Istical TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim,eskimiş İvedilik, acele etme, müstaceliyet.
istical - Nişanyan Sözlük. Arapça ˁcl kökünden gelen istiˁcāl اِستعجال “acele etme, aceleci olma” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça ˁacala عجل “acele etti” fiilinin istifˁāl vezninde X. masdarıdır.
İSTÎCAL. [l ince] (ﺍﺳﺘﻌﺠﺎﻝ) i. (Ar. 'acele “çabuk olmak”tan isti'cāl) Acele etme, sabırsızlanma: Asabî bir istîcal ile sordu (Ömer Seyfeddin).
İSTİHLÂK. (ﺍﺳﺘﻬﻼﻙ) i. (Ar. helāk'ten istihlāk) Kullanmak sûretiyle tüketme, sarfetme, tüketim: İstanbul'da imparatorluk dâhilindeki halk istihlâk ile paranın kısm-ı âzamının açıktan hârice akıtıyordu (Yahyâ Kemal). İstihlâkât (ﺍﺳﺘﻬﻼﻛﺎﺕ) i. (Ar. çoğul eki -āt ile) İstihlâk edilen şeyler, harcamalar.
1. Bir şeyin içine sığdırabileceği en fazla miktar. 2. Bir taşıtın taşıyabileceği en fazla yolcu adedi ve yük miktârı.
İlgili 32 soru bulundu
Vezin Ne Anlama Gelir? Vezin'in birçok anlamı olduğu gibi en çok ölçü, tartı ve düzen manasına gelmektedir. Vezin daha çok edebiyatta şiirde kullanılan bir terimdir.
Arapça ḳtl kökünden gelen maḳtūl مقتول “katledilmiş, öldürülmüş” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça ḳatala قَتَلَ “öldürdü” fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatıdır.
Şiirde vezin, hecelerin ya da uzun ve kısa hecelerin belirli miktarlarda tekrarına dayanan, müzikal ve fonetik âhengi sağlayan kalıplar dizisidir. Şiiri nesirden ayıran en önemli unsur vezindir. Müslüman milletlerin edebiyatlarında her şiir bu kalıp ve ölçeklerin sınırları içinde nazmedilir.
Bab, Arapçada kapı demektir. Tevrat ve İncil gibi kutsal kitaplardaki her bir bölüme "bab" ismi verilir. ("Yuhanna 11. Bab" gibi.) Bir edebi eserin düzenlenmesinde, konuların ele alınıp işlenmesine göre ayrıldığı bölümlerden her birine 'bab' adı verilr.
Türk edebiyatı tarihinde kullanılan ilk vezin sistemi hecelerin sayısını esas alan hece veznidir. Bu sistemde hecelerin uzun-kısa, açık-kapalı ya da vurgulu-vurgusuz olması dikkate alınmadan bir beyit veya dörtlük içerisindeki dizelerin belli bir düzene bağlı olarak hece sayısı bakımından eşit olması esastır.
Bir şiirde aruz ölçüsü olup olmadığını anlamak için hecelerin kısalıklarına ve uzunluklarına bakılır. Hece ölçüsünde 4, 5 hatta 6 tane kısa ya da uzun hece yan yana gelebilir. Buna karşın aruz ölçüsünde kısa hecelerden en fazla iki tane, uzun hecelerden de üç tane kullanılabilir.
Kısaca her şey belli hatta öldüren (fail) de aşağı yukarı belli diyelim ama “ölen” yani “maktul” belli değil.
Maktül kelimesi hukuki bir terimdi. Maktül demek ölmüş kişi demektir. Ölmüş kişilere verilen isme denir.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan Maktul kelimesi ''katl'' sözcüğünden türetilmiştir. Katl öldürmek anlamına gelirken maktul de katledilen, öldürülen demektir.
ism i fail vezni, fiili, arapça'da her fiilin aynı anda sahip olduğu mastar ve geçmiş zaman anlamından çıkartıp, fiilin belirttiği işi yapmakta olan bir erkek/iki erkek/erkekler - bir kadın/iki kadın/kadınlar anlamına sokar. güzel türkçemizde de bu kalıptan türemiş birçok kelime bulunur.
Nesir, edebiyatta düzyazı sanatı. Dil kurallarından başka hiçbir ölçüye bağlı olmayan düz ve tabu anlatma yolu.
Ahmet Haşim bütün şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmıştır. Heceyi "köylü vezni" diye küçümsediği söylenir.
İşte detaylar. Türk Dil Kurumunca tutkun, gönül vermiş, vurgun anlamında kullanılan meftun kelimesi Arapça kökenlidir. Osmanlı döneminde sıklıkla kullanılan meftun kelimesi, aşk konsepti içerisinde kullanılır. Meftun nedir sorunun yanıtı genellikle tutku ve ele geçirmek kelimeleriyle birlikte düşünülebilir.
Tıp dilinde de yaygın biçimde kullanılmaktadır. Özgü, özellikli, özel, kendisine özgü bir çeşidin veya olayın karakteristik yönü gibi anlamları da taşımaktadır. Spesifik bir çeşit ya da olay, kendini benzerlerinden ve benzer olmayanlardan ayıracak spesiyaliteye ehil demektir.
Mevta kelimesi, 'Ölü ya da ölmüş kimse' şeklinde ifade edilmekte ve kullanılmaktadır.
Müteaddit defa, birçok kez ve defalarca demektir.
Zanlı kelimesi ile sanık sözcüğü eş anlamlıdır. Zanlı kelimesinin anlamı ise Cumhuriyet Savcısı tarafından soruşturması yürütülen yani bir suçu işlediği düşünülen şüpheli demektir.
Türk Dil Kurumu açısından baktığımız zaman bu kelimenin Türkçe karşılığı, 'Bilinmeyen, bilinmedik' şeklinde öne çıkıyor.
Selis: Halk edebiyatında feilâtün (fâilatün) / feilâtün / feilâtün / feilün yazılan şiirlerdir. Genellikle 19. yy aşıkları tarafından kullanılan selisin en fazla yazılan tipi gazel biçiminde olanıdır. Hece ölçüsünün on beşli kalıbına da uyan selislerin en belirgin özellikleri farklı bir ezgiye sahip olmalıdır.
Medli hece, "mest" ve "aşk"ta olduğu gibi çift ünsüz ile ya da "yâr" ve "dôst"ta olduğu gibi bir uzun ünlüden sonra gelen bir veya iki ünsüzle biten hecelerdir. Bu heceler aruza göre biri kapalı biri de kısa olmak üzere iki hece değerindedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri