Meryem'in babası İmrân olmasını gerektirmektedir. Sûrenin nüzûl sebebi, peygamberlik konusuna açıklık kazandırmak, peygamberlerin Allah'a, birbirlerine ve diğer insanlara (ümmete) karşı görev ve sorumluluklarını belirlemek ve onlar hakkındaki yanlış görüş ve inanışları düzeltmektir.
İkinci bölümde, Âl-i İmrân sûresi ile ilgili genel bilgiler verildikten sonra Uhud Savaşı hakkında bir bilgilendirme yapılmaktadır.
Enfâl sûresinden sonra, Ahzâb sûresinden önce Medine'de nâzil olmuştur. Müfessirlerin çoğunluğuna göre, sûrenin önemli bir bölümünün geliş sebebi, Necran hıristiyanları adına Medine'ye gelen heyetle Hz. Peygamber arasında geçen Allah inancı konusundaki tartışmalardır.
Mushafta üçüncü sırada yer alan, iniş sırasına göre 89'uncu sure olan Âl-i İmran Suresi, Kur'an-ı Kerim'in en uzun surelerinden biridir. 200 ayetten oluşan bu sure, Yüce Allah'ın İsm-i Azam'ını da içinde barındırır. Bu sureyi iyi kavrayan ve emrettiklerini uygulayan kişinin kıyamette rahat edeceği vurgulanır.
İlgili 16 soru bulundu
Kur'an-ı Kerim'e göre İmran, İsa'nın dedesi ve Meryem'in babasının adıdır. Çıkış Kitabında, İmran/Amram (İbranice: עַמְרָם, lit. "en yükseklerin arkadaşı"), Yohebed'in kocası; Harun, Musa, ve Miryam'ın ise babası olan İbrani adamdır.
❝Allah yolunda sevdiğiniz şeylerden harcamadıkça iyiliğe asla eremezsiniz...❞ Âl-i İmrân Suresi 92 - YouTube.
Tevrat'a göre İmrân (Amram) Hz. Mûsâ, Hârûn ve kız kardeşleri Meryem'in (Miriam/Miryâm) babası olup Îsâ'nın annesi Meryem'le bir alâkası yoktur. Amram, Ya'kūb'un torunu Kohat'ın oğludur (Sayılar, 26/59; I. Tarihler, 6/2-3; 23/12-13).
Kur'an-ı Kerîm'in üçüncü suresi. Sure, Medine'de nazil olmuştur. Surenin 33. ayetinde Musa (a.s.)'in babası İmrân'dan bahsedildiği için "İmrân Âilesi" anlamına bu adı almıştır.
Ülkü Ocakları - * İnned Dine İndallahil İSLÂM Şüphesiz ALLAH katında tek din İslam'dır. ÂLİ İMRÂN Suresi, 19. Ayet < Ülkü Ocakları Resmî Sayfasını Beğendiniz mi?> | Facebook.
Al-i İmran Suresi, 155. ayet: İki topluluğun karşı karşıya geldikleri gün, sizden geri dönenleri, kazandıkları bazı şeyler dolayısıyla şeytan onların ayağını kaydırmak istemişti. Ama andolsun ki, Allah onları affetti. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, yumuşak olandır.
Peygamber'in büyüklüğünü, yüksek ahlâkını ve yüreğinin katı olmadığını, aksine şefkat ve merhametle dolu olduğunu gösterir.
Peygamber'in Medine'ye hicretinden sonra Evs ile Hazrec arasında yıllardır devam eden savaşlar ve anlaşmazlıklar son buldu. Kur'ân-ı Kerîm'de bu hususa temas eden âyetin meâli şöyledir: “Hepiniz toptan Allah'ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanıp ayrılmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın.
Muhakkak ki Sen, her şeye gücü yetensin [Kadîr]!” De ki: “Mülkün sahibi olan Allah'ım! Mülkü dilediğine verirsin ve mülkü dilediğinden çekip alırsın; dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın. Bütün iyilikler senin elindedir.
İmran ismi Kur'an-ı Kerim'de geçmektedir ve İmran adını koymak caizdir.
Bu nedenle, cünüp olan ya da abdestsiz birisinin Kur'an-ı Kerim'e el süremeyeceği gibi herhangi bir ayeti de okuyamaz. Keza, başörtüsü olmadan da Al-i İmran suresi okunabilir; ancak Kur'an'a saygıdan dolayı başörtülü olmak daha iyidir.
Eğer o ölür ya da öldürülürse, siz topuklarınız üzerinde gerisin geri mi döneceksiniz. Kim topukları üzerinde gerisin geri dönerse, Allah'a hiçbir zarar veremez. Allah, şükredenleri ödüllendirecektir. Muhammed bir peygamberden başka (bir şey) değildir.
İmran ismi Arapça kökenli bir isim olmakla beraber sadece kız çocukları için kullanılmaktadır. İmran ismi Hz. Meryem'in babası ve evine bağlı kalan demektir.
Din düşmanlarının kurdukları tuzakların karşılıksız kalmayacağını vurgulamak üzere ve “mekera” fiilinin hainleri nereden geldiğini anlayamayacakları biçimde cezalandırma mânasını da içermesine binaen yüce Allah'ın onların planlarını boşa çıkaran tedbirleri için de bu fiil kullanılmıştır.
Tevrat'a göre İmrân (Amram) Hz. Mûsâ, Hârûn ve kız kardeşleri Meryem'in (Miriam/Miryâm) babası olup Îsâ'nın annesi Meryem'le bir alâkası yoktur. Amram, Ya'kūb'un torunu Kohat'ın oğludur (Sayılar, 26/59; I. Tarihler, 6/2-3; 23/12-13).
Meryem'in kaç yıl yaşadığı ve nerede nasıl öldüğü, nereye defnedildiği konuları tartışmalıdır. Çarmıh hadisesinde kırk dokuz veya elli yaşında olduğu, bundan sonra on veya on üç yıl yaşadığı, altmış üç veya yetmiş iki yaşında öldüğü gibi çeşitli rivayetler vardır (Patsch, s. 218-219; Tümer, s. 78-79).
“Allah işini güzel yapanları sever” cümlesi, o Allah erlerinin işlerini güzel yapan kimseler olduklarını, bu sebeple Allah'ın sevgi ve rızâsını kazandıklarını ifade eder.
Allah yolunda sevdiğiniz şeylerden harcamadıkça iyiliğe asla eremezsiniz. Ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir.
Âl-i İmran/ 186. Ayet: Mallarınız ve canlarınız husûsunda mutlaka imtihan edileceksiniz; sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve müşriklerden birçok üzücü sözler işiteceksiniz. Eğer sabreder ve günahlardan sakınırsanız, elbette bu davranış, yapılmasında azimli ve kararlı olunması gereken en mühim işlerdendir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri