Cildimiz için en zararlı çevresel faktörlerden biri güneş ışınları. Güneşten gelen UVA ve UVB ışınlarının farklı zararları mevcut. UVA ışınları cildin alt katmanlarına kadar inerek derinin erken yaşlanmasına, kolajen yapısının ve elastikiyetinin zarar görmesine neden olur.
Cildin en amansız düşmanları olan güneş, hava kirliliği, sinir sisteminde bozukluk, rüzgar, aşırı nemlilik ve sigara; cildin vakitsiz yaşlanmasına neden oluyor. Uzmanlar, ciltteki bozulmaların yüzde 90'ını bu etkenlere bağlıyor.
Doğaya zarar veren içerik cilde de zarar veren ortak etken maddeleridir. Bunlar; paraben, vazelin, sodyum sülfat, silikon, triklosan, talk pudrası, dioksin, setil alkol, SLS, SLES, PG, DEA gibi içeriklerdir.
İlgili 41 soru bulundu
Faydalı besinlerden destek alın
Cilt sağlığını etkileyen en önemli etkenlerden biri beslenmedir. Balıktaki omega-3, yeşil sebzelerdeki lutein, domatesteki likopen cildin yenilenmesini sağlar. Bu besinlerin yanı sıra A, E ve C vitamini içeren besinler tüketerek de cilt yenilenmesine destek verebilirsiniz.
Havuç, portakal, limon, çilek, kivi gibi meyveler; ıspanak, maydanoz, ısırgan gibi yeşil yapraklı sebzeler yaşlanmayı geciktirerek ciltte yumuşaklık ve pürüzsüzlük sağlar. Ceviz, badem, fındık gibi omega-3 kaynağı besinler içeriğindeki yağ asidi sayesinde cildin elastikiyetini arttırır ve yaşlanmayı geciktirir.” dedi.
- Cilt için en önemlisi su tüketimidir. Günde en az 7-8 bardak su içmek gerekir. - Sigara kullanmamak, günde iki fincandan fazla kahve içmemek, günde 2 veya 3 fincan yeşil çay içmek cilt sağlığı için önemlidir. - Cilt sağlığını korumak için antioksidan özellikli önemli besin gruplarını tüketmekte fayda vardır.
Zencefil, zerdeçal, yeşil çay, soya filizinde antioksidan etki gösteren bitki özleri bulunur, bu nedenle sıklıkla tüketilmelidir. Karpuz ve domateste bulunan A vitamini türevleri, cildin hasar görmesini önlemeye yardımcı olur. C vitamini için taze maydanoz, yeşilbiber ve limon çok iyi kaynaklardır.
Bizi üzgün, mutsuz ve daha yaşlı gösterir. Aşırı stresle birlikte kortizol hormonu artışına bağlı olarak derideki kan akımı yavaşlar, deri hücrelerinin beslenmesi bozulur. Bunu takiben hyaluronik asit ve kollajen sentezi azalır ve ciltte kurur, ince kırışıklıklar artar, cilt cansız ve mat görünmeye başlar.
Cilt bariyeri stratum corneum adı verilen cildin en dış katmanıdır. Seramid, yağ asidi ve kolesterol lipitlerinin birbirine bağlanmasıyla oluşur. Cilt bariyerinin içinde keratin ve doğal nemlendiriciler bulunur. Bu maddelerin oluşturduğu cilt bariyeri, yüzü ve tüm vücudu dış etkenlerden korur.
Yüzünüze düzenli olarak peeling yapmalı, zengin içerikli bir gece kremi kullanmalı ve mümkünse nemlendirici içeren, leke önleyici, anti-aging etkili, güneş koruma faktörlü fondöten etkili bitkisel kremleri seçmelisiniz.
Hyaluronik asit ve kolajen üretimi cilt yenilenmesinin en önemli iki kahramanıdır. Cildimizin doğal olarak ürettiği hyaluronik asit ve kolajen, 20'li yaşların sonundan itibaren azalma eğilimine geçiyor. Yani cilt kendini daha az yeniler oluyor ve yavaş yavaş elastikiyetini kaybediyor.
Düzenli uyuyarak cildinizi dinlendirmeniz ve yenilemeniz gerekir. Gece boyunca cilt hücreleri kendilerini daha hızlı bir şekilde yeniler. Gece salgılanan melatonin güçlü bir antioksidandır. Gün içerisinde güneşin ve çevrenin ciltte yol açtığı hasara karşı, daha hızlı toparlanmaya olanak verir.
Bol miktarda su tüketilerek hem daha sağlıklı bir cilde hem de daha yumuşak ve parlak saçlara kavuşabilirsiniz. Özellikle su en fazla cilde iyi gelir. Bunun sebebi ise suyun cilt hücrelerini tamir etmesidir. Su sayesinde yenilenen cilt hücreleri cildin sağlıklı ve parlak görünmesine yardımcı olur.
Yüzü, buz gibi suyla yıkamanın gözenekleri küçülttüğü sanılır ama bu doğru değildir. Sıcak su da, cildin nemini emerek daha çok kurumasına neden olur. İdeal olan, ılık su kullanmaktır. Ancak cildinizde kızarıklar varsa, kılcal damarlarınıza baskı yapması için soğuk suyla (buz gibi değil ama) yıkayabilirsiniz.
Yıpranmış Cilt İçin Bol Bol Su Tüketin
Ayrıca cildin pH dengesini de düzenleyerek yenilenmesini sağlar. Yeterli su içmek vücutta bulunan toksinleri uzaklaştırdığından dolayı bu cildinize de olumlu sonuçlar sağlayabilir. Ayrıca su içmek cildin nem dengesini düzenleyerek cildin taze ve canlı görünmesini sağlayabilir.
Normal bir cildin sağlığını sürdürebilmesi için en üstteki ölü hücrelerin sürekli dökülüp yenilenmeleri gerekir. Çünkü dökülüp yenilendikçe yeni deri 'daha temiz' olur. İnsan derisi kendini yaklaşık her 28 günde bir yeniler.
Cilt tahrişi, aslında cildin dış etkenlere karşı gösterdiği bir reaksiyondur, bir yardım çağrısıdır. Genellikle cilt üzerinde belirli bir bölgenin kızarıklık, kaşıntı, yanma veya pullanma gibi belirtiler göstermesi şeklinde ortaya çıkar.
Hassas cilt, genellikle kendini karıncalanma, batma, yanma hissi ve hatta kızarıklık görünümüyle belli eder. Hassas cilt, kızarıklık görünümünün artmasıyla birlikte bu rahatsızlık hissinin de artığını ve dış etkenlere karşı daha duyarlı bir hale geldiği görülmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri