Baş başa deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar. Bu deyimin anlamı ile ilgili bilgi sahibi olmak önemlidir; çünkü anlamını bilmeden doğru bir kullanım yapmak mümkün değildir.
Saç saça baş başa DEYİMİ AÇIKLAMASI
(Kadınlar) kıyasıya kavgaya tutuşmak, birbirlerini hırpalayarak kapışıp dövüşmek.
Baş etmek deyimi günlük dilde en çok kullanılan deyimler arasında yer almaktadır.
[1] Güvendiği kimselerle bir araya gelerek çözüm yolu bulmaya çalışmak. [2] Fikir almak, danışmak.
Baş etmek gücü yetmek, direnç göstermek anlamına gelmektedir. Deyim içerisinde de sıklıkla kullanılan bu kelime, güç durumları açıklamak için tercih edilmektedir. Baş etmek kelimesi olaylarla mücadele etmek, emek vermek ve zor olan olaylardan çıkmak anlamına gelmektedir. Baş etmek deyiminin anlamı, başarı kazanmaktır.
İlgili 24 soru bulundu
Deyimler, atasözleri gibi kalıplaşmış sözlerdir. Sözcüklerin tümü ya da bazıları değiştirilip yerine -aynı anlamda da olsa- başka sözcükler konulamaz veya söz dizimleri değiştirilemez. Örneğin; kabak tadı vermek yerine kabak kokusu vermek denemeyeceği gibi, ağır başlı yerine de başı ağır kullanılmaz.
“Bu iş de baş ağrısı oldu bize.” gibi bir örnekte bağlam içinde değerlendirildiğinde “baş ağrısı” somut bir anlamdan soyuta geçmiş “rahatsızlık veren durum, olay” anlamını taşımaya başlamıştır. Öyleyse, deyimdir.
Kafaya takma, kişinin bir durumu veya bir kimseyi sürekli olarak düşünmesidir.
Kafa tutmak, boyun eğmemek ve karşılaşılan durumlara karşı dik bir şekilde durmak anlamına gelmektedir. Bu deyim genellikle direnme sözcüğünün deyimi olarak kullanılmaktadır. Hiç kimseye boyun eğmeyen kişiler için kafa tutma ifadesi cümle içerisinde geçmektedir.
Kafaya çıkmak TDK sözlük anlamı şu şekildedir: spor topa kafayla vurmak için sıçramak.
- Zengin kaşınmış, fukara zannetmiş, para verecek. - Ölüler de zanneder ki, diriler her gün helva yiyir. - Uyursun sabaha galır, ölürsün ellere galır.
Baş edememek (bir şeyle, biriyle) DEYİMİ AÇIKLAMASI
O işi başaramamak; o işin üstesinden gelememek.
Bağrına basmak, bir kişiyi kabullenmek, olduğu gibi sevmek ve korumak gibi anlamlara gelen bir deyimimizdir. Bağrına basmak deyimi, kucaklamaktan gelmiştir. Kucaklamak, kucak açmak aynı zamanda kişiyi bağrına basmak ile aynı anlamı taşımaktadır.
Kafa ütülemek deyimi, sürekli şikayet ve veryansın etmek manasında da kullanılır.
Deyimler cümle içerisinde kullanıldığı gibi günlük hayatta da oldukça tercih edilir. Başını belaya (derde) sokmak (salmak) deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar.
Deyim. [1] "Çok üzülmek, üzüntüsünden dövünmek" anlamında kullanılan bir sözdür.
Deyim. [1] Önemsememek.
Çenesi düşmek deyimi genellikle yerli yersiz gerekli gereksiz konuşan kişiler için kullanılmaktadır. Çenesi düşük deyimi geveze kişiler için kullanılmaktadır. Çenesi düşmek deyiminin anlamı TDK ya göre çok konuşan anlamındadır.
Dil uzatmak herhangi bir konu hakkında ya da herhangi bir kişi hakkında olumsuz hatta kötü bir söz söyleme olarak ifade ediliyor. Bu deyim genellikle olumsuz cümleler içinde yer alıyor. Dil uzatmak deyimin kullanım alanı olumsuz cümleler olarak biliniyor.
Aklı karışmak, derdine yanmak, kafa yormak, gözünü ayırmamak gibi deyimler üçüncü dereceden deyimlere örnektir. Bu tür deyimlerde bütüncül anlamı oluşturan sözlüksel birimlerin yan anlamlarının toplamı bütüncül anlama karşılık gelmektedir.
Bir şeyi yapmaya kararlı olup zamanını beklemek. “Yarın onunla görüşmeyi kafama koydum.”
[1] Delilik belirtisi göstermek, delirmek.
Deyimler cümle içerisinde kullanıldığı gibi günlük hayatta da oldukça tercih edilir. Baş eğmek (birine) deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar.
Deyim. [1] Beklediği yardım gelmeyince, kendi işini kendisi yapmak zorunda kalmak.
Fol yok yumurta yok deyiminin anlamı herhangi bir sebep ya da ilişki olmaması demektir. Ortada konuyla ilgili belirti yokken varmış gibi davranmak anlamındadır. Fol yok yumurta yok bir deyimdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri