Narsist bir ebeveynin duygusal ve psikolojik izleri, çocuk üzerinde uzun süreli ve bazen zayıflatıcı etkilere neden olur. Halkın önünde, bu ebeveynler mükemmel ve sevgi doludurlar. Ancak kapalı kapılar ardında öfkelenirler, çığlık atarlar ve eleştirirler. Karışıklık yoluyla gerçekliğinize meydan okurlar.
Empati eksikliği narsist ebeveynin en belirgin özelliğidir. Empatiden yoksun bir anne ya da babayla büyüyen bir kız ya da erkek çocuğu kendini önemsiz hisseder. Duyguları onaylanmamıştır. Bu kız ya da erkek, kendi duygularını dikkate almaktan vazgeçer ve yetişkinliğinde, genellikle kendinden bahsetmekten vazgeçer.
Ailede her şey anneyle ilgilidir. Narsist anne empati kuramaz, kendi duygularıyla baş edemez. Narsist anne eleştirel ve yargılayıcıdırlar. Narsist annelerin kızları annelerinin sevgisini, onayını kazanmak zorunda hissederler.
Sonuç Olarak. Yüksek düzeyde narsizme sahip olan insanlar başkalarını mutlu görmekten nefret ederler. Çünkü kendileri iç mutluluğu hissedemezler. Sizin mutluluğunuzun neden onlara karşı bir eylem olduğunu açıklamak için zihin büken sanrılara ve haklı çıkaran gerekçelere sahiplerdir.
İlgili 44 soru bulundu
Narsist kişilik bozukluğu olanlar genellikle çocukluk dönemlerinde yaşadıkları sevgisizlik ve değersizlik duygularını barındırırlar ve her ne kadar aşırı özgüvenli görünse de bu aşırı özgüvenin temelinde güvensizlik duygusu vardır.
Abartılı bir şekilde, kendilerini mükemmel ve eşi benzeri olmayan insanlar olarak görürler ve bunun gerçekten de doğru olduğuna tüm benlikleriyle inanırlar. Başka insanların kendisine karşı gereken saygıyı göstermediğini düşündüğünde, onlardan hiç pişmanlık duymadan intikam alırlar.
Narsistler bunu bilinçli olarak yaparlar, çünkü yalnız başlarına çalışmaktan hoşlanmazlar. Hayatınızı mahvetmek için onları size karşı kışkırtmak, sıklıkla kullandıkları bir yöntemdir.
Narsistin korktuğu durum da tam olarak budur. Birilerinin büyük resmi görmesinden ve sizi uyarmasından korkarlar. Çünkü narsistler kendi iç benlikleri hiçbir zaman gerçekten oluşmamış küçük çocuklar gibidirler ve her gün evden çıkarken yüzlerine kendilerini korumak için gerekli gördükleri maskelerini takarlar.
Narsist bireyler de birer insan. Duyguları var, ebeveyn oluyorlar, eş oluyorlar. Sağlıklı kişiliklerden çok farklılar ve defektleri yoğun evet fakat nihayetinde robot değiller, duygulara sahip ve hisseden senin benim gibi insanlar. Dolayısıyla çocuklarını severler.
Narsist kişilik bozukluğu, temel olarak kişinin kendine duyduğu özgüvenin, normalden çok daha fazla olması durumudur. Bu rahatsızlıkta ortaya çıkan belirtilerin hepsinin altında, kişinin duyduğu bu aşırı özgüven sorunu yatar. Bu kişiler kendilerini diğer insanlardan daha üstün ve daha özel hisseder.
Özellikle birçok narsistin kullandığı tehdit edici davranışlarla karşı karşıya kalındığında, muazzam bir içsel güç gerektirir, ancak getirisi sonunda sizi daha az yoğun çatışmaya ve nihayetinde tamamen daha az çatışmaya götürecektir. Narsistler genellikle hemen pes etmezler.
Kendilerine dönmekten hiç hoşlanmazlar çünkü gerçeklerin ne kadar yıkıcı olduğunu bilirler. Aslında karakterlerinde “öz” de yoktur. Duygusal olarak, içten içe ölüdürler ve duygusal açlığın başkaları tarafından doldurulması ve onaylanması gerekir.
Artık özgüveni düşmüş, mutsuz, depresyonda ve kaygı bozukluğu yaşayan bir insan halini dönersiniz. Bu döngü sürekli kendini tekrarlar, ne kadar çok sık tekrarlarsa sık o kadar güçlü bağımlı olursunuz çünkü narsist her seferinde sizin tüm becerilerinizi, gücünüzü elinizden alır ve bırakmanız gittikçe zorlaşır.
Başkalarının duygularını, isteklerini, ihtiyaçlarını okuyamaz, anlayamazlar. Karşısındaki bir insan ağlar neden ağladığını anlayamaz. Narsistik kişilere teflon adam deniliyor.
Narsistler, emir almayı kişiliklerine yapılmış bir saldırı olarak nitelendirirler ve buna çok sinirlenirler. Eğer onlara emir verirseniz sizden intikam alacakları günü beklemek durumunda kalırsınız...
Narsist kişiler ilişkinin başlarında cinsel arzusu yüksek, hiperseksüel kişiler olarak görülebilirler, ancak ilişkileri ilerledikçe bu ilgileri azalır ve cinsel sorunlar ortaya çıkabilir.
Hakedilmişlik duyguları uçlardadır ve başkalarına karşı empati kuramazlar. Her ne kadar böyle bir büyüklenmeci kendilik sergiliyor olsalar da yoğun olarak haset, öfke, değersizlik ve reddedilme ve yetersizlik duyguları yaşarlar.
Narsist bireyler herhangi bir konuda pişman olmaktan korkarlar. Bireylerin en büyük korkularından biri olan pişman olma duygusu, narsistlerin daima en iyisini ve doğrusunu bildiği düşüncesinden kaynaklanır.
Kendilerine "olağanüstü" önem veren ve genelde "utanç" duygusundan yoksun olan narsistler, psikologlara göre çok daha mutlu.
Sizi nasıl tekrar ilişkinin içine geri çekeceklerine gelirsek bir narsistin bunun için onlarca yöntemi vardır. İşte bunlardan bazıları: Yalvararak, ağlayarak: Siz yokken hep ağladığını, hiçbir şeyden keyif alamadığını, evden dışarı adımını atmadığını veya siz olmadan nasıl yaşayacağını bilmediğini söyleyebilir.
"Kısa kişinin kendisine aşık olması olarak tanımlanan narsisizm, en yaygın tanımıyla ciddi bir kişilik bozukluğudur. Patolojik düzeyde narsisizmi olan bireyler, ileri seviyeli şiddete meyilli olabilirler. Bu da onları zaman zaman tehlikeli hale getirebilir."
Narsist bir ilişkinin bitişinin ardından maruz kalan partner rahatlama ve özgürlük de hissedebilir, kendini sorgulama içinde kalıp olumsuz duygularla boğuşabilir de. Bu noktada özellikle ikinci kısımdaki bireyler profesyonel destekle birlikte geçmiş kısımları sorgulaması ve anlamlandırması gerekir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri