Atasözü geçmişten günümüze gelen, uzun deneyimlerden yararlanarak kısa ve özlü öğütler veren, toplum tarafından benimsenerek ortak olarak kullanılan kalıplaşmış sözlerdir. Türkçede "sav" ve "irsal-i mesel, darb-ı mesel" olarak da adlandırılır.
Atasözü deyince aklımıza kısa, öz ve veciz sözler gelir. Tecrübe kokan bu sözler meramımızı düzgün bir şekilde ifade etmemize yardımcı olur. Uzun cümlelerle ifade edilecek bir durumu, kısacık bir atasözü anlatıverir.
İçinde, anlamları verilmeden yeni Türk alfabesine göre sıralanmış 339 atasözü ağırlıklı kalıplaşmış söz bulunmaktadır.
İlgili 34 soru bulundu
En kısa atasözleri bir elin nesi var iki elin sesi var, besle kargayı oysun gözünü, hatasız kul olmaz gibi atasözleridir.
-Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. -Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür. -Az kazanan çok kazanır, çok kazanan hiç kazanır. -Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.
Biçim özellikleri yönünden atasözleri en fazla iki kelimeden oluşur ve duygu ve düşünce tek bir cümleye sığdırılır. Atasözleri, toplumun ortak malı olarak kabul edilen, bireyden bireye değişmeyen özlü sözlerdir.
Kayıtlara geçmiş bilinen ilk Türk atasözüne Çin tarihlerinde rastlanılır. Han Hanedanlığı Dönemi'nde Han Wu-di'nin yayınladığı Luntai Fermanı'nda yer almıştır. Daha sonra bu atasözü Luntai Fermanı'na atıfta bulunarak Shiji ve Zizhi Tongjian adlı eserlerde de yer almıştır.
Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve nesilden nesile aktarılarak halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte sözlere ise atasözü denmektedir. Tanımlardan da anlaşılacağı gibi bir cümlenin veya söz öbeğinin kalıp söz olarak yerleşmesi, halk tarafından benimsenip kullanılmasıyla ilgilidir.
- Zengin kaşınmış, fukara zannetmiş, para verecek. - Ölüler de zanneder ki, diriler her gün helva yiyir. - Uyursun sabaha galır, ölürsün ellere galır. - İgidim (kocam) igid olsun da, yerim çalı dibi olsun.
1- deyimler kavram ve durum bildirirler; atasözleri ise bir yargı ifade ederler. 2- deyimlerde kesin hüküm, öğüt, yol göstericilik yoktur. bu yüzden genel kural oluşturmazlar. atasözleri ise kesin bir yargı bildirirler. 3-atasözleri genelde cümle şeklindedir ama deyimler genellikle fiille birlikte mastar oluşturur.
Her çok, azdan olur Atasözünün Anlamı: Büyük sonuçlar veya büyük başlangıçlar, küçük adımlar ve basit başlangıçlarla meydana gelir.
atasözlerinin yazılı ilk örneklerine Orhun Abideleri‟nde rastlanır. Orhun Abideleri dıĢında diğer Eski Türkçe Dönemi ve Uygur Dönemi eserlerinde de atasözü örnekleri yer alır. Türk atasözlerinin derlendiği ilk eser Karahanlılar Dönemi‟nde KaĢgarlı Mahmut tarafından kaleme alınan Divânü Lügati‟t-Türk‟tür.
"Ağaç yaşken eğilir " Atasözünün Anlamı: Bu iki atasözü de, eğitim ve öğretimin küçük yaşlarda başlaması gerektiğini, çünkü bu dönemde öğrenilenlerin kişi üzerinde daha etkili olacağını vurgular.
[1] Yanılmayan, kusur işlemeyen ve hata yapmayan insan yoktur. Herkes hata yapabilir.
Dudak ısırmak deyimi, herkesin kullanabileceği ve duyabileceği yaygın kullanılan bir deyimdir. Deyimler her ne kadar mecaz anlamlı olsa da dudak ısırmak deyimi fiziki olarak da gerçekleştirilebilecek nadir deyimler arasındadır. Dudak ısırmak deyimi iki ayrı anlamda kullanılabilir.
Elini çabuk tutmak deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar.
Bir işi yapmamak için bahaneler üretmek Deyimler, gerçek anlamlarının dışında anlam kazanan sözlerdir. Deyimler, en az iki sözcükten oluşur. Deyimler, çoğunlukla mecaz anlamlı kelimelerden oluşur. Deyimler, bir kavramı veya bir olayı ilgi çekici ve hoş bir şekilde anlatır.
Deyimler, atasözleri gibi kalıplaşmış sözlerdir. Sözcüklerin tümü ya da bazıları değiştirilip yerine -aynı anlamda da olsa- başka sözcükler konulamaz veya söz dizimleri değiştirilemez. Örneğin; kabak tadı vermek yerine kabak kokusu vermek denemeyeceği gibi, ağır başlı yerine de başı ağır kullanılmaz.
Baklayı ağzından çıkarmak: Gizli tuttuğu şeyleri açıklamak, söyleyemediği şeyleri sabrı tükenince söylemek. Baltayı taşa vurmak: Farkında olmadan karşısındakini rahatsız ede cek, kızdıracak söz söylemek. Bardağı taşıran son damla : Sonunda insanın sabrını tüketen, olum suz tepki yaçatan söz, davranış vb.
Abdala "kar yağıyor" demişler, "titremeye hazırım" demiş. Bu atasözü hayatın her türlü sıkıntısını çeken insanları daha fazla sıkıntının korkutmayacağı anlamını taşır. Çünkü bu kişiler zaten zorluk ve sıkıntı içerisinde yaşamaya alışık kişilerdir. Abanın kadri yağmurda bilinir.
"Balık baştan kokar" Atasözünün Anlamı: Bir oluşum, organizasyon veya toplulukta sorun varsa, bu sorunun liderlikten veya yönetimden kaynaklandığını ifade eden bir atasözüdür. Sorunların çözümü için liderliğin veya yönetimin düzeltilmesi gerektiğini belirtir. Seminerler ve Konferanslara Ulaşmak İçin Tıklayınız.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri