Bütün bu izahlar açıkça göstermektedir ki, Kur'an üzerine el basılarak edilen yemin bağlayıcılığı olan ve bozulunca kefareti gereken yemin sınıfına girer.
Kur'an üzerine yemin eden kişi, şayet bu yemininden dönerse keffaret ödemesi gerekir. Keffaret, mal ile yapılabileceği gibi bedelini ödemekle de olur. Ayrıca vekil tayin ederek de ödenebilir. Ettiği yemini yerine getirmeyip bozmaktan dolayı lâzım gelen keffârete yemin keffareti denir.
Yalan yere konuşmanın ve yemin etmenin kefareti alimlerin çoğuna göre "Nasuh tövbesi" etmektir. Yalan yere yemin edene ceza uygulanması için, bir masumun hakkının gasb edilmesi veya ona iftira edilmesi veya bir suçsuzun haksız yere cezalandırılmasına sebeb olunması gerekir.
1- Yemin eden kişi, akıllı ve baliğ olmalı, kendi isteğiyle yemin etmelidir. Bu durumda çocuğun, delinin, sarhoşun ve yemin etmeğe mecbur edilen kişinin yemini sahih değildir. Aynı şekilde sinirli halde yapılan yemin de geçersizdir. 2- Yapmak için yemin ettiği şeyin haram ve mekruh olmaması gerekir.
Ancak Kur'ân'a abdestsiz olarak dokunulamayacağı ve Kur'ân'ın abdestsiz taşınamayacağı konusunda mezhepler ittifak etmiştir (bkz. Merğinânî, el-Hidâye, 1/33; Nevevî, el-Mecmû', 2/65; İbn Kudâme, el-Muğnî, 1/59).
İlgili 44 soru bulundu
Geçmişte ödenmiş ve zimmetten düşmüş bir keffâret, gelecekte yapılacak hataları örtmez. Bu sebeple geçmişte bozulan bir yeminden dolayı keffâret ödendikten sonra tekrar yemin edilir ve bu yemin de bozulursa, tekrar yemin keffâreti ödenmesi gerekir.
Değerli kardeşimiz, Kuran'a el basarak yemin eden ve yemininden dönen kişinin kefaret vermesi gerekir.
Her ne şekilde olursa olsun geçerli (mün'akide) olan yemini bozan kimselerin yemin keffâreti ödemeleri gerekir. Yemin keffâreti sırasıyla; on fakire birer fitre (fıtır sadakası) miktarı veya bir fakire on ayrı günde her gün birer fitre miktarı para vermek veya on yoksulu sabah akşam doyurmak ya da giydirmektir.
Yeminini bozan kişinin yapması gereken yemin kefaretini ödemesidir. Kişi farklı on kişiye birer fitre yahut bir kişiye on fitre verir. Buna gücü yetmeyenlerin ise ara vermeden üç gün oruç tutması gerekir. Yemin kefareti ihtiyaç sahipleri için bağış yaparak da yerine getirilir.
Sorumluluğun oluşabilmesi için irade beyanı şarttır. Bu itibarla yemin ve adağın da geçerli olabilmesi için dille telaffuz edilmeleri gerekir. Telaffuz etmeden sadece içinden geçirmekle yemin ve adak hükümleri oluşmaz (Kâsânî, Bedâi', 3/5; 5/81-82; Nevevî, el-Mecmû', 8/451; Dimyâtî, İânetü't-tâlibîn, 2/412).
Yemin kefaretinizi Türkiye Diyanet Vakfı bünyesinde bulunan aşevleriyle yiyecek yardımı olarak, ayrıca kıyafet yardımı ve nakdi yardım olarak da ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırabilirsiniz. 1 Yemin Kefareti bedeli 700TL'dir. Bağışlarınız sıcak yemek, giyim ve nakdi yardım olarak ihtiyaç sahiplerine ulaşacaktır.
Yemin Keffareti); fakat yalan yemin öyle büyük bir günahtır ki, onun cezasını keffaret dahi düşüremeyeceği için, yalan yeminde keffaret olmaz. Böyle bir günah işleyen kişi, yalanına şahid gösterdiği Allah'a tövbe etmeli, af dilemeli ve bir daha bu günahı işlememelidir. Onun günahını ancak Allah affedebilir.
Yemin eden kimse, yemini ederken aklı başındaysa ama sinirli hali ile yemin etmişse ve ne dediğini hatırlıyor ve biliyorsa o yeminin keffareti vardır. Ancak ne söylediğini hatırlamayacak düzeyde bir sinirle söylemişse yani cinnet hali ile söylemişse bunun keffareti yoktur.
'Kim Milyoner Olmak İster' yarışmasında 1 milyonluk soru sosyal medya da gündem konusu oldu. Yarışmadaki "Kur'an-ı Kerim'de hangisi üzerine yemin edilmemiştir?" sorusunun cevapları, Deniz, Güneş, Arı ve Kalem şeklindeydi.
Allah'ın isim ve zatî sıfatlarının dışında hiçbir şeye yemin edilmez. Hanefilere göre, Nebi, Kur'ân, Kâbe gibi Müslümanlarca kutsal olan varlıklar adına da yemin edilmesi caiz değildir (Kâsânî a.g.e., III, 5-10; Merginânî, el-Hidâye," II, 72; Mevsıli; IV, 51).
Yemin bozulur ve helalleşilir. Edilmesi haram, uyulmaması vacip olan yeminler: Bir farzı terk etmek veya bir haramı işlemek için yemin etmek haram bir yemindir, bozulması farzdır. Dolayısıyla, meselâ ana babası ile konuşmamaya yemin eden kişi, onlarla konuşacak, yani yeminini bozacak, ama yemin keffareti ödeyecektir.
Kur'an çarpsın demek ve Allah şahidim olsun demek de yemin olmaktadır. Yemin olması için kalben vallahi demek yeterli olmaz, bunun için dil ile söylemek gerekmektedir.
Anlamından anlaşıldığı üzere vallahi, bir yemin etme şeklidir. Müslümanlar, söyledikleri sözlerden dolayı kendilerine kuşku ile bakıldığında karşı tarafı inandırmak için bu sözcüğü kullanırlar. Burada önemli olan nokta ise vallahi ifadesinin boş yere kullanılmaması gerektiğidir.
Buna göre, bir fakire, yemin kefareti olan on günlük yiyecek veya karşılığı para, bir defada verilemez.
Ettiği yemini yerine getirmeyip bozmaktan dolayı lazım gelen kefârete, "yemin kefareti" denir. Yeminin kefareti olarak 10 (on) fakiri akşam ve sabah olarak günde iki öğün doyurmak veya giydirmek cihetine gidilir. Kefaret, yiyecek ve elbise olduğu gibi karşılığı başka bir şey de olabilir.
YEMİN KEFARETİ ORUCUNA NASIL NİYET EDİLİR? “Niyet ettim Allah rızası için yemin kefareti orucumu tutmaya. Kabul eyle Ya Rabb'im!” diyerek niyet edilir.
Yemin, bir olayın doğru olup olmadığını beyan veya bir işin yapılıp yapılmadığını ispat hususunda, kişinin, Allah'ın (cc) adı veya sıfatlarından birini kullanarak Allah'ı (cc) şahit tutması ve böylece sözünü kuvvetlendirmesidir.
Kefaret orucu kaç gün sorusunun yanıtı, dini kaynaklarda 61 gün olarak verilir. Kefaret orucu ne zaman tutulur diyenler için en uygun zaman; ayın ilk günü önerilir. Eğer ayın ilk gününde kefaret orucunu tutmaya başlarsanız; 2 ay peş peşe oruç tutup 60 güne tamamlayabilirsiniz.
Fıkıhta kefâret, dinin belirli yasaklarını ihlâl eden kimsenin hem ceza hem de Allah'tan mağfiret dilemek maksadıyla yükümlü tutulduğu köle âzat etme, oruç tutma, fakiri doyurma ve giydirme gibi malî veya bedenî nitelikli ibadetlerin genel adıdır.
Kişinin birini görmediği hâlde gördüğünü zannederek “Vallahi gördüm.” demesi veya yemin kastı olmaksızın yemin sözlerini söylemesi, yemîn-i lağv olarak kabul edilmiştir. Bu şekilde yapılan yeminden dolayı kefâret gerekmez.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri