Dua kelimesi, “çağırmak, seslenmek, istemek; yardım talep etmek” mânasındaki da'vet ve da'vâ kelimeleri gibi masdar olup, “küçükten büyüğe, aşağıdan yukarıya vâki olan talep ve niyaz” anlamında isim olarak da kullanılır. Ayrıca Allah'a sunulacak talepleri sözlü veya yazılı olarak dile getiren metinlere de dua denilir.
Sözlük anlamı ile dua “çağırmak, seslenmek, istemek, yardım talep etmek” demektir. Dinî bir terim olarak ise insanın bütün benliğiyle Allah'a yönelerek maddî ve manevî isteklerini O'na arz etmesidir.
İslam dininde dua; "bir kimsenin kendisi veya başkası hakkında bir dileğine, bir arzusuna kavuşması için Allah'a yalvarması" olarak tanımlanabilir. Dua, bir ibadettir.
Duâ, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O'na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir.
==> Dua kelime manası olarak istemek, çağırmak ve davet etmek manalarına gelmektedir. İslami olarak ise Allahü teâlâ'ya yalvarmak ondan istemek sonsuz gücü ile bize her türlü sıkıntımızda destek olması için onun kapısına sığınmaktır.
İlgili 41 soru bulundu
Dua, Allah'ın (cc) büyüklüğünü dile getirme, O'na yalvarma, hamdetme, şükretme, O'nu övme ve aynı zamanda Allah'a karşı sevgi ve saygı sunma ifadesidir.
Dua; Allah'a yalvarmak, yakarmak, niyaz etmek, çağırmak, yardım dilemek anlamlarına gelmektedir. Kelime anlamıyla da çağırma demektir. İnsan dua ile Allah'a yakınlaşır ve ruhen rahatlayıp huzura erer. Yani Allah (c.c), dualarımızla istediğimiz şeyleri vermeyecek olsaydı, bizlere isteme duygusunu vermezdi.
~En kısa dua ve Türkçesi~
Okunuşu= İnnâ a'taynâ ke'l-kevser.Fesalli li-rabbike ve'nhar.İnnâ şâni-eke huve'l-ebter. Anlamı= Şüphesiz biz sana kevseri verdik.Öyleyse rabbin için namaz kıl ve kurban kes.Asıl sonu kesik olan senin düşmanındır.
Mümin kullar kaza ve belalardan korunmak, tövbe etmek, yardım istemek ve bağışlanmak için sık sık dua okur. Dua etmenin zamanı ve mekanı yoktur. Her zaman her yerde dua edilebilir. ''Dua, ibadetin kendisidir'' hadisi duanın dinimizde ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Dua, istemek, çağırmak ve davet etmek anlamlarına gelmektedir. Islam dinine göre dua, Allah'a yalvarmak, yakarmak ve onun sonsuz kudreti doğrultusunda bu bilince sahip olarak ondan istekte bulunmak anlamına gelmektedir.
Çoğu kişi sure ve dua kavramlarını birbirine karıştırır. Dua, Allah'ın yüceliği karşısında ona teslim olmayı, yardımını dilemeyi ifade etmektir. Dualar Kuran'ı Kerim'de yer almaz. Sure, belirli ayetlerin bir araya getirdiği Kuran'ı Kerim'in bölümlerinden her biridir.
Arapça dˁw kökünden gelen duˁāˀ دعاء "çağrı, yardıma çağırma, tanrıya yakarma" sözcüğünden alıntıdır. davet maddesine bakınız.
“Dua ibadet demektir. Bunun için namaza dua denilir. İslâmiyette dua, Allahü teâlâya yalvararak muradını istemektir.
İnsanın, Allah'a tüm kalbi ile yönelmesi ve yüce Allah'tan (c.c) yardım dilemesidir. İnsanların istek ve arzularını uygun bir üslupla Allah'tan istemesine dua denir.
Değerli kardeşimiz, Öncelikle namazdan sonra tesbih çekmek ve dua okumak farz değildir; bunlar sünnettir. Yapıldığı takdirde sevabı ve fazileti çoktur; yapılmazsa da bir günahı yoktur.
Sözlükte “çağırmak, istemek, yardım etmek” anlamlarına gelmektedir. İslâmî bir terim olarak “Allah'ın yüceliği karşısında kulun aczini itiraf etmesini, sevgi ve tâzim duyguları içinde lütuf ve yardımını dilemesini” ifade eder.
Dua kulun Allah'a yönelip O'na bağlanmasının ifadesidir. Dua insanın kendisi gibi zayıf ve sonlu varlıklara bağlanmayı reddedip özgürlüğünü ilan etmesidir.
Arapça'da kullanıldığı edatlara göre bir kimse için hayır duada veya bedduada bulunmak mânalarını da taşır. Duanın ana hedefi insanın Allah'a halini arzetmesi ve O'na niyazda bulunması olduğuna göre dua kul ile Allah arasında bir diyalog anlamı taşır.
Dua eden kimse, Allah ve Peygamberin emrine uymuş, ibadet etmiş, Allah'ı anmış ve sevgisini kazanmış olur. Nitekim Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Allah'ın fazlından isteyin, çünkü Allah kendisinden bir şey istenmesini sever. En faziletli ibadet (dua edip) bir sıkıntının kalkmasını beklemektir.”
Muaviye b.Ebu Süfyan'dan rivayet olunmuştur. Rasûlullah(s.a.v)'tan şöyle buyurduğunu nakletmiştir: “Kim şu beş kelime ile Allah'a duâda bulunursa, Allah istediğini mutlaka o kimseye verir."
(Duanın kabul olması için, iki şey lazımdır: Birincisi, duayı ihlas ile yapmalıdır. İkincisi, yediği ve giydiği helalden olmalıdır. Müminin odasında, haramdan bir iplik varsa, bu odada yaptığı duası, hiç kabul olmaz) buyuruldu.
İslam geleneğinde dua, kavli ve fiili olmak üzere ikiye ayrılır.
- Her duaya cevap verileceğine inanarak, canı gönülden, ihlasla ve samimiyetle dua etmek. - Duaya başlarken olduğu gibi, duayı bitirirken de Allah'a hamd ve resulüne salât ve selâm ile mühürlemek. - Dua sonunda "âmin" diyerek elleri yüzüne sürmek.
Hz. Peygamber (s.a.s.) de dua etmeyi öğütlemektedir; “Ey Allah'ın kulları! Size dua etmenizi tavsiye ederim.” (Hâkim, Daavât, I, 493) Dua, Allah ile kul arasında bir diyalog geliştirmek, bir iletişim kurmaktır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri