B12 ile demir eksikliği aynı mı? Demir eksikliğinin birçok nedeni vardır. Kansızlık, demir, folik asit ve B12 vitamini eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkar ve tedavi edilmediğinde büyük sorunlara neden olabilir.
Ayrıca B 12 vitamini alımı da demir eksikliğinde oldukça önemlidir. Çünkü B12 kırmızı kan hücrelerinin kemik iliğinde üretilmesini sağlar ve eksikliği kansızlığa yol açabilir" şeklinde konuştu. C vitamini demirin emilimini artırdığının altını çizen Dr. Öğr.
Yetersiz B12 vitamini de anemiye, yani kansızlığa neden olabilir. Aneminin en yaygın belirtileri arasında yorgunluk, nefes darlığı ve düzensiz kalp atışı bulunmaktadır. Anemi durumuna sahip bireyler dil ya da ağız ağrısı, beklenmedik kilo kaybı, soluk veya sararmış cilt, ishal ile adet sorunları ile karşılaşabilirler.
B12 eksikliği de tıpkı demir eksikliği gibi kansızlığa neden olabilir. Bu durumda çarpıntı, efor kapasitesinde azalma, çabuk yorulma, göz kararması gibi sorunlara neden olabilir.
Buğday, arpa, yulaf, pirinç, çavdar ve mısır gibi tahıllar, A ve B vitamini ile yüksek oranda demir barındırıyor. Tahıllar özellikle kuru baklagiller ile birlikte tüketildiği zaman vejetaryenler için demir deposu haline geliyor. Yanında C vitamininden zengin besinler tercih etmek demir emilimini artırıyor.
İlgili 33 soru bulundu
Kırmızı et, karaciğer ve diğer sakatatlar, nohut, mercimek,börülce, barbunya, bezelye, kuru fasulye gibi bakliyatlar; ıspanak, patates, kuru erik, çekirdeksiz üzüm, haşlanmış soya fasulyesi, kabak, yulaf, pekmez, bal gibi besinler demir yönünden zengindir.
Demir eksikliği genellikle vücutta artmış demir ihtiyacı, eksik demir alımı ya da vücuttan demir kaybı nedeniyle ortaya çıkar. Demir eksikliğinin en önemli nedeni demir içeren besinlerin yeterli düzeyde tüketilmemesidir. Gebelik, adet dönemi gibi durumlarda ise vücudun demir ihtiyacında artış görülür.
Genel olarak kadınlarda 200 ng/mL'den yüksek ve erkeklerde 300 ng/mL'den yüksek serum ferritin seviyeleri anormal anormal kabul edilir. 1000 ng/mL üzerinde çıkan bir ferritin sonucu karaciğer sirozu, kanser ve ciddi enfeksiyonlar ile mücade edildiği anlamına geleceğinden, oldukça tehlikelidir.
B12 eksikliği kansızlığa neden olabilir. Pernisiyöz anemi olarak tanımlanan kansızlığa bağlı olarak çarpıntı, efor kapasitesinde azalma, çabuk yorulma ve halsizlik, konsantrasyon bozuklukları ve göz kararması gelişebilir.
Ancak B12 eksikliğinin üzüntüden olduğuna yönelik bilimsel bir veri bulunmamaktadır. B12 vitamini eksikliği sinir sisteminde iletim sıkıntıları açığa çıkarabileceğinden kişilerin sinir iletimlerinde ve ruh halinde değişimler gözlemlenebilir.
B12 vitamini eksikliği de özellikle kırmızı et, tavuk, balık gibi besinleri tüketmeyen vejetaryen ya da vegan grupta çok yaygındır. B12 vitamini önemli bir metabolizma regülatörüdür. Eksikliğinde pek çok metabolik süreç aksamaya başlar ve bu aksamalar da kilo vermeyi engelleyebilir.
Diyetle günlük alınması gereken B12 miktarının; 1 yaşına kadar olan bebeklerde 0,5 mcg; 1-13 yaş arası için 1-2 mcg; 14 yaşından büyük kişilerde 2,4 mcg olması tavsiye edilmiştir.
Demir minerali en çok kuru kayısı ve kuru üzüm gibi kurutulmuş meyveler, kırmızı et ve karaciğer, pekmez, tahıllar, yumurta, lahana, fasulye, pancar, patates, fındık, badem, şeftali, armut, hurma, kabak ve balık bol miktarda bulunmaktadır. Bu gibi yiyeceklerin tüketimi vücudun demir ihtiyacını karşılayacaktır.
Vücudumuzdaki demir depolarını artıracak ve kansızlığı önleyecek besinlerin başında; kırmızı et, karaciğer, balık, yumurta, hindi ve tavuk gibi kümes hayvanları, pekmez, kuru üzüm/kayısı/erik gibi kuru meyveler, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, fındık, badem gibi yağlı tohumlar demirin iyi kaynaklarıdır.
Hafıza kaybı, konsantrasyon eksikliği, bilişsel gerileme ve demans riskini artırabilir. Sinir Sistemi Hasarı: Uzun süreli B12 eksikliği, periferik sinir sistemi hasarına yol açabilir. Bu durum ellerde ve ayaklarda uyuşma, güçsüzlük ve koordinasyon sorunlarına neden olabilir.
Bu nedenle bu rahatsızlığın ortaya çıkışında bazı risk faktörlerine dikkat edilmesi gerekiyor. Demir eksikliği olan durumlarda düşünülmesi gereken ikinci kanser türü mide kanseridir. Erken doyma, karın ağrısı, hazımsızlık gibi şikayetler mide kanseri riski açısından şüphe uyandırıcı semptomlardır.
Kalsiyumdan zengin gıdalardan süt, yoğurt, peynir demir emilimini etkilemektedir. Bu besinlerden gelen kalsiyumun aşırı olması durumunda demir emilimini engelleyebilmektedir. Fosfordan zengin gıdalardan et, balık, süt ürünleri, tam tahıllar, fındık ve baklagiller demir emilimini olumsuz yönde etkilemektedir.
Demir eksikliği, vücutta yeterli miktarda demir minerali bulunmadığında ortaya çıkar. Bu, kırmızı kan hücrelerinin (alyuvar) sayısının azalmasına yol açar ve “kansızlık” ya da “anemi” dediğimiz bir duruma yol açar.
En sık görülen kansızlık (anemi) türü demir eksikliğine bağlı olan kansızlıktır. Kadınlarda erkeklere nazaran daha sık görülmektedir. Halsizlik, yorgunluk, güçsüzlük, çarpıntı, hareketle artan nefes darlığı, baş ağrısı, kulak çınlaması, ve uyku hali demir eksikliğine bağlı kansızlığın belirtileri arasındadır.
Baş dönmesiyle birlikte gözler kararabilir, bayılacak gibi hissedilir ya da sık sık bayılmalar görülebilir. Ellerde ve ayaklarda uyuşmalar hissedilebilir. Saç dökülmesi görülebilir. Genel olarak sinirlilik söz konudur.
Endometriozis gibi ağır menstrüel dönemlere yol açan durumlar demir kaybına neden olur. Kanser, çölyak, akciğer hastalıkları, böbrek ya da kalp yetmezliği, Crohn hastalığı, ülseratif kolit ve obezite gibi hastalıklar da demir eksikliğine yol açabilir. Bunun nedeni bu hastalıkların vücutta demir emilimini azaltmasıdır.
Demir eksikliği anemisi, dünya nüfusunun yüzde 12-15'inde saptanan ve en sık rastlanan anemidir. Halsizlik, dikkat bozukluğu, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, baygınlık, solukluk ve ağızda yaralar demir eksikliği anemisinin belirtileri arasındadır.
En basit olarak günlük su ihtiyacının karşılanmasında maden suyu en iyi alternatiftir. Maden suyu aynen su gibi oksijenin dokulara, demir ve hemoglobinin tüm hücrelere taşınmasında etkili rol oynar.
Serum Demiri: Kandaki demir miktarını ölçer. Ortalama referans aralığı 60-170 ug/dL olmakla birlikte 90-100 ug/dL arasında olması istenir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri