Göz kararması birden çok sebeple ortaya çıkabilmekte olup sıklıkla açlık, stres, ani tansiyon yükselmeleri ve sıcaklığa bağlı olarak da meydana gelebilmektedir. Özellikle bulantı ve yoğun baş dönmelerinin sıklıkla tekrarladığı gözde kararma daha ciddi sağlık problemlerinin belirtisi olabilmektedir.
Göz önünde uçuşan siyah lekelerin geçmesi için hastanın kendisinin yapabileceği herhangi bir şey yoktur. Tedavi olarak vitreolizis dediğimiz lazer tedavisi uygulanabilir. Damla anestezisi ile yapılan 10-15 dk süren ağrısız bir işlemdir. Yoğun lekeler olan vakalarda vitrektomi ameliyatı ile tedavi yapılır.
Göz kararmasına kan basıncında ki düşüş dışında, hareketsizlik, açlık, susuzluk, düzensiz uyku durumları da neden olur. Bu şekilde ortaya çıkan göz kararması genellikle geçicidir, ancak düşük kan basıncı, dehidrasyon veya kalp-damar problemleri gibi sağlık sorunlarından da kaynaklanabilir.
Göz kararması nasıl geçer? Göz kararması durumları; aç veya susuz kalmamak, vücudu çok yormamak, hareketsiz kalmamak ve temiz hava almak ile geçer. Diğer taraftan göz kararması çok sık yaşanıyorsa ve buna kulak çınlamaları veya baş dönmeleri eşlik ediyorsa doktora muayene olmak gerekmektedir.
Gözlerdeki renk farklılığı genellikle genetik veya doğuştan kaynaklanır. Genellikle zararsız olan heterokrominin göz sağlığına herhangi bir etkisi yoktur. Ancak bazı durumlarda heterokromi diğer göz problemleriyle ilişkili olabilir.
İlgili 15 soru bulundu
Sonuç olarak göz rengi kalıcı olarak değiştiren yöntemlerin uygulanması tıbbi olarak sakıncalıdır. Hiçbir etik göz cerrahı bu uygulamaları yapmamaktadır. Gözlerinizin rengini değiştirmeye niyetlenip görme kaybına ve gözde kalıcı estetik bozukluklara uğramamak için bu yöntemlerden uzak durulmalıdır.
Göz çevresinde melanin miktarının fazla olmasının nedeni kalıtsal ya da dış etkenler (örneğin güneşe maruz kalma, sigara ve alkol kullanımı, uyku bozuğu) olabilir. Göz çevresinde oluşan koyu renk halkalar vücutta ortaya çıkan alerjik reaksiyonların belirtilerinden biri de olabilir.
Açlık, susuzluk, uyku düzensizliği ve hatta tansiyon yükselmesinden de kaynaklanan durumlar da göz kararmasına neden olabilir. Bunun yanında kalp-damar problemleri, postural hipotansiyon, stres ve dehidrasyon da sebebiyet verebilir.
Göz çevresi kararması durumu farklı nedenlere bağlı olabilir. En sık görülen nedenleri ciltte bulunan melanin adı verilen pigmentin fazlalığı, göz kapağının ince ve saydan bir deri yapısına sahip olması ve gevşek göz kapağı derisinden kaynaklanan gölgelenme ve göz altlarında bulunan gözyaşı çukurunun ortaya çıkmasıdır.
Göz kararması tansiyon hastalığına bağlı olarak yaşanabilir.
Eğer tansiyon hastalığınız varsa tansiyon ilaçlarınızı ihmal etmemelisiniz. Göz kararması mide bulantısı terleme ile beraber yaşandığında doktora gitmeniz gerekir. Bu belirtiler farklı hastalıkların habercisi olabilir.
B12 eksikliği de tıpkı demir eksikliği gibi kansızlığa neden olabilir. Bu durumda çarpıntı, efor kapasitesinde azalma, çabuk yorulma, göz kararması gibi sorunlara neden olabilir. Yaşla birlikte B12 emilimi ve vücutta depolanma yeteneği azalır. 65 yaş üstü kişilerde B12 depresyon riskini artırır.
Ayağa kalkınca baş dönmesi neden olur? Ayağa kalkarken baş dönmesinin nedeni, aniden pozisyon değişikliği nedeniyle kan basıncının düşmesi olabilir. Bu, özellikle düşük tansiyon, dehidrasyon veya iç kulak problemleri gibi durumlarda görülebilir.
Göz çevresi doku volümünde yaşla azalma, deri elastikiyetinde azalma, gözaltı yağ dokusunun fıtıklaşmasına bağlı torbalanma koyuluk şeklinde sonuçlanabileceği gibi, göz çevresi damarlarında artış ve dolaşım bozuklukları ve herhangi bir nedenle bu bölge derisinde pigment birikimi göz çevresi koyuluğuna yol açabilir.
Sebze ve meyve tüketin: Turuncu ve sarı renkteki meyveler gözleri beyazlatmaya yardım eden vitamin ve antioksiden içerir. Ispanak ve karalahana gibi yeşil gıdalar ise göz sağlığında etkilidir. 7-8 saat uyuyun: Yeterli uykunun alınması gözlerin doğal beyazlığına kavuşmasını sağlar.
Gözde siyah nokta, sinek gibi cisimler görme yada ışık çakması gibi durumlar çoğu zaman tedavi gerektirmez. Ancak eğer bu retina yırtığı gibi bir sebep ile oluştu ise o zaman evet kesinlikle tedavi edilmelidir. Ancak retina dekolmanı erken safhada tedavi edilmelidir. Tedavisi lazerlidir.
Gözde ışık çakması, en sık retinanın mekanik olarak uyarılmasından kaynaklanır. Bu, vitreus sıvısının retinadan ayrılması, retina yırtılması veya retina kanaması gibi durumlarda olabilir. Bu durumlarda baş ağrısı da görülebilir. Gözde ışık çakması ve baş ağrısının birlikte görüldüğü en yaygın durum migrendir.
Göz morarması, genellikle gözün etrafındaki alana bir nesnenin çarptığı bir kazanın sonucudur. Bu kazalar, spor yapmaktan sadece yürürken bir şeye çarpmaya kadar sayısız nedenden meydana gelir. Diğer yaygın nedenler arasında kozmetik göz ameliyatı, sinüs enfeksiyonları ve burun ameliyatı bulunur.
Sürekli sürtünme, yanlış epilasyon uygulamaları, güneşe maruz kalma ve kozmetik kullanımı cilt kararması yaratabilir. Sürekli sıcak sir uygulaması, aşırı dar giyinme, lazer uygulamaları, sürekli sentetik kıyafet ve ped kullanımı da kararmayı artırır. Ayrıca yaşa bağlı olarak da kararmalar artabilir.
İlk olarak göz altı morluklarının neden kaynaklandığı konusu üzerinden değerlendirilmelidir, geçmişi ve bir hikayesi olmayan göz altı morluklarında genellikle soğuk kompress buz olabilir, göz altı morlukları için en iyi tedavi olarak kabul edilir.
En tehlikeli göz hastalıklarından Glokom
Göz tansiyonu hastalığı belirti vermeksizin uzun yıllar ilerleyip kalıcı körlükle sonuçlanabilmektedir. Bunun önüne geçmeni tek yolu düzenli göz kontrolleri yapılması ve bu kontrollerde göz tansiyonu ölçülmesidir.
Stres göz sağlığını bozabilir
Stres hem vücudun hem de gözlerin düşmanıdır. Örneğin tetiklenen stres nedeniyle Santral Seröz Retinopati gelişebilir. Bu sorunda stres yüksek olunca retina olumsuz etkilenir. Retina altı alana sıvı kaçağı olur ve bu sıvı temizlenmezse merkezi görmede azalma meydana gelebilir.
Baş dönmesi için nöroloji bölümüne gidilir. Baş dönmesi kendi başına bir hastalık olarak değil bir hastalığın semptomu ya da nedeni olarak bilinir.
Yeterli su içmek: Vücudumuzun yüzde 60'ını oluşturan su, göz sağlığımız için de önemlidir. Yetersiz su aldığımızda gözyaşı üretimimiz azalır. Gözünüzün yeterli nemlenmesi için vücudunuzdaki su oranının yeterli düzeyde olması gerekir.
Korneanın %95'ini oluşturan iç kısımları kendini yenileyemez.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri