duyduğumuz bir ifadedir. [1] Ben size bu deyimin ilk çıkış noktasının orta çağda kullanılan bir teşhis ve tedavi pratiğinden çıkmış olabileceğini söylesem şaşırır mısınız?
"Kafa patlatmak" deyimi, genellikle bir problemi çözmek veya zor bir konuyu anlamak için yoğun düşünmek, çok düşünerek zihni yormak anlamında kullanılır. Mevcut bir sorun karşısında çözüm üretmeye çalışırken ciddi mental çaba sarf etmeyi ifade eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri