Eğer kırık yer değiştirmemiş, basit iki parçalı ve yer değiştirme potansiyeli yok ya da çok az ise kırık alçı ile sabitlenerek tedaviye başlanır. Ortalama 4-6 hafta alçıda kalır. Yerinden ayrılmış kırıkların tedavisinde izlenecek yol ise şu şekildedir.
Kırık iyileşmeye başlayınca, el bileğine hareket başlanabilir. El bileği hareket zamanı için doktorunuz karar verecektir. Kırığın kaynaması 4–8 hafta arasındadır. El bileği kırıkları eklem içi kırıklar olduğu için, bazı hastalarda hareket kısıtlığı, kireçlenme ve ara sıra kırık bölgesinde ağrı görülebilir.
Kırık iyileşmesi yaralanmadan itibaren genel kanı olarak 6-8 hafta kabul edilir.
Kırığın iyileşmesini sağlayacak hücreler, ilgili bölgenin çevresinde toplandığı için morluk meydana gelir. Bu halk arasında kangren olma belirtisi olarak düşünülse de, oluşan morluk aslında iyileşmenin habercisidir. İkinci ise evre; tamir evresidir ve kırığın meydana gelmesinden 2 hafta sonra başlar.
Kemik kırıklarının kaynamasını hızlandıran ve ya yavaşlatan birçok faktör bulunur. Kemik kırığının ortalama kaynama süresi kırığın yeri ve çeşidine göre 40 – 70 gün arasında değişir. Büyük kemik kırıklarında bu süre 100 güne kadar uzayabilir.
İlgili 24 soru bulundu
Kırılan kemiğin iyileşme süreci kemiğin kırılmasından 2 hafta sonra başlamaktadır. 6 ile 12 hafta arasında kırılan kemik sertleşme sağlar. Bu sertleşme iyileştiğinin göstergesidir. Bu bilgiyi en iyi şekilde doktor kişiye vermektedir.
Kırıkların kaynama süresi hastanın yaşı, kırık tipi ve kırılan kemiğin yerine göre değişiklik gösterir. Kırıkların kaynaması erişkinlerde ortalama 6-16 hafta, çocuklarda ise 3-6 haftadır.
Kırık kemiklerde iyileşme ve kemiğin kaynama süreci en az 6 hafta olarak belirlenmiştir.
Kırığın hızlı kaynaması için yeterli miktarda Oksijenin, alınan protein, vitamin ve minarellerin yeterlı ve hızlı kan dolaşımı ile kırık bölgesine ulaştırılması önemlidir. Bu amaçla kırık bölgesindeki ödem azaltılmalı, sigara mutlaka bırakılmalı veya içilen ortamda bulunulmamalıdır. Temiz hava önemlidir.
Bir kemik kırıldıktan sonra özel tedaviler ile genellikle 6-8 haftada iyileşir. Fakat bu süre kemik türüne göre değişir. Örneğin el veya el bileği kemikleri 4-6 haftada iyileşirken, kaval kemiği 20 hafta veya daha fazla bir sürede iyileşir.
Kırık ayak tarağında ise, yandaki kemikler doğallığından birbirini düz tuttuğu için alçıya gerek olmaz ve ayak dinlendirildiği takdirde çoğu zaman düz bir şekilde iyileşir. Ancak baş ve küçük parmağın altındaki kemiklerin desteği olmadığından bunlarda ameliyat gerekebilir.
Eğer ki görüntülemeleri sonucunda birkaç ay üst üste ilerleme olmazsa veya kırık bölgesinde boşlukların olması görülürse, kemik kaynamaması teşhisi konulabilir. Kemik kaynaması için yeterli olan sürede bir iyileşme görülmemesi durumunda bu tanı konulabilir.
Ciddi kırığı olan kişilerde ayağın üzerine yük verilmesi birkaç aylık bir süreyi bulabilir. Düzenli kontroller sırasında ayak bileğinin iyileştiği belirtilen bireyler günlük aktivitelerine yavaş ve dikkatli bir şekilde dönebilirler.
Kemik kırığından hemen sonra yanma hissi olarak da bilinen iltihaplanma meydana gelmektedir. Kırık kemikte oluşan bu yanma hissi, erken iyileşmenin bir işareti olan hücre üretiminin ve kas içindeki kanamanın değişmesinden kaynaklanmaktadır.
Yani kolda veya bacakta meydana gelen hasarın ne olduğu doğru bir şekilde belirlenmelidir. Zaten kırık olan durumlarda hastada şiddetli ağrılar görülmektedir. Bu ağrılar kişinin rahat hareket edememesine neden olmaktadır. Çünkü kırık olan bölgede şişme, ağrı, hareket eksikliği ve bunlara benzer durumlar görülmektedir.
Kırık bölgesinde oluşan yumuşak doku ve kan damarlarındaki hasarın boyutu da kırık bölgesine yeterince kan ulaşamamasına sebep olacağı için kırığın kaynama süresini uzatabilir.
Kırılmanın gerçekleşmesi de kemik çatlamasından daha zor bir durumdur. Bundan ötürü kemik çatlağı ciddiye alınması gereken bir konudur. Kemik çatlağı; genel olarak kol ve bacak kemiğinde görülen bir olaydır.
Kırığın oluşmasıyla birlikte ilk aşamalarda oluşan hasarın reaksiyonu ve iyileşme olaylarının artan kanlanması bölgede şişlik oluşturur. Ameliyatlı veya ameliyatsız tedavilerde şişlik iyileşmenin erken dönemlerinde görülebilen bir değişikliktir. Ancak şişlik kişinin hissettiği rahatsızlığı da arttırır.
Ayrıca yarım alçı olarak da adlandırılan atel, alçılara göre daha az destek sağlar ancak kullanımı daha hızlı, pratik ve kolaydır. Yaralanan bölgedeki ağrı ve şişliklerin arttığı durumlarda kolayca sıkılıp gevşetilebilir. Atel şunların tedavisinde kullanılır: Kemik kırıkları
Kırık sonrası morluk iyileşme belirtisidir.
Eğer alçı ile tedavi devamına karar verilir ise 3 hafta hafta sonra radyolojik inceleme yapılmalı ve kırığın pozisyonunun kayıp kaymadığı takip edilmelidir. 5-6 hafta sonunda da alçı çıkarılır.
Bildiğim kadarıyla bir kemiğin sırf kırılmış olmasından ötürü sonradan daha güçlü olması için bir neden yok. Hele ki kemiklerin gerekenden daha fazla sert olmasının aynı zamanda kırılganlığını arttırıyor olmasından ötürü.
Çocuklarda radius ve ulna kırıkları başta olmak üzere, dirsek çevresi ve suprakondiler humerus kırıkları en sık kırılan kemiklerdir. Genç ve orta yaşlarda radius distali, femur ve tibia en çok kırılan bölgelerdendir.
Alçı Çıktıktan Sonra uzun süren alçı uygulamalarında kemik ve kaslar uzun süre hareketsiz kaldığı için zamanla tembelleşir ve zayıflar. Alçı çıkarıldıktan sonra bazı şikayetlerin görülmesi normaldir. Hareketsizlik ve kullanmama kemiğin zayıflamasına yol açar. En kısa zamanda Fizik tedaviye başlanması gerekir.
Bu nedenle ameliyatsız tedavi nadiren önerilir. Ancak parçalı kırıklar, osteoporotik hastalardaki kırıklar, açık yarası olan kırıklar, dirsek bağ yaralanmaları olan kırıklı çıkıklar, damar ve sinir yaralanması olan kırıklar ameliyatla tedavi edilebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri