Sonuç olarak sûrenin nüzûlü hakkında şu söylenebilir: Bakara ve Enfâl sûrelerinin ardından hicretin 3. yılında Uhud Savaşı'ndan sonra nâzil olmaya başlayan sûrenin tamamlanması muhtemelen hicretin 9. yılına kadar sürmüştür (Emin Işık, “Âl-i İmrân Sûresi”, DİA, II, 307).
Meryem'in babası İmrân olmasını gerektirmektedir. Sûrenin nüzûl sebebi, peygamberlik konusuna açıklık kazandırmak, peygamberlerin Allah'a, birbirlerine ve diğer insanlara (ümmete) karşı görev ve sorumluluklarını belirlemek ve onlar hakkındaki yanlış görüş ve inanışları düzeltmektir.
Bu âyetler, Uhud Savaşı'yla ilgili olup 120. âyette yer alan sabretme ve disiplinli davranma tavsiyelerine uyulmadığı takdirde neler olabileceğini müslümanlara göstermek ve bundan ders almalarını sağlamak için savaş günlerinde cereyan eden bazı önemli olayları hatırlatmaktadır.
Allah Güçlüdür, intikam sahibidir. Şüphesiz, yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz (kalacak değildir). (Ana) Rahimler(in)de size dilediği gibi suret verip (şekillendiren) O'dur. O'ndan başka ilah yoktur; Üstün, Galip ve Güçlü olandır, Hüküm ve Hikmet sahibidir.
Kur'an-ı Kerim'e göre İmran, İsa'nın dedesi ve Meryem'in babasının adıdır. Çıkış Kitabında, İmran/Amram (İbranice: עַמְרָם, lit. "en yükseklerin arkadaşı"), Yohebed'in kocası; Harun, Musa, ve Miryam'ın ise babası olan İbrani adamdır.
İlgili 37 soru bulundu
Meryem ile oğlu Îsâ'dır. Tevrat'a göre İmrân (Amram) Hz. Mûsâ, Hârûn ve kız kardeşleri Meryem'in (Miriam/Miryâm) babası olup Îsâ'nın annesi Meryem'le bir alâkası yoktur. Amram, Ya'kūb'un torunu Kohat'ın oğludur (Sayılar, 26/59; I. Tarihler, 6/2-3; 23/12-13).
Cuma günü güneş batana kadar Âl-i İmrân suresini okuyan kişiler için melekler Allah'u Teala'dan bağış diler. Fakirlikten kurtulup zengin olmak için Âl-i İmrân suresinin okunması buyrulmuştur. Maddi ve manevi rahatsızlıklardan kurtulmak için Âl-i İmrân suresi okunmalıdır.
Kur'an-ı Kerîm'in üçüncü suresi. Sure, Medine'de nazil olmuştur. Surenin 33. ayetinde Musa (a.s.)'in babası İmrân'dan bahsedildiği için "İmrân Âilesi" anlamına bu adı almıştır.
Al-i İmran Suresi, 155. ayet: İki topluluğun karşı karşıya geldikleri gün, sizden geri dönenleri, kazandıkları bazı şeyler dolayısıyla şeytan onların ayağını kaydırmak istemişti. Ama andolsun ki, Allah onları affetti. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, yumuşak olandır.
Ülkü Ocakları - * İnned Dine İndallahil İSLÂM Şüphesiz ALLAH katında tek din İslam'dır. ÂLİ İMRÂN Suresi, 19. Ayet < Ülkü Ocakları Resmî Sayfasını Beğendiniz mi?> | Facebook.
İmran ismi Kur'an-ı Kerim'de geçmektedir ve İmran adını koymak caizdir.
Eğer o ölür ya da öldürülürse, siz topuklarınız üzerinde gerisin geri mi döneceksiniz. Kim topukları üzerinde gerisin geri dönerse, Allah'a hiçbir zarar veremez. Allah, şükredenleri ödüllendirecektir. Muhammed bir peygamberden başka (bir şey) değildir.
Enfâl sûresinden sonra, Ahzâb sûresinden önce Medine'de nâzil olmuştur. Müfessirlerin çoğunluğuna göre, sûrenin önemli bir bölümünün geliş sebebi, Necran hıristiyanları adına Medine'ye gelen heyetle Hz. Peygamber arasında geçen Allah inancı konusundaki tartışmalardır.
Mushafta üçüncü sırada yer alan, iniş sırasına göre 89'uncu sure olan Âl-i İmran Suresi, Kur'an-ı Kerim'in en uzun surelerinden biridir. 200 ayetten oluşan bu sure, Yüce Allah'ın İsm-i Azam'ını da içinde barındırır. Bu sureyi iyi kavrayan ve emrettiklerini uygulayan kişinin kıyamette rahat edeceği vurgulanır.
Al-i İmran Suresi 200 ayetten oluşmaktadır. Al-i İmran Suresi Kaçıncı Sayfa ve Cüzde Yer Alıyor? Ali İmran Suresi, Kur'an-ı Kerim'de 49. sayfada başlar, 75. sayfada biter ve 3. cüzde başlayıp 4. cüzde biter.
Din düşmanlarının kurdukları tuzakların karşılıksız kalmayacağını vurgulamak üzere ve “mekera” fiilinin hainleri nereden geldiğini anlayamayacakları biçimde cezalandırma mânasını da içermesine binaen yüce Allah'ın onların planlarını boşa çıkaran tedbirleri için de bu fiil kullanılmıştır.
Rabbigfir lî veheb lî mulken lâ yenbagî li ehadin min ba'dî, inneke entel vehhâb(vehhâbu).” ANLAMI: “Ey Rabbim! Beni bağışla. Bana, benden sonra kimseye lâyık olmayacak bir mülk (hükümranlık) bahşet!
İmran ismi Arapça kökenli bir isim olmakla beraber sadece kız çocukları için kullanılmaktadır. İmran ismi Hz. Meryem'in babası ve evine bağlı kalan demektir.
Bu surenin hâkim konusu, bu ailenin temsil ettiği peygamberlik, İsa, Meryem ve Hristiyanlık inancıdır. Tevrat, İncil ve Kur'an'ın aynı ilahî kaynaktan geldiği, bu ilahî kitapların müteşâbih (benzetmeli) ayetler de içerdiği, fakat bunların din esaslarına zarar vermeyecek tarzda tefsir edilmesi gerektiği vurgulanır.
Allah'ın dostluğunu ve yardımını kazanmış olan kimse başkalarının yardımına muhtaç olmaz. O'nun yardımının tecelli ettiği yerde mağlûbiyet yoktur; yardımsız bıraktıkları ise iflâh olmazlar. Bu sebeple müminler sadece O'na dayanmalı, O'na tevekkül etmeli ve O'ndan yardım istemelidirler.
Bu söz Hz. Peygamber'le birlikte müslümanlara ulaştığında onlar, “Hasbünallahü ve ni'me'l-vekîl” (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir) dediler. İşte bu olay üzerine inen bu âyet her türlü olumsuzluğa rağmen müslümanların Allah ve Resûlü'ne olan imanlarını, güvenlerini ve kararlılıklarını göstermektedir.
Yusuf (bahsi MS 1. yüzyıl, Nasıra, Celile), Hristiyanlığa göre İsa'nın dünyevi babası olan Yahudi bir marangozdu. Hristiyanlıkta Aziz olarak kabul edilir ve 19 Mart "Aziz Yusuf Günü", 1 Mayıs "İşçi Aziz Yusuf Günü" olarak kutlanır. Yeni Ahit'te İsa'nın dünyevi babası ve Bakire Meryem'in eşi olarak bahsedilir.
Neticede Allah melek vasıtasıyla ruhu üfleyince Meryem hamile kaldı (krş. Enbiyâ 21/91; Tahrîm 66/12). Tefsirlerde hamilelikle ilgili olarak bir saat ile dokuz ay arasında farklı sürelerden söz edilmiş olmakla birlikte (Râzî, XXI, 202) çoğunluk sürenin dokuz ay olduğu kanısındadır (İbn Kesîr, V, 216).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri