Dönemin bakanı Samet Ağaoğlu'nun yardımıyla 6 Eylül 1956'da kardeşi Halit Tarancı refakatinde Viyana'ya gönderildi. Viyana'daki bir hastanede tedavi gördüğü sırada 12 Ekim 1956'da zatülcenpten ötürü öldü.
1954 yılında alkol ve sigara tüketimi fazla olan Cahit Sıtkı kriz geçirerek Numune Hastanesi'ne kaldırılmıştır. Sağ tarafından felç geçiren şair konuşma yetisini kaybetmiştir. Doktorların ümidinin olmadığı şair Diyarbakır'a geri dönmüştür. Bir yıl Diyarbakır'da kaldıktan sonra tekrardan tedavi için Ankara'ya dönmüştür.
Ölüm temasını içeren şiirlerine bakıldığında Cahit Sıtkı Tarancı'nın ölüm gerçekliğini yansıtırken ölüm korkusuna oldukça yer vermiş, onu tedirginlik verici bir felaket olarak yansıtmıştır. Ölüm temasına şiirlerinde bu kadar yer vermesi, onun “ölüm şairi” olarak nitelendirilmesine neden olmuştur.
Cahit Sıtkı, Diyarbakır'ın en köklü ve en saygın ailelerinden biri olan Pirinçcizâdeler'e mensuptur. Asıl adı Hüseyin Cahit olan Cahit Sıtkı Tarancı, Bekir Sıtkı ve Arife Hanım'ın altı çocuğundan en büyüğü olarak Diyarbakır'da dünyaya geldi.
Şairin ilk şiirlerinden itibaren bir sığınak olarak gördüğü aşk/sevgi temi, eşi Cavidan Hanım'la tanışmasından itibaren durulur ki Cahit Sıtkı için sevgili, artık, ölümlü insani yanlarından sıyrılarak 'melek'leşir.
İlgili 19 soru bulundu
Viyana'daki bir hastanede tedavi gördüğü sırada 12 Ekim 1956'da zatülcenpten ötürü öldü. 26 Ekim Cuma günü Ankara'ya getirilen naaşı, Ankara'da Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.
Servet-i Fünun şairlerinden biri olan Cahit Sıtkı Tarancı, "sanat, sanat içindir" anlayışını benimseyenler arasındadır. Cahit Sıtkı Tarancı 4 Ekim 1910 yılında Diyarbakır'da doğmuştur.
Cahit Sıtkı Tarancı 1951 yılında Cavidan Tınaz ile evlendi. Aralık 1954'te ağır bir akciğer hastalığına yakalanan ve tedavisi Türkiye'de yapılamayacağı için Viyana'ya giden Cahit Sıtkı Tarancı, 13 Ekim 1956 yılında hayatını kaybetti ardından, Ankara'ya getirilerek, toprağa verildi.
Cahit Sıtkı Tarancı (4 Ekim 1910, Diyarbakır - 12 Ekim 1956, Viyana) ya da gerçek adıyla Hüseyin Cahit Tarancı, Diyarbakır'ın en köklü ve en saygın ailelerinden Pirinçcizâdeler'e mensup Bekir Sıtkı ve Arife Hanım'ın altı çocuğundan en büyüğü olarak dünyaya gelen, şiir, mektup, hikaye ve biyografi türlerinde eserleri ...
"Lavinia", "Çiçek Senfonisi", "Benden Sonra Mutluluk" ve "Yalnızlık Paylaşılmaz" adlı kitapların da aralarında olduğu çok sayıda esere imza atan şair, yazar Özdemir Asaf'ın vefatının üzerinden 41 yıl geçti.
Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında saf (öz) şiir anlayışı içinde değerlendirilmiş olan Cahit Sıtkı Tarancı, şiirlerinde çoğunlukla yaşama sevinci, ölüm, yalnızlık, kaçış, sevgi vb. konuları işlemiştir.
Ölüm Şairi: Cahit Sıtkı Tarancı
zaten, muhterem 35 yaşında yazdığı şiirinde fazlasıyla optimist olduğunu 46 yaşında vefat ederek ispat etmiştir. bugüne gelirsek, 2017 itibariyle oecd istatistiklerine göre türkiye için life expectancy 77'dir. yani diyebiliriz ki bugün 38.5 yaşına gelmiş biri * teorik olarak yolun yarısına gelmiştir.
Cahit Sıtkı Tarancı, bu şiirde yaşanan bir çok olayı sevdiği kadınla bağdaştırmış özetle gün içindeki her saniye sevdiği kadının aklında olduğunu anlatmaya çalışmıştır. İşte "Desem ki" şiirinin sözleri.
SORU: "Otuz Beş Yaş" şiirinin şairi Cahit Sıtkı Tarancı kaç yaşında vefat etmiştir? Cahit Sıtkı Tarancı, zatülcenp hastalığına yakalanarak 13 Ekim 1956'da 46 yaşında Viyana'da vefat etti. Cenazesi Ankara'da Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.
Cahit Sıtkı Tarancı, İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesinin ardından Paris'ten Türkiye'ye döndü ve 1941 yılında askerliğini Burhaniye'de yedek subay olarak yaptı.
“Otuz Beş Yaş” şiiri, yalnızca olumsuz niteliklerin (yaşlılıkta fiziksel diriliğin kaybedilmesi, yaşamın zorluklarının farkına varmış olmak, ölüme yaklaşmış olmak, yalnızlık çekmek) birbiriyle ilişkilendirildiği bir yaşlılık resmi çizmektedir.
Cahit Sıtkı Tarancı, ölümünden üç yıl önce, 1 Ocak 1953'te, Mavi dergisine verdiği röportajda “Hayatınızdan kısaca bahseder misiniz?” sorusuna şu cevabı veriyor: 1910'da Diyarbakır'da doğdum. İlkokuldan sonra İstanbul'a gittim. Fransız mektebinde, Galatasaray'da, Mülkiye'de okudum.
Otuz Beş Yaş, Cahit Sıtkı Tarancı'nın 1946'da yayımlanan ikinci şiir kitabıdır. 1933-1946 döneminde yazılan şiirleri kapsayan bu eser, sonraki yıllarda en çok basılan şiir kitapları arasında yer almıştır.
ilahi komedya, cehennem bolumu ile 1300 yili, paskalya'dan onceki cuma gununu gostererek baslar. dante (d. 1265 - ö. 1321) esere gore 35 yasindadir. (normalde dante, ilahi komedya'yi 1308 yilinda yazmaya baslamistir.) cahit sıtkı'nın mısrası.
"Varlık", "Kültür Haftası", "Yücel", "İnsan", "Ülkü" ve "Pınar" adlı dergilerde de eserleri yayımlanan ve şiirin kelimelerle güzel şekiller kurma sanatı olduğunu belirten Tarancı, Türk edebiyatında "saf şiir" anlayışının önemli temsilcilerinden biri olarak görüldü.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri