Edebiyat dünyasının en unutulmaz aşklarından biriydi Tomris Uyar ve Cemal Süreya'nınki. Bu aşka dair tatlı birkaç anektod paylaşmış Sözlük yazarı ''pul''.
Bir “Aşk zehirlenmesi” vakası
Hatta Cemal Süreya'nın Tomris'e düşkünlüğü şu komik anekdot ile anlatılır: “Her akşam işten çıkıp şıp diye eve damlıyordu Cemal Süreya. Bir gün Tomris Uyar, 'biraz gez dolaş arkadaşlarınla falan buluş' dedi.
Aslında bir şey vardı, Turgut Uyar. Tomris Uyar; Ülkü Tamer'den boşanmadan Cemal Süreya ile, Cemal Süreya ile boşanmadan da Turgut Uyar'la aşk yaşamıştı.
2003 yılında yemek borusu kanseri nedeniyle vefat eden yazarın kabri Zincirlikuyu Mezarlığı'ndadır. Evli olduğu sırada Cemal Süreya ile aşk yaşayan Tomris Uyar'a aynı zamanda Edip Cansever de aşıktır.
Dersim İsyanı sebebiyle Erzincan'dan Bilecik'e göç etmek zorunda kalan Alevi Kürt-Zaza bir ailede dünyaya gelen Süreya, devlet memurluğu da yapmıştır.
İlgili 38 soru bulundu
Cemal Süreya, 1931 yılında Erzincan'da, Pülümür'den Erzincan'a göç eden Kürt ve Alevi bir ailede dünyaya gelmiştir.
İran tarihi ve İran edebiyatı için mühim bir şahsiyet olan Farkapın (Sparqapisin) kızıdır.
Bir gün Tomris Uyar, 'Biraz gez dolaş, arkadaşlarınla falan buluş' dedi. Ertesi gün geç geldi Cemal Süreya, daha ertesi gün de, hep geç geldi. Bu akşamlardan birinde, örtü silkelemek için pencereyi açan Tomris, apartmanın girişinde oturan Cemal'i gördü ve gerçek ortaya çıktı.
KOLEJ AŞKI: ÜLKÜ TAMER
Tomris Uyar ilk çevirisi olan Tagore'den “Şekerden Bebek”i bu yıllarda Tamer soyadı ile tamamladı. Birbirini çok iyi tamamlayamayan bu çiftin evliliği trajik bir şekilde sonlandı.
Tomris Uyar ve Cemal Süreya ise bu evlilikten hemen sonra Ankara'nın Sanatseverler Lokali'nde görürler birbirlerini ilk defa. Ve bu tanışma üç yıl sürecek fırtınalı bir beraberliğin ilk adımı olur. Çiftin ilişkisi o dönem edebiyat mahfillerinde üzerine bolca konuşulan konuların başını çeker.
Süreya'nın, “Tomris'e asla tamamen sahip olamayacağı.” fikrinin baskınlığıyla terk edilme korkusu ya da aşk zehirlenmesi olarak yoğunlaşan karmaşık duyguları ilişkinin bitmesine neden oldu.
Tomris Uyar, yaşadığı her andan keyif alabilen bir kadındı. Yaşamı, yaşamayı çok seviyordu. Rakıyı çok severdi, sağlıklı yaşamayı ise hiç önemsemezdi. “İnsan hayatının üzerine titreyerek korunacak bir şey olduğuna inanmıyorum.” diyordu.
1950'li yıllarda Ankara'da, Mülkiye Mektebi'nde birlikte eğitim gören Cemal Süreya ve Sezai Karakoç gönüllerini aynı kadına kaptırmış. İki büyük şairin aşkına aynı anda mazhar olma şansı yakalamış olan bu kadın ise bugün 94 yaşında sessizliğini bozan Muazzez Akkaya.
Nazım Hikmet: Oğlak. Cemal Süreya: Aslan.
Garsonun getirdiği rakı şişesini İsa Çelik herkese imzalatır ve kağıda sarıp bantladıktan sonra muhafaza edilerek ertesi yıl aynı gün imzalatılan şişeyi getirip bu günü kutlamalarını ister. O günden sonra bu günün adı “Ölmeme Günü" olarak anılır.
Ancak Bodrum'a geldikten sadece yirmi gün sonra bir beyin kanaması geçirdi ve İstanbul'a getirildi. Acilen alındığı ameliyattan sağ çıkamayarak, 28 Mayıs 1986'da İstanbul'da öldü.
Büyük şair bir zamanlar Cemal Süreyya olarak biliniyormuş… Hepsinden ötesi aslında adı ne Cemal Süreya, ne de Cemal Süreyya. Esas itibarıyla onun gerçek adı Cemalettin Seber. Cemalettin, oldum olası hayalperest bir kişi olarak bilinirmiş.
DÜNYA TARİHİNİN KADIN SAVAŞÇILARI: TOMRİS HATUN - YouTube.
İlk Türk Kadın Hükümdar Tomris Kağan.
Tomris, kelime anlamı olarak eski Türk dilinde “demir” anlamına geliyor. Demir kadar güçlü bir kişiliğe sahip olan Tomris Hatun ise milattan önce 6.yüzyılda yaşadığı düşünülen Saka veya literatürde İskitler olarak da geçen Hükümdarlığın kraliçesidir.
CEMAL SÜREYA - SİZİN HİÇ BABANIZ ÖLDÜ MÜ? - YouTube. sizin hiç babanız öldü mü? benim bir kere öldü kör oldum yıkadılar aldılar götürdüler babamdan ummazdım bunu kör oldum siz hiç hamama gittiniz mi?
istanbul'un beyoğlu ilçesine bağlı kulaksız mahallesi'ndeki mezarlık. 9 ocak 1990'dan beri büyük şair, yazar, çevirmen, maliye müfettişi cemal süreya'nın ikamet adresidir.
DENİZ DURUKAN: Cemal Süreya, Bu Bizimki adlı şiirinde aşkı “yasa dışı, işgalci ve kökü dışarıda” diye tarif eder. Bu anlatımda sadece aşkın ve sevişmenin betimlemesini yapmaz, çocukluğundan kalma o duygunun; maruz kaldığı sürgünlüğünün acısını da alttan alta duyumsarsınız.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri