Enfeksiyon riskine karşı anne karnı steril olarak hazırlandıktan sonra 9-15 cm. arasında ince bir iğne ile annenin karnından girilerek fetusun içinde yaşadığı amniotik sıvıdan15-20 ml örnek alınarak yapılmaktadır. İşlem süresi hazırlıklar tamamlandıktan sonra 3-5 dakika sürmektedir.
İnce bir iğneyle asit sıvısından örnek alınması işlemi 'diagnostik parasentez' olarak adalandırılır (teşhis amacıyla karından bir miktar sıvı alınması işlemi). Bu işlem genellikle ağrısızdır.
İğne ile karın duvarı geçilerek, deri altından ilerlenerek karın içerisine girilmektedir. Sonrasında enjektör ile karın içi sıvı alma işlemi yapılmaktadır. Karın içerisinden çok fazla sıvı boşaltılması gerekiyorsa, bir serum seti ile şişe içerisine sıvı alınarak da bu işlem yapılabilmektedir.
Karın boşluğunda sıvı toplanmasına asit adı verilir. En sık nedeni karaciğer hastalığı olup, farklı organ hastalıklarında da ortaya çıkabilir. Karaciğer hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan asit sıklıkla son dönemi yansıtır ve karaciğer transplantasyonu gerekliliğini gösterir.
Kanserin ileri evresinde periton tutulumu olan hastalarda karın içinde sıvı (asit) toplanmaya başlar. Bu sıvı, hastanın karnının giderek şişmesine, oluşturduğu bası ve gerginlik ile solunum ve dolaşımın sorunlu hale gelmesine neden olabilir. Bazen o kadar yaygın hale gelir ki hastanın yatış pozisyonunu bile engeller.
İlgili 33 soru bulundu
Hastada kafa karışıklığı, iletişim sorunları ve odaklanma sorunları ortaya çıkar. Vücutta kasılmalar meydana gelir. Hasta kendini huzursuz hisseder ve bazen ortama uygun olmayan şekilde konuşabilir. Hastanın kan dolaşımı yavaşladığı için vücudu soğuk olabilir.
Karında şişlik 2 haftadan uzun sürüyorsa…
Karında şişlik, hem erkek hem de kadınlarda sık görülen yaşam kaybı riski yüksek olan kolorektal yani kolon ve rektum kanserlerinin belirtisi de olabilir.
Gebeliğin 16. haftası sonrasında yapılan amniyon sıvısının incelenmek üzere alınması işlemidir. Amniyosentez işlemi, bazı durumlarda bebeğin anne karnında akciğer gelişimi durumunun belirlenmesi veya enfeksiyon teşhisi için yapılabildiği gibi, çoğunlukla genetik test ve kromozom bozukluğu tayini için yapılmaktadır.
Parasentez, genellikle yoğun bakım ünitelerinde ve genel cerrahi kliniklerinde yatan kalp yetmezliği, karaciğer yetmezliği olan hastalara uygulanır. Aynı zamanda karında tümör ve kist bulunan hastalara ve periton (karın zarı) sıvısı olan hastalara uygulanır.
Karın şişliği özellikle süreklilik arz ettiğinde dikkate alınması gereken bir durumdur. Bu tür şikayeti olanların hastanelerin Genel Cerrahi veya Gastroenteroloji polikliniklerine başvurması gereklidir.
Plörezinin oluşmasına sebep olan durumun enfeksiyon kaynaklı oluşması durumunda antibiyotik takviyeli ilaç tedavisi ile hastalık kolay bir şekilde atlatılmaktadır. Verem hastalarında ise plöreziyi giderecek ilaç tedavisi, uzman doktorun da görüşü alınarak ana tedaviyi destekleyecek şekilde uygulanır.
Karın şişkinliği olarak da adlandırılan karın şişliği, karaciğer kanserinin tipik belirtilerinden biridir. Karaciğer kanseri nedeniyle karın çeşitli nedenlerle şişebilir. Tümör büyümesi: Bir karaciğer tümörünün ilerlemesi, karaciğer kanseri olan kişilerde karın şişmesinin ana nedenidir.
Albümin seviyesi azalınca sıvılar damar yatağında tutulamaz ve dokuların arasına sızar. Bu en erken bacaklarda şişme (ödem) şeklinde ortaya çıkar. Aynı mekanizma ile karın boşluğunda da sıvı birikir (assit). Karın şişer.
Amniyosentez işlemi esnasında fetusa temas olmadığında direkt bir zarar mümkün değildir. İşlem sonrası çok nadir de olsa enfeksiyon gelişme riski bulunmaktadır. Genelde bu riskli dönem işlem sonrası 3-4 haftayı kapsar.
Testin sonuçlarına göre bebeğin sağlıklı ya da özürlü olacağı belli olur. İşlemden sonra anne adayının 24 saat dinlenmesi önerilir. Bu dinlenme, yüzde 0,5 oranındaki düşük riskini azaltmak için alınan bir önlemdir.
Bu işlem hasta yatağında, sedyede veya acilde yapılabilir. Ameliyathaneye ihtiyaç yoktur. Hasta işlem sonrasında araç kullanmamalıdır. 24 saatlik yatak istirahatinden ve bol sıvı (günde 3-4 litre) tüketiminden sonra hasta normal hayatına dönebilir.
Asit : yunanca “askos” (torba veya kese) kelimesinden türetilmiştir. Periton boşluğunda patolojik miktarda sıvı bulunmasına “asit” adı verilmektedir.
Plevral efüzyon (akciğerlerin su toplaması), akciğer hastalıkları veya sistemik hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilir. En sık plevral efüzyon nedenleri konjestif kalp yetmezliği, pnömoni(zatürre) ve kanserdir. Daha sonra ise pulmoner emboli, viral hastalıklar, koroner by-pass cerrahisi, siroz, üremi gelmektedir.
Bu durumdaki vakalarda parasentezle bir seferinde 5-10L kadar asit boşaltılarak hasta rahatlatılır [Tedavi edici (terapötik) parasentez, geniş hacimli parasentez]. Özellikle kansere bağlı asitlerde bu yöntem diüretik tedavisinden daha etkilidir ve bazen haftada bir yapılması gerekebilir.
Amniyon sıvısı veya amniyotik sıvı, rahim içerisinde bulunur. Bu sıvıdan örnek almak için ince bir iğne yardımıyla karından rahim içerisine girilir. Düşük oranda da olsa bazı riskler taşıdığından, kar zarar durumu göz önünde bulundurularak yalnızca hekim tarafından gerekli görülmesi halinde uygulanır.
Bazı kanser türleri remisyon dan yıllar sonra tekrar nüksedebilmektedir. Bu nedenle kanser tedavisinin ardından remisyon gerçekleşiyorsa 5 yıllık sağkalım oranı istatistiki bir tarım olarak baz alınmaktadır. 5 yıllık sağ kalım oranı kanser tanısının ardından 5 yıl hayatta kalabilen kişilerin yüzdesini göstermektedir.
Evre 4: Bu evre, ilerlemiş kanser evresi olarak da adlandırılır. Kanserin son evresidir. Bu evrede kanser; bulunduğu organa, yakınındaki organlara yayılmış ve uzak metastazlar yapmaya başlamıştır.
Karın şişkinliğinden mustarip olan hastalarda, halsizlik, karında dolgunluk, çabuk doyma hissi, karın ağrısı, karında ele gelen sertlik gibi şikayetlerle birlikte son 6 ayda normal kilosunun yüzde 10'undan fazla kayıp, ateşlenme ile gece terlemesi varsa kanserden şüphelenmek gerekebilir.
Karında yaşadığınız şişlik; gaz, hazımsızlık, şişkinlik ve guruldama şeklinde karşımıza çıkar. Bu durumların çeşitli belirtileri söz konusu olabilir. Çölyak hastalığı, mide ve bağırsak kanserleri, gastrit ve rahatsızlıklar karış şişliğine sebebiyet verebilir.
Karın ultrasonu (ve bazen transvajinal ultrason) çok sık kullanılmaktadır. Karın ve pelvis (kasık) bölgesinin manyetik rezonans (MR) veya bilgisayarlı tomografi (BT) taraması da karın zarı kanserinin teşhisinde kullanılmaktadır. Hastalık teşhis edildikten sonra tedavinin değerlendirilmesinde PET-BT yapılması önemlidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri