âmeden: farça, gelmek. ameden-i laklakan leyleklerin gelişi * demekmiş.
ameden - آمدن
[ مَ دَ ] (مص) جیأة. جیئه. اتو. اَتْی. اتیان. اَتْوَة. جَیْ ء. (دهار). مَجی ء. ایاب. قدوم. آمد آن خرگوش را آلغده پیش.
amed / âmed / آمد
Mülâzemet etme.
Diyarbakır (Kürtçe: Amed, Zazaca: Diyarbekır), Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bulunan bir şehirdir. İlin yüzölçümü 15.168 km2'dir.
Diyarbakır (Rûdaw) – Davutoğlu'nun Diyarbakır'ın Kürtçe ismi olan Amed'i kullanabileceğini söylemesi üzerine başlayan tartışmalar devam ederken pek çok kesim kentin kadim isminin Amed olduğunu ve bu ismi kullanmanın bir sorun olmadığını belirtti.
İlgili 20 soru bulundu
(ﻋﻤﺪﺍً) zf. (Ar. 'amd'in tenvinli şekli 'amden) Önceden tasarlayarak, bile bile, kasten: Çün levhalar üzre hat yazardı / Amden hatını galat yazardı (Fuzûlî).
Ayrıca Osmanlıca celîs, musahib, refik, hemdem, hempâ, yâr sözcükleri de bu anlamda kullanılmıştır. Türk lehçelerinde arkadaş anlamında adaş, dost, ipteş, yoldaş gibi kelimeler kullanılmaktadır.
Âmâ kelimesinin kökeni Arapçadır. Arapça a'ma kelimelerinden türetilerek dilimize yerleşmiş olan kelimenin anlamı görme engelli kişi olarak geçmektedir.
Günümüzün modern isimlerinden biri olan Umay, ummak ve istemek anlamlarına gelmektedir. Anlam bakımından zengin olan bu ismin diğer bir anlamı ise devlet kuşu demektir. Tarihi oldukça geçmişe dayanan bu ismin Orhun Yazıtlarında yer alan anlamı çocuk ve kadınları koruduğu düşünülen, inanılan tanrı demektir.
Halk arasında yaygın olarak kullanılan ağma kelimesinin ilk anlamı yükselmektir. Bu kelime hem gerçek hem de mecazi anlamda yükselir. Ağma kelimesinin gerçek anlamı bir cismin yukarı doğru çıkması ve yükselmesidir. Mecazen bir kişinin terfi alması ve daha iyi bir konuma yükselmesi de ağma olarak nitelendirilir.
valide / vâlide / والده
Anne.
AHİLLÂ (ﺃﺧﻼﺀ) i. (Ar. ḫalіl “yakın dost”un çoğul şekli aḫillā') Sâdık, hâlis ve candan dostlar: Ahillâ vü eviddânın ayş ü nûş ile ülfetleri… (Âlî Mustafa Efendi).
A'kal: Daha veya pek ve en akıllı. Akal-i ukalâ (KT, 109). Akıllı: 1. Aklı olan, âkıl, zeki, fatin: Akıllı adamdır.
birader / birâder / برادر / بِرَادَرْ
ME'MUN. (ﻣﺄﻣﻮﻥ) sıf. (Ar. emn “emin, korkusuz olmak”tan me'mūn) Tehlikesi olmayan, korkusuz, emniyetli, emin, sağlam: Sâbit-kadem ol merkez-i me'mûn-ı rızâda / Vâreste olup dâire-i havf ü recâdan (Ziyâ Paşa'dan).
Adın nedir? آدكز نهدر؟
(ﻣﺤﻤﻴّﻪ) i. (Ar. maḥmі “korunan”dan maḥmiyye) Etrâfı surlarla çevrilerek düşmana karşı korunan büyük şehir: “Mahmiyye-i Edirne.” Matlabın mahmiyye-i râhat ise ey Nâbî / Va'de-i Hakk'a kanâat onun âsan yoludur (Nâbî).
5- Dilber: Dilber ismi, kendisine aşık eden, güzel ve alımlı kadın demektir.
aşk / عشق (Işk) Çok ziyâde sevgi. Şiddetli muhabbet. Sevdâ.
ecmel. (Cemil. den) Çok güzel, en yakışıklı.
Bir şeyin hakîkatine kavuşma, mâhiyetine erişme, bulma, tatma.
Tanımı: Kabukları kırılarak çıkartılan iç fındıkların kavrulması ve dış zarlarının atılması ile elde edilen, en çok %3 oranında nem taşıyan bir ürü.. Tanımı: En kaliteli fındıklar yüksek damak tadına göre kavrulur ve püre haline getirilir. Elde edilen fındık püresinin, şeker, süt tozu karış..
ahla ne demek? Çok tatlı. pek şirin. En tatlı, çok şirin.
benat / benât / بنات (Tekili: Bint) Kızlar.
Osmanlı Türkçesinde “Aşkım” Denmez “Saadet-i Seniyyem” Denir…
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri