SOĞANIN ZARARLARI Soğan bazı kişilerde tüketildiğinde mide ekşimesi ve hazımsızlığa yol açabilir. Bunun yanı sıra basur hastalığı olan kişilerde kanamanın da artmasına neden olabilir. Soğan içerisinde kükürt de bulunur. Bu yüzde aşırı tüketilmesi alerjilere yol açar ve gıda zehirlenmesiyle de sonuçlanabilir.
Bunun yanı sıra kuru soğanın migren ağrılarını tetikleyici etkileri olduğundan da bahsedilir. Ayrıca kuru soğan çiğ olarak tüketildiğinde midede şişkinlik ve yanma yapabilir. Yani reflü, gastrit gibi mide rahatsızlıkları olanların çiğ kuru soğan tüketmekten mümkün mertebe kaçınması gereklidir.
Soğan besin değeri yüksek bir sebzedir. Soğan suyu antioksidan özelliği ile vücutta oluşabilecek doku hasarını ve kanser oluşumunu önler, kalp ve damar sağlığını iyileştirerek kan basıncını ve yüksek kolesterolü düşürür, kalp krizini riskini azaltır ve kanı sulandırarak kanda pıhtı oluşmasını önler.
Bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. l Kalp sağlığına iyi gelen kuru soğan, kalpte oluşabilecek problemlere faydalıdır. l Enfeksiyon giderici özelliği bulunan kuru soğan, solunum yolu rahatsızlıklarında pozitif etkiye sahiptir. l Kanın pıhtı durumuna gelmesine engel olur.
- İyileştirici maddeler barındıran soğan, bağışıklığı güçlendirerek vücudun enfeksiyonlara karşı savaşmasını sağlar. - Günlük tüketilen bir parça çiğ soğan vücudu enfeksiyonlara karşı korur doğal olarak iltihap oranını düşürür bununda akabinde eklem rahatsızlıklarına da iyi gelir.
İlgili 25 soru bulundu
Soğan suyu, boğaz iltihaplanmasından idrar yolları iltihaplanmasına kadar birçok soruna iyi geliyor ve bu iltihapları kısa sürede tedavi ediyor. İltihapları ortadan kaldıran soğan suyu, yumurtalık kisti ve miyomları da küçülterek yok etme özelliğine sahip.
Tek yararı yemeklere lezzet katmak olmayan soğan, sağlığa olan faydaları ile de önemli bir besindir. Doğal bir antibiyotik olan soğanın suyu da insan sağlığına faydalıdır.
Bunların dışında daha birçok faydası bulunmaktadır. Tansiyon için; soğanın içerisinde bulunan 'quercetin' adlı bileşen tansiyonu düşürerek, kontrol altında tutulmasına yardımcı olmaktadır. Kolesterol rahatsızlığı içinde doktorların önerdiği bir sebzedir.
SOĞAN VE SARIMSAĞIN FAYDALARI
Hipertansiyonlu hastalarda kan basıncının kontrol altına alınmasını kolaylaştırır. Yağ yakıcı özelliğiyle de zayıflamaya yardımcı olur. Kalp damarlarını genişletir.
- İçerdiği vitamin ve mineraller sebebiyle, pişmiş soğan bağışıklığı güçlendirir. Böylelikle vücutta enfeksiyon hastalıklarının oluşmasını engeller. - Pişmiş ya da haşlanmış soğan bir tülbent içine sarılarak göğse konulduğunda, öksürük ya da göğüs ağrısı sorunlarına iyi gelir.
Lezzetli olması ile beraber sağlığı üzerinden ön plana çıkan kırmızı soğan, farklı yemek kültürleri kapsamında değerlendirilebilir. - Kan basıncını düzenleme konusunda etkilidir. - Ayrıca kanı temizler ve kanın pıhtılaşmasını önler. - Enfeksiyonlara karşı koruyucu bir özelliği bulunur.
Özellikle çiğ olarak tüketilen soğan mide ekşimesi için bir tetikleyicidir. Bu listedeki diğer yiyecekler gibi soğan da asit reflü ve mide ekşimesi semptomlarına neden olabilecek alt özofagus sfinkterini gevşetebilir. Ek olarak soğan geğirmeye neden olabilecek zengin bir fermente lif kaynağıdır.
Kırmızı soğan: Mor soğan olarak da bilinen kırmızı soğan, yemeklerin içerisine girdiğinde, piştikçe lezzetini kaybetmesi nedeniyle özellikle çiğ tüketilmesi önerilir. Yemekler ya da salatalar haricinde, az balzamik sirkeyle birlikte fırınlandığında ya da ızgara edildiğinde de daha çok lezzeti ortaya çıkar.
Soğan özellikle A vitamini , C ve B vitaminleri açısından önemli bir kaynaktır. Ayrıca kükürt, iyot, kalsiyum, demir, folat, magnezyum, fosfor, potasyum ve antioksidanlar açısından da zengindir. A vitamini hem enfeksiyonlara karşı bağışıklığı hem de göz sağlığını destekler B vitaminleri ise suda eriyen vitaminlerdir.
Soğan, içeriğinde barındırdığı zengin vitamin ve mineraller sayesinde sindirimi destekleyen, bağırsaklardaki bakteri dengesini iyileştiren ve bağışıklık sistemine fayda sağlayan zengin bir probiyotik kaynağıdır.
Colorado Üniversitesi'nin yaptığı araştırmada, soğan tüketiminin uyku kalitesini artırdığı ortaya çıktı. Bağırsak sağlığını besleyen soğanın içinde aynı zamanda stresi azaltan lifler de var.
Gaz ve şişkinlik oluşumuna yol açabilir. Soğan suyunu midesinde sorun olan kişiler dikkatli kullanmalıdır. Alerjik bünyelerde döküntü ve kızarıklıklara neden olabilir. Düzenli ilaç kullanan kişilerin doktora danışmadan kullanması uygun değildir.
Birinci yöntem pıhtı eritici ilaçların damar yoluyla verilmesi. Başarı şansı düşük olduğu için, acil anjiyo laboratuvarı ve ekibinin olmadığı durumlarda yapılır. İkinci ve etkin yöntem ise tıkanan damarın acil kalp anjiyosuyla belirlenip anjiyoplasti ve stentle açılması. Bu tedavi yöntemi yüksek başarı oranına sahip.
- İltihap ve enfeksiyonlara karşı doğal bir antibiyotik etkisi gösterir. - Kalp ve damar hastalıklarına yakalanma olasılığını minimuma indirir. - Yüksek tansiyonun düşürülmesini sağlar. - Tüm kanser çeşitlerine karşı mücadele etmek için kullanılır.
Tansiyonu dengeler: Kan basıncı sorunlarını giderebilir, kan basıncını sağlıklı bir seviyede tutmaya yardımcı olabilir. Kemik sağlığını korur: Salatalık kemik sağlığını korur ve güçlü bir iskelet yapısı için önemli bir besin kaynağıdır.
Soğan Bal Karışımı
Soğan suyu balgamı yumuşatmakta ve bronşit gibi hastalıkların etkisini azaltmaktadır. Astım krizinde etkili olan bileşenleri bile baskılamaktadır. Balla karıştırılan soğan suyu ise, boğaz ağrısı, boğaz iltihabı, öksürük ve bronşit gibi rahatsızlıklarda şifalı etkiye neden olur.
Vücut için oldukça faydalı olarak bilinen bu besin dünyada yapılan birçok yemekte karşımızı çıkmaktadır. Taze soğan, çorbalarda, salatalarda ya da diğer yemeklerde hem çiğ hem de pişmiş olarak yenebilir.
Soğan suyu balgamı yumuşatmakta ve bronşit gibi hastalıkların etkisini azaltmaktadır. Astım krizinde etkili olan bileşenleri bile baskılamaktadır. Balla karıştırılan soğan suyu ise, boğaz ağrısı, boğaz iltihabı, öksürük ve bronşit gibi rahatsızlıklarda şifalı etkiye neden olur.
Soğan çiğ tüketilmelidir çünkü çiğ hali antioksidan ve antikanserojen özellik gösteren sülfürlü bileşiklerden daha zengindir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri