Bu hâl, bir bakıma dalgınlık ve gaflet göstergesidir. Hadis-i şerifte şeytandan geldiğine dikkat çekilen esneme, genellikle çok yiyip içmek, karnı tıka basa doldurmak, hareketsizlik ve uyku hâlinin öne geçmesi gibi durumlardan kaynaklanır. Ayrıca esnemeye sebep olan durumlardan her biri şeytanın hoşlandığı işlerdir.
Hatta esneme halinde, elimizi namazda da olsa ağzımıza getirmemiz doğru olur. Bütün bunlarla beraber namazda esnemek namaz bozmaz.
Namazı bozan haller arasında gülmek, konuşmak vs. haller yer alırken esnemek, hapşırmak ve öksürmek namazı bozmamaktadır. Öksürmek ister istemez kişinin kendi tutamayacağı bir hal olduğu için namazı bozmamaktadır. Hapşırmak ve esnemek de aynı şekildedir.
Zebîdî, esnemenin genellikle bedene ağırlık çökmesinin bir sonucu olduğunu, bunun da çoğunlukla tıka basa yiyip içmekten ileri geldiğini, bundan dolayı söz konusu hadiste esnemenin şeytana nisbet edildiğini ifade eder (Tâcü'l-ʿarûs, “s̱ʾeb” md.).
Sürekli esneme hali uyku bozukluğundan başka beyine oksijen gitmesini engelleyen uyku apnesi, kalp damar hastalığı gibi hastalıkların belirtisi ve göstergesidir. Bu kişiler en kısa zamanda hekime başvurmalı ve tedavi olmalıdır.
İlgili 23 soru bulundu
Nazarı kovma/çıkarma işleminin başarılı olduğu dua okuyan kişinin esnemesi ile anlaşılır. Ne kadar çok ve uzun esniyorsa karşısında oturan insan o kadar çok nazara uğramış demektir. Kimi zaman esnemekten gözünden yaşlar gelir. Hatta bazen nazara uğrayan kişi de esner.
- Bana çok saçma geliyor. Değerli kardeşimiz, Hayır, esnemek yasak değildir, bir günahı yoktur.
Allah'ın elçisi olarak Resül olması ve Onun kulu olarak abd olmasıdır. Resul olarak Allah'tan aldıklarını kullarına ulaştırır, kul olarak da bunu en güzel şekilde önce kendisi yapardı. Bu nedenle esnemeyi uygun görmeyen ve bundan ümmetini sakındıran bir peygamberin bunu yapması düşünülemez.
Esnemeyi sağlayan merkez insan beyninde hipotalamusta bulunur. Bir dönem yorgun insanların daha çok oksijen alabilmek adına vücudun yaptığı bir solunum hareketi olarak kabul edilmiştir. Ancak daha sonraki çalışmalarda esnemenin solunum ihtiyacı için önemli bir rolü olmadığı tespit edilmiştir.
Merhaba, Bilimsel araştırmalar neticesinde, esneme sırasında ağzımızın genişçe açılmasıyla gözlerimiz kapanma noktasına gelir ve göz çevresindeki yüz kasları kasılarak gözyaşı bezleri üstünde basınç oluşturur. Basıncın etkisiyle, daha sonra kullanılmak üzere bekletilen gözyaşı göze doğru akmaya başlar.
- Avcıdan maksat, göğsünü kıbleden çevirmeden, gözleriyle namaz esnasında etrafı kolaçan eden, - Hamaldan maksat, tuvalet ihtiyacı olduğu hâlde abdest tazelemeden namaz kılan, - Tüccardan maksat ise, namaz kılarken kalbini ve zihnini ticaret ve dünya işleriyle meşgul edendir.
"Aslolan, yel çıkmasının abdesti bozmasıdır. Fakat bir kimseden sürekli olarak yel çıkıyorsa, namaz kılmak istediğinde her farz vakit namazı için abdest alması gerekir. Daha sonra namazda iken kendisinden yel çıkarsa, bu yel onun namazını bozmaz.
Mekruh davranışlardan birisi olan namazda göz yumma durumu ile ilgili Sevgili Peygamber Efendimiz (SAV) şöyle buyurmuşlardır: "Sizden biriniz namaza kalktığı zaman gözlerini kapamasın." Çünkü namazda secde yerine bakmak sünnettir; gözleri kapatınca da sünnetin sevabından mahrum olunur.
Allah Resûlü, meleklerin namaz kılanların lehinde şahitlik yapacaklarını ifade ediyor. Namaz, bütün peygamberlerin Allah'a yönelişinin en somut ifadesidir. Peygamber Efendimize, “Şüphesiz benim namazım da, kurbanım da, hayatım da ölümüm de alemlerin Rabbi Allah içindir” demesi emredildiği gibi, Hz.
İslam dini örtünmenin şekli konusunda ayrıntıya girmese de tesettürü emretmiştir. Bayanların el, yüz ve ayakları dışında bütün bedeni avret sayılır. Dolayısıyla namaz kılarken de vücut hatlarının belli olmayacağı ve teni göstermeyen kıyafetler tercih edilmektedir.
Namazda Allah korkusu, cennet veya cehennemin hatırlanması vb. nedenlerle ağlamak, abdesti bozmayacağı gibi namaza da zarar vermez. Bu hadis-i şerîf, Hz. Peygamber (asm) Efendimizin namaz kılarken büyük bir huşu ve tevazu içinde âdeta inlercesine ağladığını bize haber vermektedir.
Albany'deki New York Eyalet Üniversitesi'nden Gordon Gallup, başkalarının esnemesini taklit etmenin empatik bir refleks olabileceğini söylüyor. Birini esnerken gördüğünüzde beyninizdeki nöronlar faaliyete geçer ve diğer insanın yaşamakta olduğu deneyimi hissetmenize yol açar.
Esneme hareketleri, eklemlerin ve kasların esnekliğini arttırır. Düzenli yapıldığında sakatlıkların iyileşmesine destek olmasının yanı sıra sakatlık oluşma riskini de azaltır. Esneme hareketleri sırasında beyne giden sinyaller, stresin azalmasına ve rahatlamaya yardımcı olur. Esneme hareketleri koordinasyonu arttırır.
Esnemeyi uykusuzluk kadar tetikleyen mühim bir neden de stres! Akut stres reaksiyonlarının çoğunda esneme hep oluyor. Hatta bazen “kriz” halini bile alabiliyor. Sınava hazırlanan öğrenciler, kötü haberle bunalan birileri, yarışa hazırlanan sporcular işte bu nedenle daha sık esneme krizlerine giriyor.
Namazda dua okurken gelen esneme, şeytanın içimize attığı gaflettendir. Nazara karşı okunan dualarda da şeytanın insandan uzaklaştığının belirtisi mevcuttur. Dua okurken esnemenin o kimsede nazar olduğu düşüncesine dair net bilgiye rastlanmamaktadır.
Sürekli esneyen kişiler öncelikle Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanına muayene olmalı, yapısal problemler varsa düzeltilmeli, yapısal problem yoksa uyku testi ile değerlendirilerek ayrıntılı teşhis konmalı.
Esnek maddeler kuvvetle karşılaştığında esneme gösterse de kuvvetin sona ermesinden sonra yeniden eski formuna dönme özelliğini korur. Örneğin balon şişirme sırasında balona verilen havanın kesilmesiyle eski haline dönmesi onun esnek bir madde olduğunu gösterir.
Hattâbî: "Allah'a nisbet edilen sevmek, hoşlanmamak gibi ifadelerin manâsı, hapşırma ve esneme fiillerinin sebebine bakar. Zira, hapşırma bedenin hafifliğinden, mesâmâtın açılmasından ve fazla doygunluğun olmayışından ileri gelir.
Esneme ve geğirmeyi azaltmak için az yiyip içmeli. Çok yiyip içtiğimize tevbe istigfar etmelidir. Sual: Hadis-i şeriflerde, (Esnemek şeytandandır, Allah, esnemeyi sevmez) buyuruluyor. Bundan dolayı (Esnemek mekruhtur) deniyor.
Esnemeyi tetikleyecek davranışlardan uzak durmanın mümkün olmadığı anlarda hiç değilse ağzın el ile kapatılması gerekir. Namaz sırasında gözden yaş gelecek kadar esneme davranışının gelmesi eğer engellenemiyorsa eli ağızla kapatmak da esnemek de namazı bozmaz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri