Enfeksiyon sonucu akciğerdeki hava kesecikleri iltihaplanır ve sıvı ile dolar. Tedavi edilmediğinde diğer organlarda da hasara yol açabilir. Nefes almayı da olumsuz etkileyerek hayati riske sebep olabilir. Özellikle iler yaşta veya kronik hastalığı olanlar için ölümcül bir hastalıktır.
Eğer geçmeyen uzun süreli bir enfeksiyon geçiriyorsanız mutlaka doktor kontrolü gerekir. Akciğer enfeksiyonu ilerlerse bu durum zatürre olarak sonuçlanabilir. Bu nedenle evde doğal yöntemler ile yapılan tedavilere yanıt alınmazsa 5-6 gün içinde doktor kontrolüne gitmek gerekir.
Hafif vakalar 3-5 gün arasında iyileşme göstermektedirler. Eğer akciğer enfeksiyonu ilerlemiş ise 10 günlük bir süreç gerekebilmektedir. Atipik denilen durumlarda 15 güne kadar hatta 3 haftaya kadar değişebilmektedir. Apseleşme olur ise iyileşme süresi 6 haftaya kadar çıkabilir.
Bakteri kaynaklı vakalarda enfeksiyon oluşmuşsa antibiyotik olmadan tedavi yürütülemez, antibiyotik ise hekimin önerdiği doz ve şekilde kullanılır. Ayrıca düzenli kullanılması da önem taşır. İleri seviyeli hastalara serum verilmesi gerekebilir, bu durumda antibiyotik tedavisi de damar yoluyla uygulanır.
Altında yatan nedene bağlı olarak kişiden kişiye değişkenlik gösteren akciğer enfeksiyonu hafif ila şiddetli şekilde seyreder ve tıbbi tedavi gerektirebilir. En yaygın akciğer enfeksiyonu türü olarak karşımıza çıkan zatürre (pnömoni) dışında da akciğer enfeksiyonuna neden olan virüsler söz konusudur.
İlgili 38 soru bulundu
Enfeksiyon sonucu akciğerdeki hava kesecikleri iltihaplanır ve sıvı ile dolar. Tedavi edilmediğinde diğer organlarda da hasara yol açabilir. Nefes almayı da olumsuz etkileyerek hayati riske sebep olabilir. Özellikle iler yaşta veya kronik hastalığı olanlar için ölümcül bir hastalıktır.
Sonuç olarak bazı akciğer hastalıkları daha sonra akciğer kanserine zemin oluşturabilirler ama genellikle halk arasında çok korkulan "zatürre oldum, kansere çevirir mi?" sorusunun cevabına "Hayır" denilebilir.
Kişi hastalığı yakalandıktan sonra enfeksiyon nedeniyle ateş, göğüste ağrısı, öksürük görülmektedir. Eğer ağır bir enfeksiyon durumu yoksa belirtiler zaman içerisinde kendiliğinden geçer.
Akciğer kanserinin en genel belirtisi inatçı öksürüklerdir. Bunun dışında göğüs ağrısı, nefes darlığı, ateş, ses kısıklığı, yüz ve boyunda şişme, omuz ve kol ağrısı, sırt ağrısı, yutma güçlüğü ve kanlı balgam gibi bulgular da akciğer kanseri belirtileridir.
Akciğerleri temizlemek için banyo yapmak önemlidir. Her gün rahatlatıcı banyo yapmak toksinleri dışarıya attığından, akciğerler daha rahat nefes alabiliyor. Mümkün olabildiğince bol oksijen bulunan ortamlara haftada 1 kez olsa bile gitmek akciğerlerin temizlenmesine yardımcı olabilir.
Zatürre ya da tıbbi adıyla pnömoni akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Bakteriler başta olmak üzere virüsler, mantarlar ve nadiren parazitlerin neden olduğu akciğer enfeksiyonu olarak da tanımlanabilir.
Farklı belirtiler göstererek, hastalığın seviyesi ilerleyebilir ve farklı belirtiler gösterebilir. Ciğerleri üşütmek sırt ağrısına neden olabilir. Üşüme durumlarında insan vücudunda yer alan tüm eklemler ağrır.
Bebeklerde “öksürüğün ciğere inmesi” olarak aileler tarafından kullanılan deyim , hekim için astım demek olabilir. Bebek ailelerinin öksürüğün ciğere inmesi nasıl anlaşılır sorusuna karşılık ; göğüsten ıslık sesi veya balgam fokurtusu çıkması olarak verilebilir.
Akciğer Zarı İltihaplanması Belirtileri
Öksürük ve göğüs ağrısı başta olmak üzere, soluk alıp vermede yaşanan güçlük ana belirtilerdendir. Sırt üstü yatmaya engel olan nefes darlığı, halsizlik, iştah kaybı, ateş, terleme, üşüme, titreme gibi diğer sebepler de yaygın belirtiler arasındadır.
Akciğer absesi: Ampiyem, akciğerlerde biriken pus ile birlikte akciğer absesi adı verilen bir duruma yol açabilir. Akciğer absesi, akciğerlerde oluşan bir kisttir ve bu kiste biriken pus, nefes darlığı, öksürük ve ağrı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
SOLUNUM YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA ÇİNKO OLMAZSA OLMAZ
Solunum yolları enfeksiyonlarına karşı bağışıklık kazandıran çinko; yağsız ette, istiridyede, yoğurtta, kabak çekirdeği, susam, yulaf, ceviz, nohut, mercimek ve tam tahıllı ürünlerde bulunur.
İlk olarak yumuşak dokuda meydana gelen tahribat metastaz başlangıcını gösterir. Böbrek üstü bezleri, lenf düğümleri, beyin, karaciğer, kalp zarı ve iskelet sisteminde yer alan kemikler akciğer metastazına eğilimli organlar arasında yer almaktadır.
Akciğer, Diafragma ve Tymus Bezi: Akciğer ve diafragma problemleri sırtın üst bölgesine yansıyabilir. Klasik yöntemlerle tanı konulması güçtür. Kinezyolojik testlerle ve biorezonansla teşhis konulabilir. Kalp: Sol kol ve göğüs ağrısı ile birlikte sırtın üst kısımlarına vuran ağrı görülebilir.
Oysa akciğer kanserinin yayılması durumunda sırt ağrısı, omuz ağrısı, kürek kemiği ağrısı, kol, bacak ağrısı ya da beyne sıçramışsa şiddetli baş ağrısı önemli belirtiler olarak kendini gösteriyor. Boyunda ve köprücük kemiğinin üzerindeki bezelerde büyüme ise, özellikle akciğer kanserine işaret ediyor.
Bu yazıda. Zatürre (pnömoni), akciğer dokularının iltihaplanmasıyla karakterize olan bir enfeksiyon durumudur. Bakteriyel, viral veya mantar kaynaklı olabilir. Zatürre genellikle ateş, öksürük, nefes darlığı, göğüs ağrısı ve balgam gibi semptomlarla kendini gösterir.
Göğüs hastalıkları bölümü, akciğer ve solunum sisteminde oluşan hastalıkların tanı ve tedavisi ile ilgilenen ana bilim dalıdır.
Çünkü zatürre ani başlangıçlı ve genellikle tedaviyle hızla iyileşebilen bir hastalıktır. Tedaviden 72 saat sonra ateşiniz düşmemiş, öksürüğünüz şiddetli şekilde devam ediyorsa hemen bir uzman hekime görünmelisiniz.
Akciğer kanseri tesadüfen çektirilen akciğer filminde/röntgende belli olabilir veya bilgisayarlı tomografide ortaya çıkabilir. Akciğer kanseri üç veya dördüncü aşamaya geldiğinde başka belirtiler ile ortaya çıkabilir.
Akciğer Kanseri 4.
Hastanın nefes alıp vermesi oldukça zorlaşır. Solunumda sürekli hırıltı sesi duyulur. Öksürük kronikleşmiş bir hale gelir. Balgam oluşumu artar ve kanlı balgama rastlanır.
Dr. Uğur Coşkun, akciğer kanserinden şüphelenilen bireylerden alınan kan testinde akciğer kanserine yönelik belirteçlerin kanda PCR metodu ile saptanabildiğini söyledi.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri