Bingöl, dünyada yaygın olan bu uygulamanın artık Türkiye'de de yaygınlaşmaya başladığını belirterek, "Türkiye'de eskiden bahşiş daha yaygındı. Ancak artık insanlar eskisi gibi bahşiş bırakmıyor.
Bahşiş bırakmak neredeyse zorunlu diyebiliriz, zira restoran ve kafe çalışanları da maaşlarını bahşişler hesaba katılarak alıyor, dolayısıyla bahşişlerin mutlaka veriliyor olması gerekiyor.
Araştırmaya göre Türkiye'de restoranlarda hesabın yüzde 10'u ile 15'i, otellerde ise 2 ila 5 lira arasında bahşiş bırakılması doğru olarak kabul ediliyor. Taksilerde de ücreti yuvarlamak yeterli oluyor.
Ancak artık insanlar eskisi gibi bahşiş bırakmıyor. İşletmeler de standart yüzde 10-15 'servis ücreti' yazmaya başladı, bunu da adisyona ekliyorlar. Restoranlarda servis yapılıyor, bu da onun karşılığı olan ücret. Bu çok normal ve doğal bir şey.
diyenlere de hemen başındayken cevap vermiş olalım: Kuver bahşiş değildir. Restoranlarda masaya konulan örtü, çatal-kaşık-bıçak takımı, şamdan ve peçete gibi diğer tüm aksesuarları kapsayan kuver, kısaca masanın üzerinde bulunan ve servise dahil edilmiş tüm malzemeler ve bunun için alınan ücret olarak tanımlanabilir.
İlgili 41 soru bulundu
Yasaya göre, iş yeri sahiplerinin bu paradan kendilerine pay almaması gerekiyor. Yönetmeliğe göre, biriken bahşişlerin çalışanlara eksizsiz olarak dağıtılması gerekiyor. Avukat Emel Özbek, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Bahşişler üzerinde işverenin bir hakkı yoktur.
Restoranlarda servis yapılıyor, bu da onun karşılığı olan ücret. Bu çok normal ve doğal bir şey. Servis ücreti alınınca insanların bahşiş bırakmasına da gerek olmuyor.
Buna göre, bahşişin dağıtımında çalışanların yaptıkları işler esas alınıyor. Çalışanlar yaptıkları işlere göre puan alıyor ve toplanan bahşiş puana göre dağıtılıyor. Bu sayede müdür, şef garson, garson, komi ve istenirse mutfak çalışanlarına kadar bahşiş dağıtılıyor.
Taksilerde yolculuk ücretinin yüzde 10-15'i bahşiş verilir. Otellerde ise kat görevlilerine gece başına 2-3 dolar, konsiyerje 5 dolar ve üstü, oda servisine ve çantalarınızı taşıyan kişiye 1-2 dolar, valelere de 2-5 dolar verilir.
Bizdeki normal bahşiş oranı hesabın yüzde 10'u kadar. Fine dining restoranlarda bu oran yüzde 15-20'lere kadar çıkabiliyor. Ancak işletmeler ve servis elemanlarıyla konuştuğumuzda ya bahşişin yüzde 5-7 ile sınırlı olduğunu ya da kimi müşterilerin işi abarttığını öğreniyorum.
ABD'de diğer bir çok ülke uygulamasından biraz farklı olarak restoranlarda ve benzeri yerlerde bahşiş vermek neredeyse zorunlu addedilmektedir. Bu şekilde toplanan paralar ise gerçekten de çalışanların gelirlerinin bir parçasıdır.
Ülkemizde de restoranlarda hesabın yüzde 10'u ile 15'i arasında bahşiş bırakmak doğru bir davranış olarak kabul görürken, otellerde 2 ila 5 lira arasında bahşiş verilebiliyor.
Çin ya da Japonya'da uluslararası otellerde bahşiş hakaret olarak algılanabiliyor. Çin'de turist merkezlerinde servis görevlileri faturanın yüzde 10'una tekabül eden miktarı bahşiş olarak kabul ediyor.
Bahşiş olayı zorunlu değildir, empati yeteneğin kadar bahşiş verirsin. Ama böyle yüzsüzlükler de bahşiş vermekten soğutur hale geldi.
Eskiden çalışanlara hizmetlerinin karşılığı olarak verilen ekstra ücret olan bahşişler artık düşük ücretlerle çalışan garsonların gelirlerini kabul edilebilir düzeylere çekmek için bir aygıt haline geldi. Tabii bir de menüdeki ürünlerin fiyatını olduğundan düşük tutmanın yolunu bahşişlerde gören işletmeler de var.
TRT Haber'de yer alan habere göre, yasaya göre, iş yeri sahiplerinin bu paradan kendilerine pay almaması gerekiyor. Yönetmeliğe göre, biriken bahşişlerin çalışanlara eksizsiz olarak dağıtılması gerekiyor. Avukat Emel Özbek, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Bahşişler üzerinde işverenin bir hakkı yoktur.
Otel: 1 dolara kadar. Restoran: Faturanın yüzde 10'u ile 15'i tutarında. Taksi: İsteğe bağlı olarak yüzde 10 ile 15 arasında bahşiş bırakılabilir. Otel: Gerekli değil.
Çalışanlar yaptıkları işlere göre puan alıyor ve toplanan bahşiş puana göre dağıtılıyor. Bu sayede müdür, şef garson, garson, komi ve istenirse mutfak çalışanlarına kadar bahşiş dağıtılıyor.
Restoranda, kafede, kuaförde ve birçok alanda aldığı hizmetten memnun kalanlar bahşiş veriyor. Bu bahşişlerden pay almak isteyen bazı iş yeri sahipleri için ise uzmanlar "Bahşişin tamamı çalışanlara aittir" uyarısında bulunuyor. Memnun kalınan hizmet kimi zaman karşılıksız kalmıyor. Çalışana teşekkür bahşişle ediliyor.
Aşçılar bahşiş almaz. Garsonluk da en az aşçılık kadar zor bir meslek. Onların da çalışma saatleri dengesiz, düzensiz ve uzun. Yemek sektörü genel olarak böyle, yapacak bir şey yok.
Yapılan hizmetin karşılığının üçüncü şahıslar tarafından ödenmesi, akdin mahiyetini de değiştirmez. Buna göre, alınan bahşiş ücret sayılır ve hizmet akdiyle çalıştıkları kabul edilen bahsi geçen iş görenler de 5510 sayılı Kanun'un 4-a kapsamında sigortalı sayılırlar.
Avrupa ülkelerinde de bahşiş zorunlu olmasa da yaygın bir uygulamadır ve çoğu ülkede vermemek kabalıktır. Masanıza gelen hesapta bahşiş konusunda bir detay olmasa bile bırakmanız gerekir. Ve bizim ülkemizin aksine bu bir memnuniyet ölçütü değildir.
Otel, lokanta, eğlence yerleri ve benzeri yerlerde toplanan bahşişlerin işçilere dağıtımına ilişkin esaslar yeniden belirlendi. Bundan böyle her işçi toplanan yüzdelerden fiilen çalıştığı gün sayısına ve elde ettiği puana göre yararlanacak.
Ülkemizde, kuver ücreti almak zorunlu değildir ve yasal bir zorunluluğu yoktur. Kuver ücreti, restoranların kendi politikalarına ve hizmet kalitesine bağlı olarak belirlenir. Dolayısıyla her restoran kuver ücreti uygulamak zorunda değildir.
Türk Dil Kurumu'na göre bahşiş, Farsça kökenli olup, “Yapılan bir hizmete ödenen ücretten ayrı olarak fazladan verilen para, kahve parası“ olarak tanımlanmaktadır. Uygulamada bahşiş ile aynı anlama gelen garsoniye, tip, servis ücreti isimleri de kullanılmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri