Toksik ilişki nedir ya da toxic ilişki ne demek son zamanlarda genellikle karşımıza çıkan bir kavramdır. İlişkiler bazen bizi olumlu yönde etkilerken bazen ise zarar vermektedir. Bize zarar veren ilişkilere toksik ilişki denmektedir.
Bazı ilişkiler ise kişi için oldukça yıpratıcıdır. Kişiye zarar veren, çok fazla yıkıcı etkisi olan, kişinin kendini hiç iyi hissetmediği, buna rağmen de asla vazgeçemediği tabiri caizse kişiyi zehirleyen ilişkilere toksik ilişki adını veririz.
“Sevgi de zehirler mi?” demeyin. İşin uzmanına göre, duyguların aşırı yaşandığı, kişinin davranışlarını kontrol edemez hale geldiği durumlarda kendini gösteren sevgi zehirlenmesi, aşırı odaklanma, kontrol duygusu ve kaygı şeklinde belirtiler veriyor.
İnsanın kendi içinde hissettiği o gerçek sevgi; kişiye ve nesneye kişinin bütün içtenliği ile davranmasıdır. Karşımızdaki kişiye onun isteklerine, hayallerine, umutlarına ve sıkıntılarına ortak olmak ve gösterilen bütün bu çabayı hiçbir karşılık beklemeden mutluluk içerisinde yapmaktır.
Takıntılı sevgi hastalığının tek bir nedeni yoktur ve bağlanma bozuklukları, sınırda (borderline) kişilik bozukluğu, takıntılı kıskançlık, sanrılı kıskançlık, erotomani ve takıntı-zorlantı bozukluğu gibi başka birtakım ruhsal bozukluklara eşlik eden bir durum olarak ortaya çıkabilir.
İlgili 20 soru bulundu
Aşk, sevginin tutkulu ve derinlikli biçimidir. Aşkı sevgiden ayıran en önemli üç özellik, sadakat, bağlılık ve şefkattir. Sevdiğine delice bir tutkuyla bağlanan âşık onun için kendi çıkarını terk eden kişidir. Aşık olan kişide muhakeme ikinci plana düşmüş, öncelik duyguların olmuştur.
Aşık Olmak ile Sevmek Arasındaki Fark Nasıl Anlatılmıştır? Aşık olmak sevginin daha yoğun bir şekilde yaşanmakta olan bir halidir. Aynı zamanda sevgiyi aynı anda birden fazla kişi için hissetmeniz mümkündür. Ancak aşk sadece bir kişiye karşı hissettiğiniz yoğun duygu halidir.
Özetlersek, sevgiyi bir yaşantı, somut bir yaşamsal süreç olarak değil de, soyut bir kavram olarak gören bu tanımlamalara göre sevgi, bir kişiye ya da bir şeye karşı duyulan ilgi, bağlılık, içtenlikli yakınlık duygusu, derin sevecenlik; o kişinin ya da şeyin iyiliğini isteme, ona içten bağlanmadır.
Sevgi emek ister, sevgi sabır ister, sevgi bilgi ister, sevgi özgürlüktür, şefkattir, yapıcıdır, birleştiricidir, anlayıştır, saygıdır, seven insan şöyle yapmalı, seven insan böyle yapmalı, aramalı, sormalı, ilgilenmeli, kıskanmalı, tamamlamalı, aynı şeylerden zevk almalı. Sevginin hiç bir tanımı yoktur.
Aşkın tanımı için "Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevgi, sevda, amor" der Türk Dil Kurumu. Demek ki aşk, içinde sevgiyi de barındıran bir his. Sevgi ise "İnsanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu" olarak tanımlanıyor.
Bir ilişkide sevgi ilerleyen dönemde bitebilir. Tamamen ilişkinin seyri ve insanların yaşadıklarına göre sevginin bitebileceğinden veya başka birinin sevileceğinden bahsedebiliriz. Ancak her uzun süreli ilişkide sevginin azalacağı ya da biteceği yönünde bir iddiada bulunmak yanlış olacaktır.
Aşkın bir bağımlılık olup olmadığı hakkında konuşmaya başlamadan önce aşkı tanımlayalım; Literatürde, 'bir kimseye ya da bir şeye karşı duyulan aşırı sevgi ve bağlılık duygusu ve iki ayrı cinsin birbirine karşı hissettikleri bedensel ve ruhsal güçlü duygu, sevgi ilişkisi' olarak tanımlanır.
Nedir bu duygusal zehirlenme? Duygularımız, algılanmak için vardır. Onlar vasıtasıyla iç ve dış dünyamızda olup bitenlerin farkında oluruz. Ama duyguların fazlası hayatlarımıza hükmeder, gözlerimizi bulandırır, geleceğimizi veya enerjimizi çalarsa, bu durumda zehirli hale gelirler.
Aşk sadece duygusal değil aynı zamanda fizyolojik bir süreç. Araştırmalara göre, aşık olan kişinin beynindeki kan akışı değişiyor. Ellerde titreme, terleme, kalp çarpıntısı, nefes alışverişinde artma, tükürük salgısının azalması, yüzün soluklaşması veya kızarması gibi bedensel tepkimeler gözleniyor.
"Aşk, insan sağlığını ciddi derecede tehdit ediyor."
Uzmanlara göre aşk acısı çekenlerin gözbebekleri daha büyük, avuçları terliyor ve kalp atışları normalden daha hızlı.Stres kaynaklı rahatsızlığın baş müsebbibiAşkın yol açtığı bu değişimler stres kaynaklı rahatsızlıklara ve grip etkilerinin görünmesine neden oluyor.
Sağlıklı bir ilişki, iki kişi arasında saygı, güven ve karşılıklı destek içeren bir ilişkidir. İki kişi arasında sağlıklı bir ilişki, şunları içerebilir: İletişim: Sağlıklı bir ilişki, açık, dürüst ve saygılı iletişim yoluyla kurulur.
Gerçek aşk nedir diye merak edenler için üçüncü kişilerin olmadığı aşktır denilebilir. Her yerde ve her kişide aynı şekilde hissedilen gerçek aşta, asla üçüncü kişilere yer verilmez. Bu yüzden kişinin hem aklında hem de kalbinde 7/24 sadece tek kişi vardır ve o da aşık olduğu kişinin ta kendisidir.
Basitçe tanımlarsak koşulsuz sevgi, koşullara bağlı olmadan sevmektir. Koşulsuz sevmek de sevilmek de insanı daha iyi ve daha başarılı bir birey olma yolunda destekleyen en iyileştirici güçlerin başında gelir.
Sevmek demek, çok güvenilir bir dostluk ve arkadaşlık kurmuş olmak, koşulsuz güveniyor olmak, onunla birlikte kendini güvende hissediyor olmak demektir. Sevmek demek, sizi olduğunuz gibi kabul ettiğini bildiğiniz özel birinin varlığını biliyor olmak demektir.
Güvensizdir, çekiniktir, uzaktır, soğuktur. Sevilmediğini hisseden kişi kendisini korumaya alır. Çevresini kuşatan sevgisizliğe öfkelidir. Gücü yeterse saldırgan, gücü yetmiyorsa ezik davranır.
Hastalıklı aşk, eskilerin tabiriyle “marazi aşk”, “takıntılı aşk”, “patolojik aşk” veya “narsisistik (bencil) aşk” diye de adlandırılır. Burada aşık ilişkiyi bir benlik mücadelesine dönüştürür. Onun için maşuk benliğini besleyen bir nesnedir.
Gerçek aşkta, üçüncü kişilere yer yoktur. Kişinin aklında da kalbinde de hayatında da sadece aşık olduğu kişi vardır. Sadakat ve güven gerçek aşkın meyveleridir. Bunun dışında tutku ve şefkat da gerçek aşk ile birlikte hissettiği duygular arasında yer alır.
Hayatımız boyunca yaşadığımız ilişkiler sonucunda birçok tecrübe kazanırız. Ancak psikologların dediğine göre insan, gerçek anlamda tam üç kere aşık olur. Bu tecrübelerden her birisi kendine göre, önemli ve hatta gereklidir.
Âşık olan kişi duygusal olarak hassaslaşır. Duygusal ve fizyolojik değişimler uykusuzluğa, iştahsızlığa, düzensizliğe sebep olur. Âşık olan kişi, önceden sorunlu olduğu kişilerle yakınlaşır. Nöronların üretken hale gelmesi kişiyi pozitif hale getirir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri