Mekan algısı psikolojisi temel olarak; kişinin mekan içerisinde veya çevresinde kısa veya uzun süreli deneyim kazanması ve bu doğrultuda mekanın hatırlanması ile ilgilidir. Bu deneyim hareket ve zaman kavramına bağlı olarak değişir ve gelişir.
Bireylerin kendi yaşantısı ve farklı mekânlarla ilgili sahip oldukları bilgi ve imgelerin bireylerin yaşantılarıyla ilgili aldıkları karaları etkileme şekilleri, mekânsal algı olarak adlandırılabilir (Üztemur vd. 2018:296).
Görsel Mekansal Algı, resimlerle, şekillerle düşünebilme, görsel dünyayı algılayabilme, şekil, renk ve dokuları zihnin gözleriyle görebilme ve bunları sanatsal formlara dönüştürebilme yeteneğidir.
Algılanan mekân, mekânsal pratiklerdir (spatial praxis) ve üretim ve yeniden üretimi içerir; günlük yaşam pratiği içinde ifade bulur.
Algı, duyu verileriyle oluşan imgenin, bilinçte şekillendirilip dış dünyanın anlamlı hale getirilmesidir. Duyusal-ansal bir işlev olmakla birlikte algı, ayrıca kişisel bir deneyimdir (Ittelson, 1960).
İlgili 41 soru bulundu
Toplamda üç çeşit algı vardır. Bunlar sırasıyla Duyusal, Zihinsel ve Sezgisel algıdır.
Algı, psikoloji ve bilişsel bilimlerde duyusal bilginin alınması, yorumlanması, seçilmesi ve düzenlenmesi anlamına gelir. Algı, duyu organlarının fiziksel uyarılmasıyla oluşan sinir sistemindeki sinyallerden oluşur. Örneğin, görme gözün retinasına düşen ışıkla, işitme kulağa gelen ses ile oluşur.
Mekân algılama becerisi; günlük yaşamımızda her an kullandığımız, ihtiyacını duyduğumuz, bilmeden yorumladığımız yön bulma, çevreyi anlama, hava durumunu yorumlama gibi günlük etkinliklerimizin gerçekleşmesinde kritik bir role sahiptir. Google Earth uygulamasının etkililiğini belirlenmesi amaçlanmıştır.
Mekânsal davranış, kişilerin yalın ve ya toplumsal olarak, karakterini, kimliğini, zihinsel algılama sürecini, kültürünü mekânın fiziksel ve sosyal boyutlarıyla etkileşime girerek ilişkilendirmesidir.
Mekansal algılamayı sağlayan fiziksel faktörler, mekanın kurgusunu oluşturan ve mekanın sahip olduğu renk, doku, biçim, ölçü-oran, ısı, ışık, koku, ses gibi özelliklerdir.
kendisi ile çevresinde gördüklerinin birbirlerine göre konumlarını algılaması olarak tanımlanabilir. İnsan içinde bulunduğu mekan ile sürekli bir etkileşim halindedir.
Mekanda Konumun Algılanması (MKA); Figürün her bir parçasının göreli konumunu fark etmenin psikolojik bir süreç gerektirdiği ve bu sürecin dikkat gerektirdiği söylenir. Dizide görünen figürlerin ters çevrilmiş ve döndürülmüş versiyonlarına dikkat etmeyi içerir.
Mekân veya yer, çeşitli yaklaşımlarca farklı ele alınmakla beraber geniş bir çerçeve ile 'insanı çevreden belli bir ölçüde ayıran ve içinde eylemlerini sürdürmesine elverişli olan boşluk' ve 'sınırları gözlemci(ler) tarafından algılanabilen uzay parçası' olarak tanımlanabilir.
TDK'nin tanımına göre mekân: "Yer, bulunulan yer, ev, yurt ve uzay" anlamlarına gelmektedir. Yerin tanımı ise: "Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân" anlamlarına gelmektedir.
"Mekân duygusu" yaklaşımının bir parçası olarak sunduğum, şehirlerde ve kentsel bölgelerde yaşam kalitesi vizyonu, şehir sakinlerinin kültürel, sosyal ve psikolojik sağlıklarını etkileyen düşünceleri ifade etmekte ve vurgulamaktadır.
Bu arada gündelik hayattaki bütün çelişkileri de bünyesinde taşıyan (toplumsal) mekânsal pratik, Lefebvre'ye göre, maddi yeniden üretim açısından insanların bilgi birikimlerini işlevsel kılan ve anlamlandırma süreçlerini kapsayan pratik bir şeydir.
1) Mekan ve mekansal ilişkiler yaşamın karşılığıdır. Yaşamın değiştiği farklı dönemlere ait konut mekanlarında farklı mekansal kurgular oluşur. 2) Mekan kurgusunda ilişkiler değişirse mekanın karakteri değişmiş olur. 3) Mekanın karakteri, kullanımı ve anlamı ilişkili olduğu mekanlarla karakterize edilir.
Mekanların psikolojisini açıklamak gerekirse bir mekanın kullanıcının talep ve ihtiyaçlarına yönelik ruh hali üzerinde bıraktığı etki diyebiliriz. Yani mekanların psikolojimizdeki algısı.
Mekansal dizaynlar bölgelerin gelişmesinde önemli bir yeri olan konudur. Bölge haritası üzerinde yer alan yerleşimlere hangi fonksiyonların atanacağı; bölgenin cazibe merkezlerinin dağılımının nasıl yapılacağı; sanayi, tarım ve yerleşim alanlarının iyi planlanması gerekmektedir.
Bir mekanı fiziksel olarak gözde canlanabilecek şekille anlatılmasıdır. betimlemede denir.
Bir başka ifadeyle mekân bilişi, mekân ilişkilerinin, varlığının ve yapısının içsel ya da bilişsel tasviri ve bilgisidir; diğer bir deyişle, düşüncedeki mekânın benimsenmiş yansıması ve tekrar yapılandırılmasıdır (Hart ve Moore, akt.
Duyusal algı, dokunma, tat, koku, işitme, görme – vestibüler ve propriyoseptif sistemler gibi duyuları içeren bir beyin fonksiyonudur. Öğrenme Döneminde Çocuklarda Duyusal Algı ile Dünyayı yorumlar ve duyumlar yoluyla öğrenir, bilişsel ve duygusal beceriler geliştiririz.
Beden algısı bozukluğunun gelişiminde pek çok faktör rol oynar. Bu faktörler, genetik yatkınlık, gelişimsel süreçler, psikolojik paternler, sosyal çevre olarak kabaca belirlenebilir. Bir insanın fiziki görünümünden hoşnut olmamasının başlıca sebepleri, düşük benlik saygısı, depresyon, yeme bozukluğu olarak sayılabilir.
Kişinin algıda seçici olmasına neden olan birçok faktör bir araya gelerek belli uyaranları dikkate almasını sağlar. Bunu etkileyen faktörler kişinin yetişme tarzı, karakter özellikleri, eğitim seviyesi ve iletişimde olduğu sosyal çevresiyle ilişkisine bağlı olarak değişir.
Uzamsal algı, sözel olarak ifade ettiğimiz nesneleri zihnimizde canlandırabilme, onunla ilgili şemalar oluşturma, yönergelere uyma, verilen bir tablodaki verileri değerlendirme ve yorumlama, rakamlar ve harfleri yazma gibi birçok beceriyi kapsamaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri