Hayatınıza ya da size yansıması olan herhangi bir yaşam aşaması ya da durumu da sizde geçici olarak boşluk hissine neden olabilir. Her durumda olmamasına rağmen, boşlukta hissetmek depresyon, bipolar bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu gibi bazı ruh sağlığı durumlarının işaret olabilir.
Boşluk hissi ne kadar sürer? Boşluk hissi birkaç gün sürebilir ve sonra kendi kendine düzelebilir. Diğer zamanlarda, iki hafta veya daha uzun sürebilir. Durum böyle olduğunda, bilişsel çarpıtmaları tanımak ve bir ruh sağlığı uzmanının desteğini aramak yardımcı olabilir.
Boşluk duygusu zaman zaman ergenlik döneminde de yaşanabilir. Yoğun duyguların ve çalkantılı bir dönemin olmasının yanı sıra bir hissizlik, işe yaramama veya boşluk duygusu hissedilebilir. Hamilelik sürecinden sonra, doğum sonrası depresyonda (postpartum) da boşluk duygusu hissedilebilir.
Düşüncelerinize ve davranışlarınıza dikkat etmeniz gerektiğini biliyorsunuz. Pozitif, gerçekçi ve cesur bir düşünme şekli duygusal boşluğu ortadan kaldırmak için en iyi yoldur. Zihninize dikkat etmenin yanı sıra, sağlığınıza, vücudunuza ve kalbinize de dikkat etmelisiniz. Günde 8 saat uyumayı asla ihmal etmemelisiniz.
İlgili 30 soru bulundu
Duygusal boşluk, kişinin sebebini kestiremediği halde hayattan keyif almama, acı çekme, günlük hayatı sürdürecek gücü kendinde bulamama ve genel mutsuzluk hali içerisinde olma durumudur. Diğer bir deyişle duygusal boşluk, bireyin kendine ve hayata karşı memnuniyetsiz olma ve hayattan keyif alamama halidir.
Boşluk duygusu insanları çok rahatsız eden bir duygudur. Boşluk duygusu uzun sürmesi halinde kişide depersonalizasyon ve derealizasyon dediğimiz duygular ortaya çıkar. Depersonalizasyon kişinin kendine yabancılaşması hissidir. Binevi hissizlik duygusu da denilebilir.
Boşluk hissi belirtileri nelerdir? Kişinin kendi yaşadığı duygularla ve yakınındaki insanlarla arasında kopukluk vardır. Boşluk duygusundaki kişi, hayatının sadece geçip gidiyormuş hissine kapılır. Yediği yemekten, gittiği tatilden, arkadaşla olan sohbetlerden kısacası hayattan zevk alamaz.
Boşluk, aslında bir duygu değil; duygunun olmaması durumu. Hayatınız, hedefleriniz için bir yol çizerken yaşadığınız kafa karışıklıkları, motivasyon eksikliği ve belki de sadece yalnızlık duyguları boşlukta hissetmenize neden olabilir.
Geçmişte böyle kolayca geçiştirilen "can sıkıntısı" hali günümüzün önemli problemlerinden biri haline gelmiş durumda. Özellikle kronikleşmesi durumunda kişiyi yaşamın anlamsız olduğu düşüncesine sürükleme riskini taşıyor. Zaten ennui de salt can sıkıntısı hissi değil, bunun kronikleşmesine verilen isim.
Boşluk duygusu uzun sürmesi halinde kişide depersonalizasyon ve derealizasyon dediğimiz duygular ortaya çıkar. Depersonalizasyon kişinin kendine yabancılaşması hissidir. Binevi hissizlik duygusu da denilebilir. Depersonalizasyonda kişi beş duyu organıyla algıladığı duyguları hissedemez.
Boşluk duygusu; amaçsızlığın, anlamsızlığın, yalnızlık hissinin ve duygulardan, kendinden, çevreden kopuk hissetmenin de eşlik edebildiği, genel olarak hayatı ve hayattaki varlığını anlamsız bulma olarak tanımlanır.
Kalp hızında yavaşlamaya neden olan ritim bozuklukları; baş dönmesi, bayılma, baş dönmesi veya nefes darlığı ile kendini gösterebilir. Bilhassa aktif olduğunuz bir anda kalp ritminde meydana gelen duraklama, 3 saniye ve üzerinde olduğu takdirde baş dönmesi ve bayılma gibi durumlar yaşanmaktadır.
İnsan vücudunda bulunan organların birçoğu vücudun içinde bulunan boşluklarda bulunur. Bunlar, birisi vücudun arka kısmında (dorsal), diğeri ön kısmında (ventral) yerleşmiş iki ana boşluk şeklindedir. Dorsal boşlukta beyin ve omurilik, ventral boşlukta ise torakal ve abdominopelvik boşluk bulunmaktadır.
Boşluk hissi veya boşluk duygusu, sıkıntı, sosyal yabancılaşma ve duyarsızlık ile karakterize edilen insani durumdur. Genellikle bir travma veya depresyon kaynaklı bir duygudur. Boşluk duygusunu yaşayan kişiler kendilerini anlamsız, değersiz, kimsesiz veya yalnız hissederler.
Boşluk Duygusu Nedir? Boşluk duygusu, insanın yaşamında derin etkiler bırakan karmaşık bir duygu durumudur. Birey, zaman zaman yaşamındaki belirsizlikler, eksiklikler veya amaçsızlık hissi nedeniyle bu duyguyu deneyimleyebilir. Boşluk, genellikle bireyin içsel dünyasındaki bir boşluğun farkına varmasıyla başlar.
Boşluk, içgüdüsel olarak projeksiyonladığımız şeye karşılık gelen gerçek bir varoluş yolunun yokluğu – tam bir yokluk anlamına gelir.
Depresyon tedavisinde psikoterapi, ilaçlar ve beyin uyarımı teknikleri kullanılır. Etkin bir tedavi ile haftalar içinde kısmi düzelme, 2-4 ay aralığında da tam düzelme elde edilebilir. Hafif şiddetteki depresyonda psikoterapi, majör stresörün ortadan kalkmasıyla birlikte, tek başına yeterli olabilir.
Sürekli üzgün, mutsuz ve umutsuz hissetmek, hayata karşı ilgi ve beklenti kaybı, uyku bozukluğu yaşamak, iştahın artışı ya da kesilmesi, özgüven kaybı ve değersizlik hissi depresyonun belirtileridir.
Duygusal boşluk bireyin sebebi ve nedenini bilmeden yaşadığı yaşamı keyif almadan sürdürmesidir. Mutluluk, heyecan, şaşkınlık ve neşe gibi durumlara karşı yoksunluk çekmesidir. Bu bireyler genellikle hayatında gelişen durumlara karşı pek tepki vermezler.
Boşlukta Hissetme Nedir? Boşlukta hissetmek kimi zaman yalnızlık hissi kimi zaman da kafa karışıklığı olarak karşımıza çıkan hissiyat olarak tanımlanabilmektedir. Ancak boşluk hissini; olumlu veya olumsuz herhangi bir duygunun hissedilmediği bir durum olarak tanımlamak en doğrusu olacaktır.
Bu durumun ortaya çıkmasında travmatik deneyimler, yoğun stres, depresyon, anksiyete bozuklukları, ilaç tedavileri veya kişilik bozuklukları gibi faktörler etkili olabilir. Duygusal hissizlik ya da duygusal körlük olarak adlandırılan bu durum literatürde aleksitimi olarak geçer.
Şizoid bireyler aslında insanlardan değil olumlu-olumsuz duygulardan, duygusal yakınlıktan ve kendini ifade etmekten kaçınmak ister. Bu sebeple diğer insanlarla ilişikleri entelektüel, fiziksel, ailevi, mesleki veya sportif aktivite sınırları içindedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri