Haftalık siyasi mizah gazetesi Tef, ilk defa 7 Ağustos 1954 tarihinde yayın hayatına atılmıştır.
Tef, genellikle Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanlar gibi bölgelerde kullanılan, çerçevesi ahşap veya metal olan ve üzerine gerilen deri ile çalınan bir vurmalı çalgıdır. Yaygın olarak Orta Doğu ve Balkan müziklerinde kullanılmaktadır.
Def veya tef (Farsça ve Arapça: دف), yuvarlak bir tahta kasnağın bir veya iki yanına deriden bir örtü geçirilerek yapılan ve parmak vuruşlarıyla çalınan müzik aleti.
Bendir, Klasik Türk müziğinde ve özellikle Mevlevi Türk Tasavvuf Musikisinde daire veya def adıyla bilinen vurmalı çalgının Mağrip ülkelerine (özellikle Fas ve Cezayir'e) özgü biçimidir. Mağrip Arapçasından alınan bendir adı Türkiye'de 1980'lerden sonra yaygın kullanıma kavuşmuştur.
Merkezi olmayan finans (Decentralized Finance ya da DeFi), gizemli mucit, Satoshi Nakamoto tarafından 2009 yılında geliştiren, ilk kriptografik, eşler arası elektronik para sistemi olan, Bitcoin'in gelişmesiyle birlikte ortaya çıktı.
İlgili 33 soru bulundu
Tef kelimesi Farsçada sıcaklık anlamına gelir. Arapçada ise vurmalı bir çalgı demek olan tef, bazı kaynaklarda ve halk arasında ''def'' şeklinde geçer. Kelimenin her iki kullanımı da doğrudur.
Def-zen. Türk müziğinde def çalan kişiye verilen isim.
Eskiden oyun takımı ile görevli kişiye “sandıkkâr”, şarkıları, türküleri okuyanlara “yardak”, tef çalan yardımcıya da “dayrezen” adı verilmekteydi.
Tef, genellikle ahşap veya plastikten oluşan ve "zil" adı verilen küçük metal çıngırak çiftlerinden oluşan bir çerçeveden oluşan, vurmalı çalgılar ailesinden bir müzik aletidir. Klasik olarak tef terimi davul kafalı bir enstrümanı ifade eder, ancak bazı varyantların kafası olmayabilir.
Tef çok yönlü bir örf aleti olduğu için birçok alanda kullanılabilir. Bu da tef müzik aletini olumlu yönde etkilemektedir. Tef enstrümanı genellikle dini etkinlikler de zikirlerde kullanılsa da düğün, ritüel, kına, çeşitli organizasyon ve etkinliklerde de kullanılmaktadır.
Defin ya da ölü gömme, cenaze töreni'nden sonra ölü bir insan ya da hayvanı toprağa gömme işidir. Toprağın eşilerek mezar adı verilen çukurun açılması, ölü beden ile türlü nesnelerin bu çukura konulması ve mezarın toprakla kapatılması yoluyla yapılmaktadır.
Kasnak üzerine gerilen deri ile oluşturulan çalgı aynı zamanda zikir defi olarak da bilinmektedir. Bendir, def ile benzerlik göstermektedir. Yalnız bu iki çalgı arasında belirgin bir fark bulunmaktadır. Bendirin tasarımında tek tarafı deri ile kaplıyken def çalgısında çift taraflı deri kaplama mevcuttur.
Kasnak çapı 40-44, eni 7-8 cm. civarında olup def çeşitlerinin en büyüğüdür; bendir ve mazhar adlarıyla tanınır, bunları çalanlara da bendirzen denir.
Tef kelimesinin TDK sözlüğe göre 1 farklı anlamı vardır. Tef kelimesinin kökeni Farsça dilidir. Tef kelimesinin Farsça dilindeki karşılığı def şeklindedir.
Genellikle kısa bir metal değnek şeklinde tokmak ile vurularak çalınır. Bir vuruş yüksek, tiz tınlayan bir zil çalar notası verir. İstenirse bu tınlama çalgı üzerine elle dokunularak kontrol edilebilir. Genel olarak günümüzde üçgen çalgı üç kenarı da eşit uzunlukta üçgen şekildedir.
Def'in Başlıca Özellikleri
Tef çalmanın alanına ve amacına göre tamburun yan tarafındaki boşluğu açarak def zilli olanı takabilirsiniz. Bu aksesuarlar aynı zamanda def enstrüman değerini de artırır.
Kargı denilen bir çeşit budaklı kamıştan yapılır. Bu kamışın tür olarak Latince ismi arundo donax'tır. Türkiye'de güneydoğu, Akdeniz ve Ege bölgelerinde yetişir. Ayrıca Mısır (Nil nehri civarı), Suriye (Asi nehri civarı) ve Kuzey Kıbrıs'tan da neylik kamış toplanmaktadır.
Yaklaşık 3.5 oktavlık geniş ses alanı ve çeşitli çalgılar arasında kendine özgü gösterişli ve ahenkli sesiyle yer eden, her türlü duyguyu zengin bir şekilde ifade etmeye uygun olan Kanun, bütün parmakları kullanarak çok sesli çalışmalara da uygun bir çalgı olarak Türk Mûsikîsinin Piyanosu olarak adlandırılmaktadır.
Eskilerde ahşap kasnak üzerine deri gerilerek yapılan çalgının günümüzde birçok farklı çeşidi mevcuttur. Ahşap, plastik, deri ve kumlu olmak üzere farklı içeriklerden yapılır.
Milli kültürümüzün bir simgesi haline gelmiş orta oyunu kahramanı Karagöz'ün hayatları hakkında çok bilgi yoktur. Asıl adı Kambur Bâli Çelebi olan Karagöz, ilçemizin Karaoğlanlar köyündendir. Sultan Orhan devrinde (1324-1362) Orhan Camii inşaatında demirci ustası olarak çalışmıştır.
Karagöz ve Hacivat'ı çok seven ve ölümlerine çok üzülen Şeyh Küşteri, ölümlerinin ardından kuklalarını yaparak perde arkasından oynatmaya başlar. Bu sayede Karagöz ve Hacivat tanınır.
Hacivat, Karagöz'ün tam tersi bir tiptir. Eğitim görmüş, iyi konuşan, bilgili, kişisel çıkarlarını önde tutan, kurulu düzeni kabul etmiş, içten pazarlıklı, nabza göre şerbet veren, tüm mahallelinin akıl danıştığı, yardım istediği kurnaz bir tiptir.
Gövdesinin ana malzemesi ahşap olup, doğal şartlarda kurutulmuş en az 10-12 yıl dinlenmiş gürgen ve kayın gibi enstrümana elverişli ağaçlar tercih edilir. Üzerinde 10 adet (5 çift) zil bulunur. Pirinç düz zil (dövülmemiş) daha yumuşak tonlar elde etmek için tercih edilmiştir.
Bendir Çalan Kişiye Ne Denir? Bendir çalan kişiye bendirzen denir.
Teknik açıdan bakıldığında vurmalı çalgılardan birisi olan bendir, ağaçtan yapılan yuvarlak bir kasnak üzerine hayvan derisinin veya suni derinin geçirilmesiyle oluşur. Bu deri genellikle koyun, keçi ve oğlak hayvanlarından seçilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri