Kişi daha ağırlıklı olarak toplumun etkileriyle suça itilmektedir. Yapılan bir araştırmaya göre; göç, eğitimsizlik, işsizlik, gelir dağılımındaki adaletsizlik, yoksulluk ve çocuk emeğisuça iten sebeplerdendir. Diğer bir ifade ile, iyi bir aile yapısı olan bireylerin de suça karışması daha düşüktür.
Bir bakıma bireyi suç işlemeye toplum iter. Çünkü o davranışın suç olmasının sebebi o toplumun kurallarıdır. Birey genellikle toplumun etkileriyle suça itilmektedir. Göç, eğitimsizlik, işsizlik, gelir konusundaki adaletsizlik, yoksulluk gibi önde gelen faktörler, bireyi suça iten sebeplerdendir.
Ana Hipotezler 1- Bireylerin sosyo-ekonomik durumu ile suç arasında ilişki vardır. 2- Eğitim seviyesi düşük ve ekonomik yönden alt tabakalara mensup kişiler suç işlemeye daha fazla meyillidir. 3- Kişileri suça iten nedenlerin başında maddi sıkıntılar gelmektedir.
"Doğuştan suçlu" sayılan bireyler vardır. Bedenlerdeki farklılıklar ve bazı patolojik durumlar bireyleri istekleri dışında suç işlemeye iter. Doğuştan suçlu sanılan bireyleri diğer insanlardan ayırt etmek mümkündür. Ekolojik okula göre sosyal şartların bozukluğu suç eyleminin sebebidir.
Hectopat. Birey suçu, toplumun işlediğini gördüğü için kendisi de işlemek ister. Yani toplumun suç işleme sebebi birey, bireyin suç işleme sebebi de toplumdur.
İlgili 23 soru bulundu
Buna göre, geçen yıl Türkiye'de en fazla suç iddiası, 2 milyon 461 bin 166 rakamıyla "malvarlığına karşı" oldu.
İnsana suç işleten çoğunlukla kendisidir. Toplum sadece kişinin nefsini tetikler, ama yine kararı verecek olan kişinin kendisidir. İnsanı suça iten hayattan fazla beklentisi olmasıdır.
Buna göre suç yolu; düşünce, hazırlık, icra hareketleri, tamamlanma, sona erme evrelerinden oluşmaktadır. Kanunda özel olarak belirlenen tipik icra hareketlerinin yapılması veya öngörülen neticenin gerçekleşmesi ile suç tamamlanmış olacaktır.
Suça iştirak ancak kasıtlı işlenen suçlarda söz konusu olabilecektir. Taksirle işlenen suçlarda suça iştirakten bahsetmek mümkün değildir. Bu durumda her bir failin kendi işlediği suç oranında sorumluluğu doğmaktadır.
Suçlarda, hareketin yöneldiği kişi ya da şey suçun konusunu oluşturur. Bir başka deyişle suçun üzerinde gerçekleştiği şeydir. Failin eylemi bir eşyaya ya da bir kişinin maddi veya manevi yapısına yöneliktir. Suçun konusu da bu hareketten etkilenecektir.
Somut olayın özellikleri ve hukuka uygun deliller ışığında ispatlamalıdır. Suçun işlendiği yerdeki kamera görüntüleri bulunuyorsa, fotoğraf veya ses kaydı mevcutsa bunlar mahkemeye sunulabilir. Olaya şahit olan bir görgü tanığı varsa tanık delili yoluna gidilebilir. Eğer ikrar varsa bu da ispat açısından çok önemlidir.
Mahkeme de maddi gerçeği resen araştırma yükümünün bir sonucu olarak sanığın suçlu olup olmadığını araştırarak, suçu ispat etmek zorundadır. Bu ispat yapılamazsa, ispatı gereken olay şüpheli kalacak ve “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince şüphe sanık lehine yorumlanacaktır.
“Suç Uydurma” başlığı altında, işlenmediğini bildiği bir suçu, yetkili makamlara işlenmiş gibi ihbar eden ya da işlenmeyen bir suçun delil veya emarelerini soruşturma yapılmasını sağlayacak biçimde uyduran kimseye üç yıla kadar hapis cezası verileceği düzenlenmektedir.
İnsanlığa karşı suçlar, Türk Ceza Kanunu'nun 77. maddesinde "kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tâbi kılma, cinsel saldırıda bulunma, çocukların cinsel istismarı, zorla hamile bırakma, zorla fuhşa sevketme fiillerinin; siyasal, felsefî ...
Fail, polis, jandarma veya savcılık gibi yetkili makamlara işlenmediğini bildiği bir suçu işlenmiş gibi ihbar veya şikayet ederse, suç uydurma suçu meydana gelir. Suçun bu biçimine “şekli suç uydurma” denilmektedir. Çünkü, fail suça dair hiçbir delil uydurmadan sadece şeklen suçun işlendiğini ileri sürmektedir.
Suç türleri. Suç türleri, tek hareketli suçlar, oldukça hareketli suçlar, bağlı hareketli suçlar, özgür hareketli suçlar, seçimlik hareketli suçlar, mütemadi (kesintisiz) suçlar ve dikkatsizliği suçlar olarak sınıflandırılabilir.
Bu suçlara iştirak tipi suç denir. 2- İştirakin şartları: İştirakte birden fazla failin, birden fazla hareketin bulunması, bu hareketlerin nedensellik değeri taşıması, iştirak iradesinin aynı suça yönelik olması ve icra hareketlerine başlanması şart olarak aranmaktadır.
Bazı suçları ise sadece belirli bir hukuki ya da fiili durumda olan kişiler işleyebilirler. Bu suçlara da “mahsus (özgü)” suçlar denir. Örneğin, güveni kötüye kullanma (TCK. m. 155) suçu genel bir suç; zimmet (TCK m. 247) özgü bir suçtur.
(1) Suç işlemek için alenen tahrikte bulunan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Halkın bir kısmını diğer bir kısmına karşı silahlandırarak, birbirini öldürmeye tahrik eden kişi, onbeş yıldan yirmidört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Suçun meydana gelinceye kadar geçirdiği aşamaların bütününe “iter criminis” (suç yolu) adı verilir. Bu süreç genellikle suç işleme kararı (düşünce), hazırlık hareketleri, icra aşaması, tamamlanma ve son bulma aşamalarından oluşur.
Dava Zamanaşımı Süreleri
c) Yirmi yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıl, d) Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda onbeş yıl, e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle düşer.
Şantaj Suçu, Tehdit Suçu ve konut dokunulmazlığını ihlal suçu açısından etkin pişmanlık hükümleri veya ceza indirimi gerektiren özel bir düzenleme kanunda mevcut değildir. Bu nedenle bu suçlarda etkin pişmanlık hükümleri uygulanamaz.
Suça iştirak etmiş olmakla birlikte, kanunda tanımlanan fiili gerçekleştirmeyen kişi; fiilden önce, fiil işlenirken veya işlendikten sonra asıl faile yardım etmesi halinde suça yardım etme hükümleri gereği cezalandırılır. Suça yardım eden kişiye uygulamada “suç ortağı” da denilmektedir.
Sosyolojik olarak suç, kişisel alanı aşıp kamusal alana giren ve yasak olan ku- ral ya da yasaları çiğneyen, buna bağlı olarak meşru cezaların ya da yaptırımların uygulandığı ve ka- musal bir otoritenin müdahalesini gerektiren fiillerdir. Her suç bir sapmadır fakat her sapma suç olmak zorunda değildir.
En İyi Cevaplar
toplum etkilir.kimse durup dururken suç işlemez. illa ki tetikleyen olaylar çıkar. bunlar örf, adet, gelenek-görenek gibi etmenler olabilir. bir toplumda hoş karşılanabilen olay diğer toplumda hoş karşılaşmayabilirdir.
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri