Fıtıkların yenidoğan döneminden, ergenliğe kadar çocukluğun her aşamasında ortaya çıkabileceğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Şafak Karaçay, “Fıtık, doğumundan sonra birinci günde de ortaya çıkabileceği gibi 16 yaşında da görülebilir.
Bel fıtığı orta-ileri yaş grubunda daha sık görülse de, gençlerde hatta çocuklarda bile görülebilir.
Kasık fıtığı her yaşta görülebilir. Bir günlük yenidoğan bebekten daha ileri yaşlara kadar her yaş grubunda kasık fıtığı varlığına rastlanabilir. Görülme sıklığı normal süre ve kiloda doğan erkeklerde % 1-4, kızlarda ise bu orandan 4-6 kat daha azdır. Prematüre doğmuş olanlarda ise 4-5 kat daha sık rastlanır.
Çocuklarda kasık fıtığı, doğumdan başlayarak her yaşta görülebilir. Üçte birinin tanısı ilk 6 ay içerisinde konulur. %90'ı 2 yaşından önce bulgu verir. Sağ tarafta görülme sıklığı % 60, sol tarafta %30, iki tarafta ise % 5-10 arasında değişir. Erken doğmuş ve kilosu düşük bebeklerde kasık fıtığı daha sık görülür.
Bel fıtığı hemen hemen her yaşta ortaya çıkabilir. İleri yaştaki insanlarda daha sık rastlanan bel fıtığı hastalığı, genç hastaların sağlıklı görünen disklerinde de ortaya çıkabiliyor. Diskin dış kısmındaki halkada zayıflama veya yırtılma olduğunda fıtıklaşma meydana gelir.
İlgili 30 soru bulundu
Fıtıkların yenidoğan döneminden, ergenliğe kadar çocukluğun her aşamasında ortaya çıkabileceğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Şafak Karaçay, “Fıtık, doğumundan sonra birinci günde de ortaya çıkabileceği gibi 16 yaşında da görülebilir.
Genel olarak karın bölgesinde olan fıtıklarda kasların yırtılmasına bağlı olarak ağrı ve cilt altında şişlik görülür. Şişlik büyüdükçe ağrı azalsa da tedavi zorlaşır. Boyun ve bel fıtıklarında ise ekstremitelerde güçsüzlük, ağrı ve his kaybı gibi belirtilerin yanı sıra fıtığın olduğu bölgede de ağrı hissedilir.
İndirekt İnguinal Herni: En sık görülen kasık fıtığı olan indirekt herni ise inguinal kanalın içinden çıkar. Kadınlara oranla erkeklerde 10 kat daha fazla rastlanır. Doğumsal bir oluşumdur ve çoğunlukla gençlik döneminde olmak üzere, tüm yaş gruplarında görülebilir.
FITIK KENDİ KENDİNE GERİLEYEBİLİR
Sadece ciddi kuvvet kaybı ve idrar/dışkılama sorunu olan hastalarda açık ameliyat önerilir. Bunun nedeni ise bel fıtığının, %70'e kadar varan olguda kendi kendine gerilemesidir. Vücudumuzun savunma sistemi, fıtığı 3 ila 6 ay içinde öğütebilmektedir.
Fıtıklaşmış disk şiddetli sırt ağrısına yol açabilir. Siyatik sinire baskı yapabilir ve bacağa veya ayağa yayılan ağrıya neden olabilir. Çoğu insanda fıtık ağrısı birkaç hafta içinde azalır, altı hafta içinde kendiliğinden iyileşir.
Bel ve boyun fıtıklarının %1 ila 3'ünde cerrrahi tedavi gerekebilir. Sonuç olarak fıtıkların büyük bir bölümünün fizik tedavi ile veya zaman içinde kendiliğinden küçüldüğü veya yok olduğu söylenebilir. İyi bir fizik tedavi uygulamsı iyileşme oranlarını belirgin arttırmaktadır.
Fıtık atağı durumunda birkaç dakika gevşedikten sonra şişlik üzerine nazikçe baskı uygulayarak ve ovalayarak şişliği karın içine doğru ittirmeye çalışabilirsiniz. Eğer bu mümkün olmuyorsa fıtık sıkışmıştır ve 2 saatten fazla beklemek tehlikeli olabilir. Bu durumda cerrahi uzmanına başvurmak gerekir.
Omurilik veya sinir köklerine baskı yaparak ağrı, uyuşma, güçsüzlük ve hatta felce neden olabilir. Ayrıca, fıtığın tedavi edilmediği durumlarda ilerleyici kas zayıflaması, kalıcı hasar, hatta felç riski oluşabilir.
Kasık fıtığının en çok erkeklerde görülmesinin sebebi ise erkeklerin kasık kanalının doğumsal olarak kadınlara göre daha zayıf olmasıdır. Normal şartlarda testisler doğumdan sonra kasık kanalından testis torbasına doğru aşağıya iner ve kanal kapanır. Kapanmadığı veya zayıf olduğu durumlarda ise fıtık meydana gelebilir.
Fıtık, iç organlardan birinin vücudun zayıf bir bölgesinden dışarıya doğru çıkmasıdır. Sıklıkla karın bölgesinde, karın bölgesinde ise en sık kasıkta görülür.
Ağır kaldırma, ısınmadan mekik ya da şınav çekme gibi nedenlerle tetiklenebilen fıtıklar tedavi edilmediği takdirde diğer organlara zarar erebiliyor. Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü Uzmanları, fıtık ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Evet, doğru planlanmış fizik tedavi ve egzersiz programı ile bel fıtığınızın iyileşme oranı %90-93 arasındadır. Bunun yanında başlangıçta yapabileceğiniz kolay ve hızlı sonuç veren egzersizler bulunmaktadır.
Bel fıtığı tedavisinde ameliyat en son seçenek olarak değerlendirilmektedir. Kas gevşetici ve ağrı kesici ilaçların başarısız olduğu durumlarda ise hastalara fizik tedavi yöntemleri önerilmektedir. Fizik tedavi önemli bir tedavi yöntemidir ve ameliyat gerekmeyen hastaların yaşam kalitesini genellikte yükseltmektedir.
Fıtık geliştikten bir süre sonra ağrının hafiflemesi nedeniyle çoğu kişi bir şey yaptırmak istemez. Ancak tedavi edilmeyen fıtıklarda fıtık boğulması ve fıtığın dev boyutlara ulaşması riskleri vardır.
Fıtıklar, cinsel yaşamı da olumsuz etkilerler. Özellikle kasık fıtıkları, cinsel ilişki sırasında ağrı yaparak, erkeklerde ereksiyon sorunlarına, kadınlarda da genital kas spazmlarına neden olabilirler.
“Bel fıtığının önlenmesi için öncelikle kilo vermek gerekir. Fazla kilolar, omurlar, dolayısıyla diskler üzerine olan yükü arttırır. Sonuçta diskin içindeki yumuşak çekirdeğin dışarı kaçmasını yani fıtıklaşmayı kolaylaştırır. Aşırı kilolu bir bel fıtığı hastasının kilo vermekten daha iyi bir tedavi seçeneği yoktur.
Fıtıklar doğuştan olabileceği gibi sonradan da oluşabilir. Özellikle şişmanlık, sürekli öksürük, ağır kaldırma, kabızlık, prostat problemleri, hamilelik ve karın içi asit toplanması gibi karın içi basıncı artıran sebepler fıtık oluşumuna zemin hazırlarlar.
Bel fıtığında ağrı bel omurgasında ve sırttan kalçalara, uyluklara ve hatta baldırlara yayılır. Fıtıklaşmış bir disk kaynaklı ağrı hareket halinde artarken, dinlenildiğinde azalır. Sıkışmış sinirlere baskı yaptığı için öksürme, hapşırma ve oturmak gibi vücut hareketlerinde ağrı kötüleşir.
Bel ağrısı ile ilgili önemli bilgiler paylaşan Beyin ve Sinir Cerrahisi Doç. Dr. Hakan Somay, “Bel fıtığını önlemek için kilonuzu normal aralıkta tutmalı, uzun süre aynı pozisyonda oturmamalısınız. Bacak, karın ve sırt kaslarınızı güçlendirecek egzersizler yapmanız bel fıtığı gelişmesini önleyebilir'' dedi.
Bel fıtığına iyi gelen çaylar arasında öne çıkanlar; papatya çayı, çarkıfelek çayı, zencefil çayı, defne yaprağı çayı, rezene çayı ve söğüt kabuğu çayıdır. Bu çayların hepsinin temelinde kasları gevşetmek ve belin rahatlamasını sağlamak vardır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri