Sual: İkindinin sünnetini kılmayan bir hocaya niye kılmadığını sorunca, (Peygamber efendimiz ikindi namazının sünnetini devamlı kılmaz, çok zaman terk ederdi.
Peygamberin (s.a.s.) sürekli kıldığı fakat bağlayıcı olmadığını göstermek amacıyla bazen terk ettiği; gayrimüekked sünnet ise bazen kıldığı, bazen de terk ettiği sünnet demektir. Gayrimüekked sünnetlere müstehab da denilmektedir. Müekked sünnetleri mazeret olmadan terk etmek doğru değildir.
Alimlerin hemen hemen uzlaştıkları bir diğer konu da hiç değilse sabah ve öğle namazlarının sünnetinin terk edilmemesi gerektiğidir. Kuvvetli sünnet tabir edilen bu sünnetler sabah namazından önce kılınan 2 rekatlık sünnet, öğle veya cuma namazından önce kılınan 4 rekat namaz, öğle namazından sonra 2 rekat sünnettir.
Hangi namazların sünneti kısaltılabilir veya terk edilebilir? Sabah namazının sünnetini hiçbir şekilde ihmal etmemek gerekir. İkindi ve yatsının ilk sünnetleri sıkışık anlarda bırakılabilir. Diğerlerini de acil bir durum olmadıkça bırakmamak doğru olandır.
Bununla beraber kılmayanlar sadece sevapta mahrum kalırlar. İkindi ve yatsı namazlarının sünnetlerini terk etmek sünnet değildir.
İlgili 39 soru bulundu
Bunun için ikindi ile yatsı namazlarının farzlarının öncesinde kılınan nafile namazların ilk oturuşlarında “Salli” ve “Bârik” duaları okunur.
Yatsı namazının sadece farzını kılıp, ardından hemen vitir namazını kılmanın sakıncası var mı? Değerli kardeşimiz, Bu şekilde kılmak caizdir. Bununla beraber mazeret olmadan namazların sünnetlerini terketmek mekruhtur.
Öğle namazında kerahat vakti geçtiği için öğle namazının sünnetini ikindi vakti girene kadar kılmak gerekmektedir. İkindi vakti girdiğinde ise eğer öğle namazının sünnetine başlanmamışsa kazaya bırakılmış sayılmaktadır.
"Farz namazlardan önce kılınan sünnetler, şeytanın hevesini, desiselerini ve vesveselerini kesmektedir." Şeytan: "Bu adam farz olmayan namazı bile bırakmadı; hiç farz namazı bırakır mı!" diyerek hevesi kırılır. Bu nedenle sabah sünnetle başlamak şeytanın hevesini kırmak açısından önemlidir.
Namazların sadece farzlarını kılmak yeterli midir? Namazı kaçırma tehlikesinin olduğu durumlarda, farzını da olsa namazı zamanında kılmak gerekir. Sadece farz kılındığında namaz borcu düşer. Ama imkân varsa farzla beraber sünnetler de kılınmalıdır.
Sünneti terk etmek günah değildir. Sünnetleri özürsüz olarak kılmamakta ısrar etmek, küçük günah olur. Sünnete önem vermeyen ise kâfir olur. Sual: Namaz Kitabı'nda, (Hiç sünnet kılmamak günahtır) deniyor.
Böyle bir şey var mı? Böyle bir şey yok. O şekilde düşünmek çok yanlıştır. Resulullah efendimizin yaptıklarını yapmak sünnettir, yapmadıklarını yapmamak sünnet olmaz.
Gerek vakit namazlarının, gerekse diğer nafilelerin yerine kaza namazının kılınmasının uygun veya evlâ olmaması demek, “Sünnet yerine kaza kılmak caiz değildir.” mânâsına gelmez.
Yatsı namazının sünneti imsak vaktine kadar kılınması genel fıkhi bilgiler arasında yer almaktadır. Yatsı namazının tamamı ve vitr namazı imsak vakti girene kadar kılınabilmektedir. Gece yarısını da süre içine alarak kazaya bırakmamak mümkün olmaktadır.
Bu namazların üçüncü rekatında Sübhaneke okunmasının nedeni gayr-i müekked sünnet olmasındandır. İki rekatta bir selam verilse bile kaza edilmesi gerekmez.
Peygamber Efendimizin (a.s.m.) ikindi ve yatsının sünnetini kılış şekline gelince; Ebû Dâvud'ta rivayet edilen bir hadis-i şerife göre, Resul-i Ekrem Efendimiz ikindinin sünnetini dört rekât kılar, her iki rekâtın arasını da selâmla ayırırdı.
Şafiilere göre kaza borcu olan kimsenin sünnet kılması doğru kabul edilmez. Zira onun daha önemli olan farz hükmünde olan kaza namazları ile meşgul olması gerekir. Bu yüzden en kısa zamanda kaza borçlarını ödeyip Paygamberimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) sünnetlerini edâ etmeye gayret göstermek gerekir.
Sabah namazının sünneti de farzdan sonra kılınmaz. Ayrıca cemaat farz namaza başlamışsa kişi sünneti kılmadan hemen farza başlaması gerekir.
Vakit daralmış, ancak farz kılacak kadar vakit kalmışsa, bu sünnet terk edilir. Sabah ile ikindinin sünneti farzından sonra kılınmaz. Sünnetleri evde kılmak daha faziletlidir. Böylece insan kendisini gösteriş ve riyadan kurtaracağı gibi, evini de namaz ve ibâdetin yapılmadığı bir mezarlık görüntüsünden çıkaracaktır.
Sünnet kılan, sünnete uyan Peygamber efendimize tapmış olmaz. Ona uymuş olur, ona uymak da Allah'ın emridir. Peygamber efendimiz, "sallallahü aleyhi ve sellem" farzların yanında nâfile kıldığı gibi, başka vakitlerde de nâfile kılardı.
Sünnetleri terk etmek namazı bozmaz, ancak kınamayı gerektirir.
Özellikle belirtilen zaman aralığında mazerete dayalı olarak ikindi namazı sünneti kılınamadıysa ikindi namazının sadece farzı kılınarak güneş batmadan evvel namaz eda edilebilmektedir. İkindi namazında güneş batmaya başladıktan sonra namaz kılmak mekruh sayılmaktadır.
Namaz ibadeti günde beş vakit olan farz namazlar ve nafile namazlar olarak bilinmektedir. Sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazları farz namazlardandır. Yatsı namazı hemen sonrasında kılınan vitir namazı ise vacib olarak kabul edilmektedir.
1- Namaz kılarken farzı unutmak özür olmaz, namazı yeniden kılmak gerekir. 2- Namazda sünneti unutmak özür olur, namaz tamam olur.
Kılınmayan sünnetler vakit çıktıktan sonra kaza edilmez. Ancak vaktinde kılınmayan sabah namazı, aynı gün zevâlden önce kaza edildiğinde sünneti ile birlikte kaza edilir (Mevsılî, el-İhtiyâr, 1/65).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri