Reçeller ve jöleler: Küflenmiş reçelleri ve jöleleri kesinlikle tüketmeyin. Reçel ve jölelerdeki küf sağlık açısından zararlı olabilir.
Dolayısıyla atılmalı. Meyveler, içlerindeki asidin zararlı bakterileri engellemesi yüzünden sebzelere göre daha dayanıklı. Açılmış reçel kavanozlarının içinde oluşan küf tabakasının da bir sakıncasının olmadığı, tabakanın alınmasıyla yenilebileceği belirtiliyor.
Küflenen gıda yumuşak yapıdaysa derhal imha edilmeli
“Eğer gıda sert bir yapıya sahipse küf mantarları gıdada derinlere doğru ilerleyemez. Bu nedenle küflü kısımların kesilip kullanılmasında herhangi bir sıkıntı bulunmuyor. Aksine gıda israfının önüne geçen bir yaklaşımla gıdalarımızı tekrar değerlendirebiliriz.
Bununla birlikte, kontamine gıda maddelerinden hastalanma riski daha yüksek olduğundan ve sağlığınız için riske atılmaya değmeyeceğinden, küf bulunduğunda diğer herhangi bir yiyecek türü atılmalıdır. Sonuç olarak, herhangi bir türden küflü yiyecek tüketmek için kendi yolunuzdan çıkmamak en iyisidir.
Uzmanlar küfün tüm besine yayıldığını ve bunun yenmesi durumunda zamanla vücudun bağışıklık sistemini çökerttiğini, iç organlarda ve karaciğerde tahribata yol açtığını söylemektedir. Ve küfün vücut üzerindeki zararı yavaş ama öldürücü olabilmektedir.
İlgili 25 soru bulundu
Bazı zehirlenmelerde belirtiler 30 dakika ile 1 saat içinde görülürken, gıda zehirlenmelerinin çoğunda belirtiler 6-12 saat içinde meydana gelir. Diğer türlerde ise belirtilerin görünmesi için birkaç gün ile bir haftaya kadar süre geçmesi gerekir.
Küflü gıdaları koklamak ve tüketmek başta alerji ve solunum yolu rahatsızlıklarına yol açmaktadır. Ayrıca bağışıklık sistemimizi olumsuz etkileyerek akciğer ve bağırsaklarımızda uzun vadede hasarlara yol açabilmektedir.
Fakat ekmek üzerinde üreyen Rhizopus stolonifer ve benzeri küf türleri zehirli, hatta ölümcül olabiliyor. Özetle söylemek gerekirse, küflenmiş ekmeğin temiz kısmı diye bir şey yok. Ekmekte en ufak bir küf oluşumu gördüğünüz anda o ekmeği hiç düşünmeden doğruca çöpe atmanız en doğrusu.
Sirkeli suyun, bir fincan sirke ve bir bardak su kullanılarak kolaylıkla hazırlanabilmesi mümkündür. Daha sonra yapılması gereken; elde edilen karışımı küfün üzerinde dökmek, 10 dakika kadar beklemek ve nemli bir bez kullanarak küflü alanı silmektir.
Küflenmiş ekmek, çürümeye yüz tutmuş meyveler ve diğer küflü besinler kanserojen madde içerdiği için kesinlikle tüketilmemelidir. Küflenmiş bir ekmeği tüketmek çok yanlış bir davranıştır. Nedeni ise küflenmiş ekmek aslında milyonlarca mantar ve benzeri canlı tarafından istila edilmiş bir beslenme alanıdır.
Yumuşak meyve ve sebzeler: Küflenmiş meyve ve sebzeleri kesinlikle tüketmeyin. Yumuşak yapıları küfün içlerine nüfuz etmesini kolaylaştırır ve tüketmeleri sağlık açısından risklidir.
Küflenmiş yiyeceklerin tüketilmemesi genel bir kuraldır, çünkü küf, toksinler üretebilir ve sağlık riski oluşturabilir. Yoğurt da bu kurala tabi bir gıdadır. Küflenmiş yoğurt, genellikle tüketilmez ve atılmalıdır.
Küflenmiş salça tüketilmemelidir. Birçoğumuz salça küflendiği zaman küflü kısmı sıyırıp kalan kısmını tüketiyoruz. Bu durum gıda güvenliği açısından doğru bir uygulama değildir. Çünkü salça yumuşak yapıya sahip bir gıdadır.
Fazla şeker ya da az kullanılan şeker zaman içerisinde sıcaklığın da etkisiyle reçelin üzerinde bir şeker tabakası oluşturuyor. Yine sıcaklık ve kullanılan kapların reçel saklamaya uygun olmayışları da reçelin küflenmesine neden oluyor.
Kuru ve serin yerlerde tutulduğunda reçelin ömrü uzayacaktır. Kapağı açıldıktan sonra reçellerin kısa sürede tüketilmesi gerekmektedir. Reçelde köpüklenme fark ettiğimizde ise asla tüketilmemesi gerekir, çünkü köpüklenme reçelin bozulduğu anlamına gelir.
Vişnenin süzülmüş suyu reçel pişerken reçele eklenir de birlikte pişirilirse reçele eklenen şeker vişneye az geliyor birde vişne suyu reçeli çok sulandırıyor ve vişne çok sulu oluyor sonra reçel pişerken koyulaşsın diye çok kaynatmak gerekiyor. O zamanda reçel kapkara oluyor…
Öncelikle hazırladığınız 1 bardak ılık suya 1 çay kaşığı klorlu ağartıcıyı ekleyip su içinde klorlu ağartıcıyı çözdürmeniz gerekir. Meydana gelen karışımı bir spreyli şişe içine dökebilirsiniz. Karışımı doldurduğunuz sprey şişe ile küf lekesinin olduğu bölgeye birkaç kere bu karışımı püskürtebilirsiniz.
Derin bir kap içinde bir paket karbonat ile 1 su bardağı sirkeyi karıştırın. Bu karışımı sprey şişe içine alarak işinizi daha da kolaylaştırabilirsiniz. Banyo duvarında oluşan küf lekesinin üzerine karışımı sıkarak 10 dakika kadar bekleyin. Bekleme esnasında leke kendiliğinden akmaya başlayacaktır.
Beyaz sirke, küf için ev temizliğinin başkahramanıdır. Özellikle duvar küflerinde etkisi yadsınamaz. Sirke küf türlerinin yaklaşık %80'ini öldürür ve sirkeye dayanıklı küflerin yalnızca %20'sini bırakır. Bu nedenle sirkeyi, hidrojen peroksit, karbonat veya tuz gibi başka bileşiklerle karıştırmayı deneyebilirsiniz.
Bu nedenle yufka gibi yapısı katı olmayan, iç kısımlarına küf geçişi zor olmayan besin maddelerinde küflenme görüldüğünde tüketilmemelidir.
Ancak salçanın küflenmesi, bozulduğunu göstermez. Küflenen bölge temizlendikten sonra tüketilmeye devam eder. Salçanın üzerinde küflenmeye ek olarak kabarcıklar oluştuysa, salçanın suyu koyu veya sarımtırak bir renge büründüyse bozulmuş demektir. Bu salçayı hiçbir şekilde tüketmemelisiniz.
Dış görünüşü bakımından belirgin bozulma belirtileri veren (küf ve bakterilerin üremesi) tereyağı gıda olarak tüketilemez. Bu bozulmanın başla gelen tespit yöntemi tat ve koku değişimlerini belirleyen organoleptik kontrollerdir.
Küfler, bakterilere kıyasla daha geniş sıcaklık aralıklarında gelişebilmektedir. En düşük gelişme sıcaklığı 8ºC olarak verilse de 0ºC gelişen küfler özellikle buzdolabında saklanan yumurta, et, meyve ve sebze gibi gıdalarda gelişerek bozulmalara neden olabilmektedir. Optimum sıcaklık derecesi 25-30ºC arasındadır.
Tereyağı yumuşak bir besin olduğu için küflendikten sonra tüketilmemeli.
Nem ve küf, solunum yollarına ciddi şekilde zarar verebilir ve bu hasar astım krizine yol açabilir. Tüm bu hastalıkların yanı sıra romatizma ve eklem ağrısı özellikle yaşlı insanlarda yaygındır. Aynı zamanda küf kokusu ve yüksek nem de uyku bozukluklarına neden olabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri