Vücudumuzun bizi uyandırması için geliştirdiği mekanizmada günün belli saatlerinde kortizol hormunun seviyesi artar. Kortizol ( stres hormunu ) üretiminin en üst seviyeye çıktığı zamanlarda, kahvaltıdan sonra ve ( 08.00-09.00, (12.00-13.00) ve (17.30-18.30) dışındaki saatlerde kahve tüketilmelidir.
Türk kahvesi, kahvaltıdan sonra içilebileceği gibi 08.00-09.00 ve 17.30-18.30 saatleri dışında da içilebilir. Türk kahveleri konusunda uzman hale gelen Mocaco Coffee'nin kahvelerini kesinlikle denemelisiniz.
Araştırmaya göre, uykunuzu olumsuz yönde etkileyebileceğinden, kafeini öğleden sonra saat 2'den itibaren veya yatmadan en az 7 saat önce tüketmekten kaçınmalısınız.
Kafeinin uyarıcı etkileri, uyku kalitesini düşürebilir ve uykusuzluğa yol açabilir. Bu nedenle, gece kahve içmekten kaçınılması önerilir.
Aç karna Türk kahvesi içmek ve ardından da bol bol su tüketmek, vücuttaki toksinleri atmaya yardımcı olur. Böylece vücudu temizler. Aç karna Türk kahvesi içmenin faydaları arasında gün içerisinde enerjik ve dinç kalmanızı sağlamak da vardır. Uykuyu açar ve odaklanmayı sağlar, konsantrasyonu artırır.
İlgili 31 soru bulundu
Vücudumuzun bizi uyandırması için geliştirdiği mekanizmada günün belli saatlerinde kortizol hormunun seviyesi artar. Kortizol ( stres hormunu ) üretiminin en üst seviyeye çıktığı zamanlarda, kahvaltıdan sonra ve ( 08.00-09.00, (12.00-13.00) ve (17.30-18.30) dışındaki saatlerde kahve tüketilmelidir.
Doğru tüketilen sabah kahvesi, baş ağrısının önüne geçer. Kahve, içerdiği antioksidanlar sayesinde hücreleri korur, güçlenmelerini sağlar. Düzenli tüketilen kahve; metabolizmayı hızlandırır, daha fazla yağ yakımı gerçekleştirerek kilo vermenize yardımcı olur.
En Sağlıklısı Sade Kahve
Granül kahveler, daha ziyade kalitesi düşük Robusta türü kahve çekirdeklerinden yapılırken, Türk kahvesi ve Espresso denilen Arabika cinsi ise oldukça kaliteli kahve çekirdeklerinden üretilmektedir.
Telvesi ile birlikte pişirilmesi şüphesiz ki Türk kahvesinin antioksidan kapasitesini artırır. Böylelikle içeriğindeki polifenoller ile anti-kanserojen özellik kazanır. Yapılan çalışmalar, günde 1-3 fincan içilen Türk kahvesinin birçok kanser türünden koruyucu olabildiğine işaret ediyor.
Bu da uyandıktan yaklaşık 3 saat sonrası ile akşam 6'ya kadar geçen süreyi kapsar. Sabahları açken içilen kahve mide asidinin artmasını tetikler. Gastrit, reflü gibi mide rahatsızlıkları olanlar başta olmak üzere mide yanması, hazımsızlık ve sindirim rahatsızlığı şikayetlerini artırabilir.
Kahve ödem oluşturmaz ancak aşırı miktarda tüketildiğinde vücutta sıvı kaybına neden olabilir. Bu nedenle, kahve tüketimiyle beraber vücuttaki su dengesini korumak önemlidir.
Vücudun kişiyi uyandırabilmesi için geliştirmiş olduğu mekanizmada, kortizol hormonunun seviyesini yükseltir. Bu nedenle kortizol hormonunun en yüksek olduğu saatlerde kahve tüketilmemesi tavsiye edilmektedir. Dolayısıyla 12:00 ile 13:00, 17:39 ile 18:30 saatleri haricinde kahve içilebilir.
İlk olarak; aç karnına kahve içmek mide asit seviyesini artırarak mide ekşimesine, reflüye ve hatta ülserlere neden olabiliyor. Bu nedenle, özellikle mide sorunları olan kişilerin kahve içmeden önce muhakkak yemek yemeleri öneriliyor. İkinci olarak; aç karnına kahve içmek, kan şekerini düşürebiliyor.
Kafeinin etkisi 15 dakika içerisinde hissedilebilir. Kandaki kafein seviyesi yaklaşık olarak 1 saat sonra en üst seviyeye çıkar. Çoğu insanda birkaç saat bu seviyede kalabilir. 6 saat sonra ise alınan miktarın yarısı hala vücutta olur.
Kahve içtikten sonra kafeinin etkisini yaklaşık ilk 5 – 30 dakika içinde hissetmeye başlarsınız. Ve bu etki sonraki 5 saati kapsayacak şekilde devam edebilir (2). Bu da demek oluyor ki kahve, uyku ihtiyacını 5 saate kadar geciktirebilir.
Günün ilk zamanlarında içilen sabah kahvesi, uykunun etkilerini yok etmek ve daha dinç olmak için tercih edilir. Bu yüzden sabah saatlerinde daha sert kahvelerin seçilmesi, uyanabilmeniz açısından daha etkili olacaktır. Bu yüzden sabahları americano, filtre kahve, espresso veya Türk kahvesi tercih edebilirsiniz.
Düzenli olarak tüketilen kahve ile birlikte yağ yakıcı besinlerden oluşan bir beslenme programı ve haftalık egzersiz çizelgesiyle desteklenen bir kahve tüketimi, kilo verme sürecini hızlandırabilir.
Uzman Diyetisyen Çetintaş, kahveyi yemeklerin hemen üzerine içmemeye özen gösterilmesi gerektiğini belirterek, "Çünkü kahvenin içerisinde bulunan tanenler vücudumuzdaki demir emilimini de engeller. Şurada Paylaş! Bu durumun önüne geçmek için de yemeklerden 1,5-2 saat sonra içmek en doğru seçenek olacaktır" dedi.
İsveç Gothenburg Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, filtre kahvenin sağlık için yararlı olduğuna, hatta ömrü uzatabileceğine ancak Türk kahvesi gibi kaynatılarak yapılan kahvelerin kalp hastalığı riskini artırdığına işaret ediyor.
Türk kahvesi, filtre kahve veya espresso gibi siyah kahvelerin metabolizmayı hızlandırıcı etkisi olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla içerisine ekstra krema veya ilave şeker katmadığınız sürece az da olsa zayıflatıcı etkisinden söz edilebilir.
Kahvaltıyla kahve arasında 1 saat olmalıdır. Kahve ağır bir yemeğin üzerine içildiğinde de sindirime büyük katkı sağlayacaktır. Fakat yemeğin üzerine içilen kahve, besinlerdeki bazı faydalı maddelerin emilmesini önleyecektir. Bu açıdan hazım sıkıntısı yaşamıyorsanız kahveyi yemekten 1 saat sonra içmek daha iyi olur.
Unutmayın; sabahları kahvaltı ile kahve tüketmek oldukça sağlıklı bir alışkanlık olabilir ancak kahveyi günün geri kalan kısmında aşırı miktarda tüketmemeye özen göstermelisiniz.
Sağlığa birçok faydası bulunan Türk kahvesi, vücuda enerji verir, böylelikle zinde kalmaya yardımcı olur. Bunun yanında şekersiz tüketilen Türk kahvesi, sindirim sistemini de düzenleyerek mide problemlerini önlemede etkili olur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri