Kulağı kirişte (olmak) DEYİMİ AÇIKLAMASI Söylenecek sözü, gelecek haberi dikkatlice (beklemek).
Göz kulak olmak deyimi TDK'ya göre, 'Koruyup kollamak ve sahip çıkmak' şeklinde yorumlanıyor. Aynı zamanda herhangi bir şeyi ya da kişiyi korumak ile beraber gözetmek ifadeleri üzerinden de tabir etmek mümkün.
Görme ve işitme yoluyla öğrenmeye, bilgi edinmeye çalışmak manasına gelen göz kulak olmak deyimi, günlük kullanımda da sıkça karşılaşılan ve tercih edilen deyimler arasında yerini alıyor.
[1] Dikkate almamak, önemsiz görmek,ilgi duymamak. [2] Değer vermemek, umursamamak.
Kolu kanadı kırılmak deyimi de Türkçede yaygın olarak kullanılan deyimlerden birisi durumundadır.
İlgili 42 soru bulundu
[1] İyi düşünmeden yaptığımız öyle işler vardır ki sonra pişman oluruz fakat artık o duruma dönme olanağı yoktur.
Deyim. [1] Çok üzmek, kırmak. [2] Kaba söz ve davranışlarla üzmek.
Dirençsiz, güçsüz kimse. 2. Çok sık hastalanan, sağlıksız kimse. 3. Üşengeç, bir iş yapmaktan kaçınan.
Boş konuşan kişilere geveze, çenebaz, lafazan ve çalçene denir.
Eli Ayağı Dolaşmak deyimi, birinin aşırı heyecanlanarak ne yapacağını, nasıl davranacağını bilemeyecek durumda olması demektir. Deyim genellikle aniden gelişen olaylar karşısında şaşırmak ve aşırı heyecanlanmak manasında kullanılır.
İğne ile kuyu kazmak, bir hedefi gerçekleştirmek ya da planlanan bir şeyi yapmak için gerekli şeylerden mahrum olmak anlamına gelir. Bu deyimin sözlük anlamı, sonuç alınması mümkün olmayan bir iş için boşu boşuna uğraşmaktır.
Kaşla göz arasında çok çabuk demektir. Aynı zamanda kimsenin anlamasına fırsat vermeyecek kadar hızlı anlamı da vardır.
çok dinleyip az söylemeli anlamında kullanılan bir söz.
Etekleri Tutuşmak Deyiminin Anlamı (TDK)
Türk Dil Kurumu açısından etekleri tutuşmak deyimi çok telaşlanmak ve heyecanlanmak şeklinde anlatılmaktadır. Özellikle bazı büyük olaylar karşısında insanı çok telaşlanması veya heyecanlanması olarak değerlendirilir.
Peki, burun kıvırmak deyiminin anlamı nedir? Kısaca deyim açıklaması konusunda bilgiler. Türk Dil Kurumu açısından bakıldığı zaman burun kıvırmak deyimi, 'Değer ya da önem vermemek, beğenmemek ve küçümsemek' ifadeleri üzerinden yorumlanmaktadır.
Ağırbaşlı kişiler için vakar, olgun, ciddi ve efendi kelimeleri kullanılır. "Oturmasını kalkmasını bilmek" deyimi de ağır başlı olmak ile eş anlamlıdır. 1- Ağır başlı insanlar, sadece gereken zamanlarda gerektiği kadar konuşurlar.
Çok konuşan insanlara geveze, çenebaz, çaçaron ve çalçene şeklinde adlandırılır. Az konuşan kişiler ise suskun ve sakit olarak nitelendirilir. Bu kelime birçok atasözümüzde de geçer.
Düşünmeden konuşan ve bu nedenle sarf ettiği sözlerle birilerinin üzülmesine neden olan kişilere patavatsız denir. Patavatsız kişiler, nerede nasıl konuşulacağını ya da nasıl davranılması gerektiğini bilmezler.
Günümüzde aşırı konuşan kişiler için yaygın olarak kullanılan kelimelerin başında geveze geliyor. Çene çalmak deyiminden türetilen çalçene, geveze ve leffaf sözcükleriyle eş anlamlıdır. Argo bir tabir olan çaçaron, genellikle üstüne vazife olmayan şeyler hakkında konuşan kişiler için kullanılır.
mecaz Mızmız, sevimsiz, başkalarıyla ilişki kurmayan kimse.
[1] Zor beğenen. [2] Bir şeyi yapmamak için bahaneler uyduran.
Herhangi bir hastalık karşısında çabucak hastalanan, zayıf bir bünyeye sahip olan kişiler nane molla olarak ifade edilir.
Kendi yetenekleri ve davranışları ile karşı tarafın sevgisini ve güvenini kazanması göze girmek deyimidir.
'AZ AĞRI, ASAN ÖLÜM'
Hastalıklardan korunmanın en önemli faktör olduğunu, buna odaklanılması gerektiğine işaret eden Akdağ, ''Türk halkının çok güzel bir ifadesi var. Büyüklerimiz, 'Az ağrı, asan ölüm' diye dua eder. Asan, zahmetsiz ve kolay anlamına geliyor.
Dil dökmek genellikle mecazi olarak kullanılan bir deyimdir. Dil dökmek deyimi ikna etmek için çeşitli cümleleri süsleyerek kullanmak şeklinde ifade ediliyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri