Fitne (ya da fitnah, pl. Fitan; Arapça: فتنة, فتن: "günaha, yargılama; ayaklanma, sivil çekişme, çatışma" geniş bir yargılama, ızdırap veya sıkıntı çağrışımları olan Arapça bir kelimedir.
Fitne, İslam dininde de sınav ve imtihan anlamına gelir. Bozguncu, şirk, bela, anarşi gibi farklı anlamalarda da sıkça kullanılır. Müslümanlar arasında bazı bölünmelere yol açan ve insanları sıkıntılara sokan, insanları isyan etmeleri için kışkırtan ve günaha yönlendiren, kişiler de fitneci olarak adlandırılır.
Fitne İslam dininde de imtihan anlamına gelmektedir. Bozguncu, bela, şirk, anarşi gibi farklı anlamalarda da kullanılır. Müslümanlar arasında bölünmelere sebep olan, insanları sıkıntılara sokan, günaha yönlendiren, insanları isyan yapmaları adına kışkırtan kişiler de fitneci olarak isimlendirilmektedir.
Büyük fitne (el-fitnetu'l-kübrâ) İslam literatüründe peygamber sonrasında Müslüman toplumunda patlak veren iç savaş için kullanılan bir kavramdır.
İslâm alimleri, Hz. Osman'ın öldürülmesiyle (35/656) kontrolden çıkan buhranları “ilk fitne” ya da “büyük fitne” olarak adlandırırlar. Cemel Vakası ve Sıffîn Savaşı ile devam eden acı olaylar, Kerbelâ'da ağır bir hüzne dönüşmüştür.
İlgili 20 soru bulundu
Bunlar arasında Deccal fitnesi, güneşin batıdan doğması, Ye'cüc ve Me'cüc fitnesi gibi harikulade olaylar bulunmaktadır. Bu iki grup fitne çeşitlerini birbirinden kat'i çizgilerle ayırmak oldukça zordur.
Ortalığı karıştıran, fitne çıkaran, ara bozucu kimse, karıştırıcı, fesatçı, müfsit: Ne var ki fitneci Susen, bu beklenmedik gelişmeden hiç memnun değildir (Beşir Ayvazoğlu).
Kadınlara kapılmaktan korunun. Çünkü İsrailoğullarında ilk fitne kadınlar yüzünden çıkmıştır.” Dünya zevkleri ve nimetleri geçici olmasına rağmen, tatlı ve etkileyicidir. İnsanı bu yalancı câzibeleriyle, Allah saygısı ve korkusundan uzaklaştırıp yanıltabilirler.
Conversation. Cenab-ı Allah buyuruyor ki: “Fitne çıkartmak, adam öldürmekten daha kötüdür.” Nitekim dinimize göre fitne haramdır. Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed inananlara şöyle seslenmektedir: “Fitne uykudadır.
Din adına tebliğ ettiği konularda peygamberi tasdik etmemek, onaylamamak anlamında bir terim. Gelecekte ortaya çıkacak sosyal kargaşa, iç savaş gibi önemli olaylar ve kıyamet alâmetlerine dair haberlerle bunlara ilişkin literatürü ifade eden terim.
bilhassa hadis literatüründe fiten ve melâhim mânasında, özellikle de “müslümanların birbirini öldürmesi” anlamında kullanıldığı görülmektedir (meselâ bk. İbn Mâce, “Fiten”, 10).
Öz: Fitne kavramı, insan zihninde olumsuz bir anlamı çağrıştırmaktadır. Bu çağrışımda kişisel ve toplumsal açıdan istikametten uzaklaşmak, huzursuzluk, kargaşa, aklî melekeleri kullanmadan hareket etmek, bunun sonucunda da büyük sıkıntılara, belalara maruz kalmak söz konusudur.
Genel anlamıyla fitne, insanları doğru olanlardan saptırmak, böylece insanların arasını açmak için yapılır. Fitneyi yaymaya çalışanlara da fitnekâr denir. Hemen hemen her meslekte ve bilhassa siyasette fitne üretenler vardır. Bu fitnekârları tanıyabilmek için, insanların feraset sahibi olması gerekir.
Fitne fesat çıkarmak TDK sözlük anlamı şu şekildedir: ara bozucu söz söylemek. ara bozucu davranışta bulunmak.
İlk Fitne (656 - 661), Halife Osman'ın evinde öldürülmesi ile başlayan ve Muaviye'nin İslam Devleti'nin başına geçmesi ile sonuçlanan iç savaş dönemine İslam tarihinde verilen isim.
“Fitne, Müslümanlar arasında bölücülük yapmak, onları sıkıntıya, zarara, günaha sokmak, insanları devlete karşı isyana kışkırtmak demektir. Zalim olan devlete de itaat etmek vaciptir.”
Dinimizde fitne çıkarmak haramdır.
Fitne (ya da fitnah, pl. Fitan; Arapça: فتنة, فتن: "günaha, yargılama; ayaklanma, sivil çekişme, çatışma" geniş bir yargılama, ızdırap veya sıkıntı çağrışımları olan Arapça bir kelimedir. Önemli tarihsel sonuçları olan bir kelime, modern Arapça'da da yaygın olarak kullanılmaktadır.
Talip olmayana, o işten anlamayana bir şeyler anlatarak tepkiye sebep olmamalı. Hadis-i şerifte, (Ehli olmayana ilim öğretmek, domuza inciden gerdanlık, kolye takmaya benzer) buyuruluyor. Bilmeyene, istemeyene, tepki verecek olana, dinden bahsetmek böyledir, fitneye de sebep olur.
Kur'ân'da kırk bir yerde geçen Benî İsrâil terkibi, Hz. Ya'kûb'un çocukları ve onların soyundan gelenleri, Hz. Mûsâ'nın ve Hz. Îsâ'nın kavmi gibi geçmişte yaşamış insanların yanı sıra Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanında başta Medine olmak üzere Arap yarımadasında yaşayan yahudileri de ifade etmektedir.
Yahudilik (İbranice: יַהֲדוּת, romanize: Yahadut), Yahudi milletinin kolektif inancını, kültürünü, hukukî kurallarını ve medeniyetini içeren etnik bir dindir. İlk İbrahimî din olmasının yanı sıra insanlık tarihindeki en eski dinler arasında da yer alan Yahudilik, monoteizm temelli dinlerin ilk örneğidir.
Hz. Yakub, bazı noktalarda Yahudilerden farklı olarak değerlendirilse de, İslam açısından da bir peygamber olarak kabul edilmiştir. İsrail kelimesi Kur'an'da, hem Yakub'un kendisini, hem de onun soyundan gelen İsraioğullarını ifade etmek için kullanılmıştır.
Kamil, Leyla gibi kişi adlarının 'aptal, ahmak, saf' bilgilerini karşılamakta kullanıldığı görülecektir.
Doğudan çıktığına inanılıyor. Bazı hadislerle birleştirildiğinde, genellikle bugünkü Suudi Arabistan veya Irak olduğuna inanılan "Necid"dir. Cenneti ve cehennemi sunacak ama onun cenneti cehennem, cehennemi de cennettir.
İslam uğruna savaşacak. O haç kıracak, domuzları öldürecek ve savaşa son verecek (başka bir gelenekte Harb (savaş) yerine Cizye kelimesi var, yani cizyeyi kaldıracak) ; Allah İslam dışında tüm dinleri yok edecek. O [İsa] yeryüzünde kırk gün yaşayacak Deccal'i yok edecek ve sonra ölecektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri