Jest; Bir duyguyu, düşünceyi yada bir konuyu anlatırken el, kol, ayak veya baş ile yapılan hareketler ve beden hareketlerinin tamamına verilen isimdir.
Vücudumuzun baş, el, kol, ayak, beden duruşu ile verdiğimiz mesajlar jest olarak isimlendirilmektedir. Jest, genellikle mimik bütünü içinde ele alınmaktadır. Yani jest, mimiğin başlıca elemanı kabul edilmektedir. Mimik ise, insanların hisleri ve duyguları neticesinde oluşan yüz hareketlerine verilen isimdir.
İnsan yüzünün görünürdeki hareketleri mimik olarak tanımlanmaktadır (yüz ifadesi veya yüz ifadesel oyunlar olarak da adlandırılır). Yüz kaslarının her bir hareketi saliseler içinde değiştiği için çoğu durumda her bir mimikten ortak bir ifade ortaya çıkmaktadır.
Tiyatroda terimler, adaptasyon, aktrist, aktör, dekor, diyalog, doğaçlama, dram, dublaj, epizot, fars, komeday, kondült, kostüm, kulis, kurgu, perde, reji, rol, sahne, senaryo, tirat, vodvil şeklinde ifade edilirler.
İlgili 37 soru bulundu
Türleri. Tiyatro eserleri müziksiz (trajedi, komedi, drama) ve müzikli (opera, operet, müzikal, pandomim, bale, revü, skeç, tuluat, vodvil) olmak üzere iki grupta toplanır.
Teknik ve Kod Jestler
Bu kişilerin anlatım için kullandıkları jestler birbirleri ve onlarla ilişkili olanların anladıkları teknik jestlerdir. Kod jestler, dilsiz alfabesinin ellerle kodlanması ve ellerle yazılması gibi, bilgiyi sistemli bir şekilde kodlayan jestlerdir (Baltaş, 2000:44).
Yüz kaslarının anlatım amaçlı kullanımı mimikleri; baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin kullanımı da jestleri oluşturur. Örneğin genellikle sohbet sırasında göz kırpma, baş sallama, kolları açma gibi hareketler söyledikleriniz veya duyduklarınız hakkında mesajlar verir.
Jest; Bir duyguyu, düşünceyi yada bir konuyu anlatırken el, kol, ayak veya baş ile yapılan hareketler ve beden hareketlerinin tamamına verilen isimdir. Mimik kelimesi Yunanca “mimesis” Türkçesi "taklit" olan sözcükten türetilmiştir ara sıra tiyatronun eşanlamı olarakta kullanılmaktadır.
Jestler, genel olarak elleri, parmakları, kolları, yüz ifadelerini ve vücut pozisyonlarını kullanarak iletişim amacıyla üretilen eylemler olarak tanımlanmaktadır.
İkincil jest ve mimikler
Esneme, hapşırma, öksürme, kaşınma, uzun süre ayakta durunca bacakları oynatma gibi hareketler buna örnektir.
İkonik jestler konuşma esnasında sözcükleri pekiştirmek için oldukça işlevseldir ve anlam yüklüdür. Bir elma dan bahsederken elimizi sanki elma tutuyormuş gibi yuvarlak yapmamız ikonik jestlere bir örnektir.
Opera: Sözlerinin tümü ya da çoğu “koro, solo, düet” biçiminde şarkılı olarak söylenen müzikli tiyatro eseridir. Oyunculara, orkestra eşlik eder.
Trajedi, komedi, dram ve müzikal tiyatro olmak üzere dörde ayrılır. Bu türlerin özelliklerine kısaca bakacak olduğumuzda: Trajedi: Seyircide korku ve acıma hislerini uyandırarak onu kötü duygularından arındırmayı amaçlayan türdür.
Replik: Oyuncunun sözü karşısındakine bırakırken söyleyeceği son söz.
Ayrıntıda, değişik ifadelerin bileşiminde belki. Ancak Paul Ekman'a göre, 6 mimik evrensel: Sevinç, öfke, korku, üzüntü, tiksinti ve şaşırma.
Jest ve mimikler "esas" ve "ikincil" olarak ayrılır.
Mikro ifadeler temelde 6 evrensel hissi dışa vururlar: iğrenme, kızgınlık, korku, üzüntü, mutluluk, şaşkınlık .
Aslında her bir jest, düşünce ve duygu ürünü olduğu için doğal olarak bu özelliklerini barındırır. Yüz kaslarının anlatım amaçlı kullanımı mimikleri; baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin kullanım de jestleri oluşturur. Jest ve mimikler “esas” ve “ikincil” olarak ayrılır.
baş, el, kol, ayak ve bedenin duruşu ile verilen mesajlar jest olarak tanımlanır. Jest, çoğunlukla mimiğin bütünü içinde ele alını. Onun başlıca elemanı sayılır. Mimik: his ve düşüncelerimizin etkisiyle ile yüzümüzde beliren kımıldanışlar, hareketlerdir.
Esas jest ve mimikler, düşünce ve duygularımızı destekleyen, onları somutlaştıran hareketlerimizdir. Örneğin, sohbet sırasında göz kırpma, baş sağlama, kolları açma gibi işaret ve hareketler iletmek istediğimiz ve programladığımız bir mesajı içeren jestlerdir.
[1] (tiyatro) Klasik tiyatroda yer, zaman ve konu birliğini esas alan kural.
Batılı anlamda ilk Türkçe oyun, Şinasi'nin Şair Evlenmesi'dir (1860). Bu oyun Dolmabahçe Saray Tiyatrosu'nda oynanmak üzere yazıldığı bilinmektedir.
Tiyatro edebiyatın yanı sıra oyunculuk, sahne düzeni, dekor, kostüm, aydınlatma, müzik ve dans gibi öğeleri de içerir. Tiyatronun oluşmasında eser (senaryo), oyuncular, sahne ve seyirci unsurları her zaman dikkate alınır. Bütün bunlara rağmen tiyatronun temel öğeleri “olay, kişiler, yer ve zaman”dır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri