Vücut belli bir kiloya indikten sonra kendini güvende hissettiği kiloda korumaya alabilir. Bu durum aslında bedenin yağ yakımı sonucu kilo verilmesine karşı verdiği bir tepkidir. Yaşanılan bu duraksama sonucu sabit kalınan kiloya direnç kilosu ya da İngilizcesiyle set point adı verilir.
Bunun temel sebepleri beslenme düzeninde yapılan kökten değişiklik ve vücuttan atılan ödemdir. Ancak bir süre sonra kilo verme hızı yavaşlama ve hatta bir noktada durma eğilimi gösterebilir. Diyete sadık kalınmasına ve düzenli egzersiz yapılmasına rağmen gerçekleşen bu durum, direnç kilosu olarak adlandırılır.
Takriben diyete başladıktan 1 ila 3 ay sonra oluşan bu direnç bedenimizin alışkın olduğu kendini güvende hissettiği ağırlığı korumak için verdiği bir tepkidir. Bu durum kişiden kişiye değişir. Her birimizin parmak izlerinin farklılığı kadar besinlere verdiği vücut tepkileri de farklıdır.
İlgili 43 soru bulundu
Sporla Kilo Verme Ne Zaman Başlar? Spor yapmaya başladığınızda vücut yağ yakımı yapar. Düzenli spor yapıyor ve yediklerinize dikkat ediyorsanız 2-4 hafta içinde sporla kilo vermeye başlarsınız. Ayda vermeniz gereken kilo miktarı mevcut kütlenize göre değişir.
Sağlıklı beslenme ve düzenli spora rağmen kilo verememenin başlıca nedeni insülin direncidir. İnsülin direnci; kilo vermemizi engellediği gibi, ilerde potansiyel diyabet hastası olma riski de taşımaktadır. Diyet ve spora rağmen kilo vermekte zorlanan bireylerin mutlaka insülin direncini kontrol ettirmesi gerekir.
Tartıya çıktığınızda bir anda 3-5 kilo birden almış gibi görünüyorsanız asıl sorun ödem olabilir. Uzmanlar, vücutta fazladan tutulan suyun ödem oluşturduğunu ve kişi olduğundan fazla kiloda gösterdiğini belirtiyor.
1 ayda 20 kilo verme gibi sağlıklı olmayan hedefler koymak yerine, ay ay düzenli kilolar vermek sağlığınız açısından daha olumlu olacağı gibi, aynı zamanda da daha fit, formda ve sağlıklı bir şekilde kilo vermenize yardımcı olur. 20 kilo vermek istiyorsanız bunun için 6 aylık bir süreç gerekir.
İşte direnç kilosu dediğimiz bu durum, vücudun rutin beslenme ve egzersiz düzenine alışmasından kaynaklanır. Çözüm olarak ise örneğin günlük tükettiğiniz kalori miktarında oynama yapabilir, sık sık beslenmenizde bulunan bir besini bir müddet çıkarabilir ya da öğün sayısı ve saatlerinde oynama yapabilirsiniz.
Tartılmak için en doğru zaman sabahları yemek yemeden önce ve tuvalete çıktıktan sonraki zamandır. Tartılırken? Öncelikle tartıdan tartıya çıkan sonuçlar arasında büyük farklar olabilmektedir. Kilomuzun sık takibini yapıp değerlendiriyorsak her zaman aynı tartıda tartılmalıyız.
Bu duraklama süreci kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Sizin vücudunuz 2 hafta, başkasınınki 5 hafta aynı kiloda kalabilir. Önemli olan size uygun beslenme programı ve egzersiz desteğiyle o direnç kilosunu kırıp pes etmeden hedefe ulaşmak.
Kabızlık kilo vermeyi engellemez ancak kilo verme sürecinin çok daha yavaş işlemesine neden olur. Kabızlığa neden olan pek çok faktör olsa da fiziksel anlamda kabızlığın sağlıksız beslenme ve fiziksel aktivite azlığı olmak üzere en önemli iki nedeni vardır. Aslında kabızlık ve kilo alımı kısır bir döngüdür.
Kilo vermeye çabalayanların sık karşılaştıkları bir durum da ilk 5-10 kiloyu kolayca verdikten sonra baskülün artık oynamadığı bir plato evresine girmesidir. Plato genellikle üç hafta sürebilir. Artık daha yoğun çalışsanız ve daha az kalori alsanız bile vücut daha az kalori yaktığından kilo veremezsiniz.
Ödem belirtileri şunları içerir:
Dokularda, özellikle kol, bacak ve ayak şişmesi. Ciltte gerginlik ve parlama. Şişlik olan bölgelere birkaç saniye baskı yapılıp bırakıldıktan çukurluk oluşması Artmış karın büyüklüğü
Unutulmaması gereken bir nokta;kadınların aylık periyotlarda yaşadığı adet dönemi öncesi vücudunun su tutmaya başlaması; bu da tartıda 0.5-2 kg gibi fark ettirebiliyor. Adet döneminin 4. gününden itibaren yavaş yavaş su tutumu çözülmeye başlar. Biz buna yalancı kilo diyoruz.
Vücutta meydana gelen ödemin atılması için öncelikle tuz miktarının azaltılması gerekir. Tuzun yanı sıra kompresyon çoraplarının giyilmesi ve özellikle bacakları yukarı kaldıracak şekilde uzanmak da ödemin atılmasını sağlar.
Vücut belli bir kiloya indikten sonra kendini güvende hissettiği kiloda korumaya alabilir. Bu durum aslında bedenin yağ yakımı sonucu kilo verilmesine karşı verdiği bir tepkidir. Yaşanılan bu duraksama sonucu sabit kalınan kiloya direnç kilosu ya da İngilizcesiyle set point adı verilir.
İlk sebep, harcanan kalorinin (enerji) kilo kaybıyla birlikte azalması. Bu “yavaşlayan metabolizma“, hafifleyen bir vücudu çalıştırıp hareket ettirmek için gereken kalori miktarının azalmasıyla meydana geliyor. Hatta, harcanan kalorinin kiloya göre nasıl değiştiğini makul bir isabet oranıyla tahmin edebiliriz.
Direnç kilosu nedir de merak edilen sorular arasında yer alır. Direnç kilosu nedir sorusunun cevabı ise vücudun kilo verme sürecini yavaşlatması olur. Aniden oluşan kilo kaybına karşı, vücudun tepkisi olarak kabul edilen bu süreç vücudun yaşama devam etme fonksiyonlarından biridir.
Tiroit hormonunuz yavaş çalışıyorsa, demir ve D vitamini eksikliğiniz varsa kilo vermeniz neredeyse imkansız hale gelir. Bunun için mutlaka bir endokrinoloji uzmanına başvurun. Kilo vermek için düzenli ve tempolu yürüyüşü de asla ihmal etmeyin.
Vücutta yağ kaybını gösteren en önemli ölçütlerden biri de mezura ile çevre ölçümleridir. Her ay düzenli yapacağınız mezura ölçümleri yağ kaybettiğinizi anlamanın en iyi ölçütlerinden biridir. Bunun dışında; kaliper ölçümü kullanılabilecek en doğru ölçüm tekniklerinden biridir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri