Gestalt Almanca "bütün" anlamına gelen bir kelimedir. Psikolojide, insanın algıladığı şeyin parçalarından değil, bütününden oluştuğunu savunan bir kuramdır. Gestalt Kuramı, insanın davranışlarını, duygularını ve düşüncelerini bir bütün olarak ele alır ve bunların çevreyle olan etkileşimini inceler.
Geştalt yaklaşımı içerdiği yaratıcı ve sanatsal yönlerle de sağ beyin işlevleriyle sol beyin işlevlerini bütüncül olarak ele alır ve kişi için sadece mantık, analiz, olayların nedenselliğini değil, duygusunu, ihtiyaçlarını, bedensel yaşantılarını birlikte ele alır.
Gestalt, 20. yüzyılın sonlarında, Almanya'da ortaya çıkan; algı ve kavrama süreçlerine odaklanarak, algıya yön veren temel yasaları tanımlayan bir psikoloji kuramı. Bu kuram basitçe, bütünün, onu oluşturan parçaların toplamı değil, daha fazlası olduğunu savunuyor.
Gestalt ilkeleri, insan beyninin görsel bilgiyi nasıl algıladığını tanımlayan birkaç ilkeden oluşur. Bu teori şekil-zemin ilişkisi, yakınlık, benzerlik, tamamlama, devamlılık ve basitlik olmak üzere beş temel ilke üzerinde şekillenmektedir.
Gestalt kuramına göre; bütün, parçaların toplamından farklı bir anlam ifade eder ve birey, bütünü parçalarına ayrıştırarak değil, bütünlük içinde algılar. Gestaltçılar, organizmanın, dışarıdan gelen duyumlara kendisinden bir şeyler katarak, yaşantıyı yeniden örgütlediğini savunurlar.
İlgili 44 soru bulundu
Bir objenin değişik koşullar altında aynı biçimde algılanmasına algısal değişmezlik adı verilir. Uzaktaki bir ağacı küçük, yakındakini büyük görmemiz gerekirken, ağaç deyince her daim aynı şekilde algılanır.
Gestlat yaklaşımı, var oluşu; duygusal, düşünsel, bedensel ve tinsel boyutların bir bütünü olarak görür. Danışanlarda bu dört boyutun hepsi üzerinde farkındalık yaratmayı hedefler. Kişi gerçek ihtiyaçlarını gördükçe, çatışmalarının üstesinden gelebilir ve değişim sürecini başlatabilir.
Gestalt terapisi danışanın o andaki yaşantısını vurgulamasına dayalı olarak yürütülür. Geçmiş veya gelecek, “şu an” olarak incelenir. Terapist aktif rol alır ve danışanı kendi yaşantılarının değişik yönlerine dikkat etmesi için yol gösterir. Gestalt terapinin en büyük amacı danışana farkındalık kazandırmaktır.
Gestalt yaklaşımı kişinin kendisi ile bütünleşme sürecinde önemli bir farkındalık konusuna işaret eder ve temas sınırındaki çatışmalı deneyimlere, kişinin kendi içindeki ve çevresindeki zıt kutuplara dikkati çeker.
20. yüzyılda Almanya'da ortaya çıkan ve psişik olayları değişik bir açıdan ele alan bilimsel görüş. Wertheimer, Kurt Koffka, Wolfgang Kohler gibi isimler Gestalt kuramının öncüleridir. Kaotik bir dünyada anlamlı bir algıya sahip olmanın temelinde hangi kanunların olduğunu araştırır.
Gestalt psikolojisinin ana prensibi zihnin kendi kendisini algıladığı şeylerde bir bütün görmeye organize etmesidir. Bu prensip şu düşünce üzerine kuruludur: İnsan zihni (algı sistemi), gerçekliğin kendisinin onu oluşturan parçalardan bağımsız bir bütünlüğe sahip olduğu algısını oluşturur.
Geştalt ekolünün kurucuları arasında Wertheimer'ın yanı sıra Wolfgang Köhler (1887–1967) ve Kurt Koffka (1886–1941) da vardır.
Gestalt Kuramı Gestalt Kuramı KPSS de her yıl soru gelen bir konudur. Gestaltçılar davranışı en ufak birime kadar ayırıp analiz eder davranışçı yaklaşıma karşı çıkmış ve davranışın bütün olarak ele alınması gerektiğini savunmuşlardır.
Bu yetkinlik ve becerilere sahip girişimciler ve çalışanlar gelecekte söz sahibi olacak olanlar. “Bütüncül – Holistik” yaklaşımla iş görme günümüz gerekliliklerinden. Bu yaklaşım modelini olmazsa olmaz hale getiren şey ise aslında teknolojinin bugün çok daha fazla ve detaylı veriyi bize sunuyor olması.
Gestalt Teorisi, nesnenin form, negatif-pozitif alan, boyut ve perspektif gibi biçimsel özellikleri ile farklı görüntü ilizyonları yaratılmasına dayanır. Gestalt, Almanca'da şekil anlamına gelir ve 1900'lerde psikolog Max Wertheimer tarafından oluşturulmuş bir teoridir.
Gestalt psikologları zihne ulaşan verilere anlam yükleme işlemi, yani algı üzerine yaptıkları çalışmalarla öğrenmenin bilişsel yönüne dikkat çekmektedirler. Bu akımın temsilcileri olan Gestalt okulu psikologları Piaget ve Bruner'e göre öğrenme kişinin davranımda bulunma kapasitesinin gelişmesidir.
Organizma, dikkatini etrafındaki uyarıcılardan yalnızca bir tanesine yoğunlaştırıp onunla ilgili özellikleri algılamasıdır.
Fritz Perls (1893'te Almanya'da doğmuş, 1970'de ABD'de ölmüştür) adlı pskiyatrist bu terapi türünü oluşturmuştur. Uzun yıllar Freud'cu bir çözümleyici olan Perls, psikanalitik yöntemde önerdiği değişikliklerin pek dikkate alınmaması sonucu kendi ekolü olan Geştalt Yaklaşımını kurmuştur (Cüceloğlu, 1991, s.485).
Gestalt terapide aynı alan arka plan ya da temel olarak adlandırılır; ortaya çıkan odak noktası ise şekildir. Şekil oluşturma süreci, çevresel alanın bazı özelliklerinin arka plandan nasıl çıktığını ve nasıl bireyin dikkat ve ilgisinin odak noktası olduğunu anlamaya çalışır.
Gestalt terapisi insanı zihin, beden ve içinde yaşadığı evrenle birlikte ele alan bütünleyici (holistic) bir yaklaşımdır. Kurucuları Fritz Perls, Laura Perls, Paul Goodman ve takipçileri tarafından bir yaşam felsefesi ve ya- şam tarzı olarak da benimsenmiştir.
Gestalt terapisi, bireylerin özgüvenlerini artırmasına, kendilerini daha iyi ifade etmelerine ve daha iyi iletişim kurmalarına yardımcı olabilir. Bu terapi, kaygı, depresyon, stres, öfke, ilişki sorunları, yeme bozuklukları ve diğer zihinsel sağlık sorunlarıyla mücadelede de etkili olabilir.
Gestalt Kuramı, 1900'lü yılların başlarında “Davranışçı ve yapısalcı yaklaşımlara“ tepki olarak ortaya çıkan, bilişsel temelli bir kuramdır.
GESTALT DUASI “Ben kendi işime, sen de kendi işine bakıyorsun, Senin beklentilerini karşılamak için bu dünyaya gelmedim, Ve sen de benim beklentilerimi karşılamak için burada değilsin. Sen sensin, ben de ben. Olur da birbirimizi bulursak, çok güzel olur. Ama olmazsa, elimizden gelen bir şey yok.”
Gestalt Yaklaşımı
Amaç, herhangi bir şekilde, bireyin bilinç altının araştırılmasına odaklanmamaktadır. Asıl hedef, mutlak olarak mevcut ve farkında olanla bireyin düşüncelerini şekillendirmesini sağlamaktır. Gestalt koçluk yönteminde, farkındalık unsuru iyileştirici ve gelişimi sağlayan bir araç olarak görülür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri