Dişler atlarda; besinlerin ısırılıp koparılmasını sağlayan kesici dişler (dentes incisivi), her çene yarımında birer adet köpek dişi (dentes canini), gıdaların öğütülmesinde elverişli olan ön öğütücü (dentes premolares) ve arka öğütücü dişler (dentes molares) olarak sınıflandırılmaktadır.
Yaş tayinini yaparken kullanılan en önemli kriter DİŞ'lerdir. Diş, cement, mina, dentin ve diş pulpası tabakalarından oluşur. Cement tabakası dişlerin birbirine sürtünmesi sonucu zamanla aşınıp kaybolmaktadır. Bu nedenle dişlere bakarak yaş tayininde diğer diş tabakalarının durumu önemlidir.
Köprücük kemiği bulunmaz. Dolayısıyla atın omurgası ön bacaklara kemikle değil, bir kas dokusuyla bağlıdır. Bu kas dokusu atın bir yandan diğer yana hareketini sağlar.
Dışkı yeme fizyolojik ve psikolojik çeşitli sebeplerle olabilir.Atın rasyonunda yeterli vitamin ve mineraller bulunmuyorsa yani beslenme dengesizliği ve yetersizliği durumlarında görülebilir. Uzun süre ahırda kalan ve sıkılan atlarda bir davranış bozukluğu olarak ortaya çıkar.
Atlarda safra kesesi bulunmamaktadır dolayısı ile karaciğerde üretilen safra direkt olarak ince bağırsağa akarak yağların sindirimine yardımcı olur.
İlgili 18 soru bulundu
Erkeğine aygır, dişisine kısrak, yavrusuna tay, yumurtaları çıkarılmış, iğdiş edilmiş olana da beygir denir.
Atlar küser, ağlar, üzülür. Geçileceğini anlar mesela. Yarışın heyecanını senden önce o yaşar.
Arka veya ön bacakları yere vurma bir şeyleri protesto etmektir. Rahatsız edilen atlar genellikle bu davranışı sergiler. Örneğin tayı tarafından sürekli rahatsız edilen kısrak sıklıkla bunu yapar.
Atın hoşuna gitmeyen bir şeyler varsa, diğer bir at veya insanca rahatsız ediliyorsa hoşnutsuzluğunu başını sallayarak belli eder (Sinekleri kovma dışında).
Kendi ağır gövdelerine ek olarak üzerlerine binen insan ve yüklerin de ağırlığı ile, kırılmış veya çatlamış bir kemiğin tam anlamıyla iyileşmesi çok zordur. Bu nedenle birçok durumda ayağı sakatlanan bir at, sahibine yük olmasın diye öldürülmektedir.
Pek çok insan, duygularıyla bağlantısını koparmış olduğundan kendi duygularını bile tanımlayamazken atlar, bizlerin ne hissettiğini bizden daha iyi anlıyor. Atlar ayrıca son derece gelişmiş bir sürü bilincine sahip. Sürüde herkesin rolü, yetenekleri ve isteğine göre belirleniyor.
Atların derilerinin üst katmanı insanlarınkinden çok daha kalın olsa bile, darbelere sanıldığı kadar fazla koruma sağlamıyor. Atların kırbaçlandıklarında acı hissetmediğine dair iddiaların gerçeği yansıtmadığı, yeni yapılan bir araştırmayla ortaya kondu.
Atlar; korktukları, sinirlendikleri veya acı hissettikleri zaman kulaklarını geriye doğru hareket ettirmektedirler. Görme, atların en önemli duyusudur.
[1] "Bedava gelen şeyde kusur aranmaz." anlamında bir söz.
Aşınma problemi olan dişler tespit edildikten sonra törpülenir. Dişlerin keskin ve sivrileşmiş kenarlarının atın doğal çiğneme hareketini kolaylaştırabilecek şekilde törpülenmesi çok önemlidir.
Üst dişler baba tarafını simgelerken, alt dişler anne tarafından akrabaları işaret eder.
Atların çıkardığı sese kişneme denir.
Bir at sizi seviyorsa, genellikle dikkatinizi çekmek için sizi dürtecektir. Nazikçe dürtme hareketleri bir atın size olan sevgisini göstermesinin bir yolu olabilir. Dürtmelerine ek olarak üstünüzü, elinizi veya yüzünüzü yalayabilir de.
Bilim insanları atların da duygularını farklı ve belirli yüz ifadeleriyle anlattığını ortaya çıkardı. İngiltere'deki Lincoln Üniversitesi'nden araştırmacılar, 30 atla yaptıkları testin ardından, atların hayal kırıklığı hissederken ve kaygı ile korku içindeyken farklı yüz ifadeleri gösterdiğini tespit ettiler.
Atların ayak bölgesindeki kan yalnız toynak dokusuna besin sağlamıyor, aynı zamanda nalsız ayakların hidrolik bir sistem gibi işlemesini sağlıyordu, tıpkı atletlerin jel dolu ayakkabıları gibi. Vardığı bu bulgular, yalın taban akımına ivme kazandırdı. Ona göre, “hareketli sıvılar, enerjiyi dağıtmanın en iyi yolu”ydu.
Görme davranışları ile ilgili bir diğer özellik de atların karanlıkta iyi görmeleridir. Karanlıkta bir kedi kadar iyi görmeseler bile bir insandan daha iyi görürler. Bu özellikleri nedeni ile atlara gece rahatlıkla binilebilir.
Bu nedenle de sürekli endişe içindedir. Yarış atlarına koşu sırasında yandaki hemcinslerinden ürkmemeleri için yan taraflarını görmelerini engelleyecek gözlükler konulurken at arabalarını çekenlere sadece önlerini görmeleri, diğer yönlerde olan hareketlerden etkilenmemeleri için gözlük takılır.
Evcil atlar, sahiplerini hiçbir zaman terk etmezler. 25 'ten fazla türü olan bu sadık dostlarımız atlar hiç yorulmadan bizi kilometrelerce uzağa taşıyabilirler. Atlar, tarih boyunca insana en çok yardımcı olmuş hayvanlardır.
Yük çekme ve taşıma atları ise çok daha iri vücutludurlar. Yarış atlarının saatte 60-70 km hıza ulaşan türleri mevcuttur. Atlarda kıskanma söz konusudur. Bu nedenle yarışlarda birbirlerini geçmeye hendek geçmede daha uzağa atlamaya çalışırlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri