Adana: Avluk, Narlık, Yeşilova ve Haruniye'de bulunan termal kaplıcalar, romatizmal ve cilt rahatsızlıkları tedavisinde faydalıdır. Adıyaman: Çömrük ve Kuruçay'da bulunan kaplıcalar basur, hemoroid, romatizmal hastalıklara iyi gelir.
Kaynar olmayacak şekilde sıcak su hemoroidin yatıştırılması ve ağrısının giderilmesi konusunda etkilidir. Meydana gelen tahriş ve şişliğin ortadan kaldırılması için bu yöntemden rahatlıkla faydalanılabilir.
Termal suyun; astım (bronşiyal astma), kronik bronşit, alerjik üst solunum yolları hastalıkları, çeşitli tozların ya da kimyasal maddelerin uzun süre solunmasıyla ortaya çıkan akciğer hastalıkları (pnömokonyoz) gibi solunum sistemi ile ilgili çeşitli hastalıkların tedavisine yönelik faydaları bulunmaktadır.
Sindirim ve metabolik bozukluklar için yüksek kalsiyum ve magnezyum içeriğiyle termal su, bağırsak aktivitesini uyarır ve sindirim sisteminin salgılarını harekete geçirir.
İlgili 41 soru bulundu
- İçilebilir özelliği olan termal sular, idrar yolları enfeksiyonlarına iyi gelir. - İçilebilir özelliği olan termal sular, böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.
Termal kaplıca havuzlarını kullanırken baş kısmı suyun içine sokulmamalıdır. Tatlı sularda ve 28-42 derece de üremesi kolay olan amipler burun yoluyla vücuda girerek rahatsızlık oluşturabilmektedir.
Kaplıcaya girdikten hemen sonra duşa girmek doğru değil. Kaplıca suyunda minimum 10 dakika maksimum 20 dakika kadar kaldıktan sonra çıkmalısınız ve sonrasında en az 30 dakika uzanarak dinlenmelisiniz.
1 – Sandıklı Hüdai Kaplıcaları / Afyon
Ülkemiz genelindeki en şifalı kaplıcalardan biri olduğunu düşünülen Sandıklı Hüdai Kaplıcası'ndaki termal su 72 derece sıcaklıkta çıkarılıyor. Bu kaplıcanın ülkemizdeki diğer pek çok kaplıcadan farkı ise çamur banyoları.
Uzmanlar termal suda günde 2 kere girilmesi gerektiğini, her banyo kürü sonrasında minimum yarım saat dinlenilmesi gerektiğini ve mümkünse en az 3 haftalık bir kaplıca tatili planlanması gerektiğini söylüyor.
Termal suların içerdiği mineraller sayesinde egzama semptomlarında azalma görülür. Deri döküntüleri gitgide biter. Kişi kendini bir anda çok daha sağlıklı hissetmeye başlar. Kaşıntıdan ötürü oluşan yaralarda iyileşmeye rastlanır.
Kaplıcalar özellikle kalp-damar, tansiyon, iltihaplı romatizma gibi kronik hastalığı olanlar, kanser, hamileler organ yetmezliği olan hastalar, kalp krizi geçirenler, kan sulandırıcı kullananlar ve obezler için tehlikelidir.
Etkin bir kaplıca tedavisi, konu ile ilgili uzman doktorun yönlendirmesi gerekmektedir. Kaplıca tedavisinde termal suyun banyo kürü olarak kullanımında seans başı 10-20 dk arasında olmalıdır. İnsan vücudu 20 dk içerisinde gerekli olarak mineralli almaktadır. Termal su vücutta etkisini 48 saat sonra kaybetmektedir.
Sıcak ya da soğuk oturma banyoları hemoroid tedavisinde tavsiye edilmektedir. Ancak buzlu soğuk su banyosu uzun süre yapılamayacağından genellikle sıcak oturma banyosu önerilir. İç hemoroid için oturma banyoları yararlı olabilir ancak dış hemoroidde hiçbir etkisi olmaz.
5. Sıcak suya oturma banyosu: Ilık suya günde 2-3 kez oturmak makat bölgesindeki şişlik ve ağrıyı azaltır. Oturma banyosundan sonra makat bölgesinin kuru tutulmasına dikkat edilmelidir.
Bu leğen ya da küvete 8-10 cm seviyede, yakmayacak şekilde sıcak su konularak 10-15 dakika içine oturulması şeklinde yapılır. Amaç hem makat çevresindeki kasların gevşemesinin sağlanmasıyla ağrının azaltılması hem de yaranın temizliğinin sağlanarak iyileşmenin kolaylaştırılmasıdır. Su içine oturulması şarttır.
1- Pamukkale Travertenleri – Denizli
Ülkemizin en turistik yerlerinden biri olan Pamukkale Travertenleri aynı zamanda ülkemizin en ünlü termal kaynağı.
Dünyanın en önde gelen termal kaynakları Denizli'de yer alıyor. Denizli'de Pamukkale kaplıcaları ve Karahayıt kaplıcaları her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlamaktadır.
Bu yüzden şifa bulmak için gidilecekse en uygun zamanlar ilkbahar ve sonbahar dönemleridir. Kaplıcaların doluluk oranlarının en yoğun olduğu dönem yaz mevsimi olsa da yapılan araştırmalar şifa bulmak için ilkbahar ve sonbahar dönemler de kaplıcaya gidenlerin daha olumlu sonuçlar aldığını ortaya koymaktadır.
-Kaplıcaya girmeden önce çok aç ya da çok tok olmamanız gerekiyor. Hafif bir yemek yedikten sonra 1 ya 1,5 saat geçtiğinde kaplıcaya girebilirsiniz. -Kaplıcaya girmeden önce bol su içtiğinizden emin olmalı, -Kaplıca suyunun sıcaklığı 38°C ile 42°C arasında olmalı.
Banyoda kalma süresi 10 dakikadan başlayarak en fazla 20 dakikaya çıkartınız. Tok karına suya girmeyiniz. Banyodan çıkınca en az 30 dk.yatarak dinlendikten sonra duş alınız.
Kaplıca suyuna kesinlikle soğuk su karıştırmayın, soğuk su mineral oranını ve yoğunluğunu azaltır. Suyu soğutmak için bekleterek dinlendirme yöntemini kullanmalısınız. Termal sular kesinlikle sabun, şampuan gibi kimyasal maddeler karıştırmayın. Ne aç ne tok karna girin.
Sıcak sularda bakteri üremesi çok fazla olmaktadır. Umumi kaplıca sularına özellikle bu dönemlerde hem kendi sağlığınız hem de başkalarının sağlığı için girmeyiniz.
Kaplıca suyunda uzun süre kalmanın da faydayı artırmadığını dile getiren Hizmetli, “Kaplıca suyunda ortalama 10-20 dakika kalınmalı. Vücut bu sürede gerekli mineralleri alıyor. Bu nedenle uzun süre kalmanın bir anlamı da yok. Uzun kalınca vücut sadece fazla ısı almış oluyor.
Kaplıca suları dikkatli ve bilinçli kullanıldığında hiçbir zararı yoktur. Termal suların çıkış kaynağındaki sıcaklığından dolayı banyo kürü olarak kullanıldıktan sonra ki etkilerini düşünerek hareket etmeliyiz. Sıcaklığından dolayı damarlarda vazodilatasyon etkisi yaratarak şişliğe ve ödeme neden olabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri