Rahip Bahira (veya Buheyra), Hristiyanlığın Nestûrî mezhebinden veya Gnostik Nestûrî olan bir Arap rahip ve din adamıdır.
Peygamberimizin sağlığında Hz Ukkaşe'nin cennet ehlinden olması için duada bulunmuştur. Dünyada iken cennetle müjdelenen kişilerden olan Hz Ukkaşe(r.a.) Peygamberlik mührünü öpen ve gören tek sahabedir.
Hâtemü'n-nübüvve (nübüvvet mührü) rivayetlerde, Hz. Peygamber'in sırtında kürek kemikleri arasında bulunduğu, boyutu ve şekli üzerinde farklı ifadelerin aktarıldığı, tabiî mi mucizevî mi olduğu tartışılan bene verilen isimdir.
Hz. Peygamber'in iki kürek kemiği arasında bulunan ve herhangi bir insandaki normal bir benden daha büyükçe olan "ben", ilgili kaynaklarda genellikle onun (s.a.) peygamberlik alametlerinden birisi olarak değerlendirilmiş ve "nübüvvet/ peygam- berlik mührü" anlamına gelen "hâtemü'n-nübüvve" diye isimlendirilmiştir.
İlgili 35 soru bulundu
Ömer ve diğer sahabîler tarafından da nakledilmektedir. Üç satırdan ibaret bu istif yazının alttan yukarıya doğru okunuşu محمد رسول الله [Muhammed Resulüllah]'dır. Bütün bu bilgilere dayanarak Peygamberimizin yüzüğünü ve mührünü temsili bir resmini yazının başında görebilirsiniz.
Kendi tezlerine göre Müceddid, Mehdi, Mesih hatta Nebi ve Resuldür. Kendisi Müslümanların beklediği Mehdi, Hıristiyanların beklediği Mesih olmanın yanın- da Hinduların beklediği Krişna'dır.
Nübüvvet mührü siyer, şemâil, hasâis ve delâilü'n-nübüvve kitaplarında Resûl-i Ekrem'in nübüvvetinin delili sayılmakla birlikte son peygamber oluşunun bir işareti olarak da değerlendirilmiştir. Nitekim hâtem (mühür) genelde yazıların altına basılıp son sözün söylendiğine işaret eder.
Bilim insanları tarafından da insan bedenine olan şifaları kabul edilen akik taşı, çeşitli renklerde değişik aksesuarlar olarak kullanılmaktadır. Ruhsal olarak insana dinginlik ve sakinlik verdiği bilinen akik taşını Peygamber Efendimiz (s.a.s)'de kullandığı aktarılmaktadır.
Peygamber Efendimiz gümüş yüzüğünü genellikle sol elinin serçe parmağına takmış ve yazışmalarda mühür olarak kullanmıştır. Vefatından sonra ilk halifelere intikal eden bu yüzük Hz. Osman'ın hilafetinin altıncı senesinde Medine'deki Erîs kuyusuna düşmüştür. Bütün çabalara rağmen bulunamamıştır.
İlçe merkezine 19 kilometre mesafedeki Durmuşlar Mahallesi'nde bölgeye hakim bir noktada yer alan Hazreti Ukkaşe'nin makamının da bulunduğu türbe depremde çöktü. Cami tamamen yıkılırken, türbenin içerisinde bulunan sanduka ise zarar görmedi.
Ukkaşe) baksın” diyerek cennetle müjdelediği sahabedir. Peygamber Efendimizin nübüvvet mührünü öpen tek sahabe olan Hz. Ukkaşe, Gaziantep'in fethi sırasında şehit düşmüştür.
Ökkeşiye Hazretleri sahabeden bir zat olup Gaziantep'in Müslümanlar tarafından fethinde şehit düşen beş kişiden birisidir. Türbenin bulunduğu yere Ökkeşiye denmektedir. Türbe tam dağın tepesinde bulunmakta ve türbenin alt tarafındaki kuyularda ise birkaç metre derinlikte bol su bulunmaktadır.
O, hanif dinine mensuptu. Dolayısıyla İbrahim (a.s) bizim müslüman olarak isimlendirebileceğimiz bir peygamberdir. O, her hangi bir dine mensup olamaz.
Hazreti Ali'nin (r.a.) beyanına göre Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v.): Uzuna yakın orta boylu, iri kemikli, iri yapılı, güçlü kuvvetli ve yakışıklı bir insandı. Cildi yumuşak, teni kırmızıya çalan beyazdı. Kirpikleri siyah ve uzundu.
Peygamber'i (Allah'ın salât ve selamı onun üzerine olsun) vasfettiği zaman şöyle buyurdu: Hazreti Peygamber'in boyu ne çok kısa ne de çok uzundu, orta boyluydu. Ne kıvırcık kısa, ne de düz uzun saçlıydı; saçı kıvırcıkla düz arasındaydı. Değirmi (yuvarlak) yüzlü, duru beyaz tenli, iri siyah gözlü ve uzun kirpikliydi.
Faydaları saymakla bitmeyen akik taşının kullanımı özellikle İslam ülkelerinde yaygındır. Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed (s.a.v)'in de hatem yani mühür anlamında bir akik yüzük taşıdığı rivayet olunmaktadır. Akik taşının en bilinen faydası kişiyi ruhsal açıdan korumasıdır.
Akik taşı peygamber efendimiz tarafından kullanıldığı bilinen taş olma özelliğini taşır. Takan kişiye bereket, kazalardan korunma, kısmetin açılması gibi faydalar sağladığı ifade edilir. Akik taşının farklı formatlarda kullanılması mümkündür.
Çünkü bu akik Allahu Teala'nın birliğine, benim nubuvvetime, senin ve evlatlarının velayetine ve imametine, senin dostlarının cennette ve şialarının Firdevs cennetinde oluşuna şehadet etmiştir." diye buyurmuşlardır. Peygamber efendimiz takı olarak akiği yüzük olarak kullanmışdır.Burda asıl önemli olan akik taşı'dır.
Süleyman zengin, bilge, güçlü ve 48 Yahudi peygamberden biri olarak tasvir edilir.
Süleyman a.s bir mührü vardı. Üzerinde İsm-i azAm duası yazılıydı.
Bu yüzüğü çalan, Süleyman'ın yerine 40 yıl saltanat sürer. Ancak o da mührü denize düşürünce saltanatı sona erer. Süleyman Peygamber yüzüğü yutan balığın karnını yararak yüzüğü bulup parmağına takar ve saltanatına yeniden kavuşur.
- Bazı hadis rivayetlerine göre Mehdi, ehl-i beyt'tendir ve Fâtıma soyundandır.
İmam Mehdi(af)'nin annesi Nergis Hatun'un annesinin şehri İstanbul'dan Zeynebiye'den ferec duası ve “Lebbeyk Ya Mehdi” nidaları | By Zeynebiye | Facebook.
Mehdinin özellikleri Hazreti Muhammed tarafından Araplardan ve muhammedin soyundan gelecektir. Açık alınlı ve ince burunlu bir birey olması ile bilinecektir. Tam yedi sene boyunca dünyaya hüküm sürecektir. Hazreti Muhammed hazreti mehdiyi duyan bireyin ne olursa olsun onun safına geçmesi gerektiğini bildirmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri