Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna veremez. (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise; çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) Ayrıca eşler de birbirlerine zekât, fitre ve fidye veremez.
Zekat veya fitre verirken verilen kişiye söylemeye gerek yoktur.
2- Zekât, fitre veya fidye verirken, verdiğimiz kişinin 'aldım kabul ettim' demesi gibi resmî, törensel, ruhsuz ve soğuk işlemlere gerek yoktur. Hatta zekât, fidye veya fitre olduğunu söylememize bile gerek yoktur. İçimizden zekât mı, fitre mi, fidye mi niyet etmemiz yeterlidir. Biz bilelim yeterlidir.
Fitreler bir fakire verilebileceği gibi, birkaç fakire de dağıtılabilir. (Merğînânî, el-Hidâye, II, 224). Ancak bir kişiye verilen miktar bir fitreden az olmamalıdır.
Kişi dinen zengin sayılanlara, usûlüne (anne, baba, dedeler ve nineler), fürûuna (çocuk ve torunlar) ve eşine fıtır sadakası veremez. Fitreler bir fakire verilebileceği gibi, birkaç fakire de dağıtılabilir.
İlgili 21 soru bulundu
Kişi, kendisinin ve ergenlik çağına ulaşmamış çocuklarının fitresini vermekle yükümlüdür (Kâsânî, Bedâî', 2/70). Buna karşılık kişinin ana-babası, büyük çocukları, karısı, kardeşleri ve diğer yakınları için fitre ödeme zorunluluğu yoktur (Kâsânî, Bedâî', 2/70,72).
Borcundan ve aslî ihtiyaçlarından fazla olarak bu kadar mala sahip olan kişi dinen zengin sayılır. Böyle bir kişi, zekât veya sadaka alamayacağı gibi; sadaka-i fıtır vermek ve kurban kesmekle de yükümlü olur.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen fidye miktarı 70 ₺'dir.
Fakir olan kardeşe zekât verilebilir. Kardeş çocuğu, amca, dayı, hala ve bunların çocukları da böyledir (Merğinânî, el-Hidâye, 2/224; İbnü'l-Hümâm, Fethü'l-kadîr, 2/275; İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, 2/353-354).
“Konu ile ilgili hadis-i şerifler, mevcut sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak ülkemizde 2023 yılı için fitre miktarı, 70 TL olarak belirlenmiştir.
Zekatta niyet edilmesi sırasında özel bir duanın okunması ya da sözün söylenmesi gibi bir durum bulunmamaktadır. Müslümanların “Bu zekatım olsun” şeklinde niyet etmesi dahi yeterli olabilmektedir.
Zekat ibadetini yerine getiren her Müslümanın merak ettiği konulardan biri de zekat verirken söylemek gerekir mi yoksa gerekmez mi konusudur. Bu konu ile ilgili dinimizde zekat veren kişinin öncelikle doğru bir şekilde niyet etmesinin önemi vurgulanmış, zekat verirken söylemenin gerekmediği belirtilmiştir.
Zekât birden fazla kişiye taksim edilerek verilebilir mi? Kişi zekâtını dinen fakir olan bir kişiye verebileceği gibi birden fazla kişiye de verebilir.
Fitre ibadettir ve hayırlı bir ameldir. Amellerin değeri de niyetlere bağlıdır. Dolayısıyla fitre, niyet edilerek ve verilecek yere temlik (mal edindirme) suretiyle verilir.
Çünkü iftar yemeği yiyenler arasında kendilerine zekât verilmesi caiz olmayan birçok kişi de bulunmaktadır. Ancak hazırlanan yemekler zekât niyetiyle yoksullara ulaştırılırsa zekât yerine geçer.
Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelîler'e göre fitre vermek farzdır. Çünkü bir hadiste Resûlullah'ın hür, köle, erkek, kadın her müslümana fıtır sadakası vermeyi farz kıldığı belirtilir (Müslim, “Zekât”, 12; Şevkânî, IV, 195).
Diyanet tarafından yapılan açıklamaya göre; kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir.
Zekat veremeyeceğimiz yakınlarımız arasında; annemiz, babamız, karımız veya kocamız yani eşimiz, kız çocuğumuz, erkek çocuğumuz, kız çocuğumuzdan dünyaya gelen erkek ya da kız torunumuz, erkek çocuğumuzdan dünyaya gelen kız ya da erkek torunumuz, dedelerimiz ve ninelerimiz yer alır.
Ünlü, ana babaya, dedeye, büyükanneye, evlada, toruna, hanıma ve kâfire fitre verilemeyeceğini belirterek, "Fakir olmak şartıyla geline, kardeş, hala, amca, dayı, teyze gibi akrabaya, damada, kayınvalideye, kayınpedere, kayınbiradere, üvey çocuğa verilebilir.
Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl oruç fidyesi (günlük) bedelini kişi başı olarak açıklar ve 2023 yılı oruç fidye bedelini 70 lira olarak açıkladı.
Ramazan ayında oruç tutamayanlar için hadislerde verilen bilgilere göre bir kişiyi bir gün boyunca doyurmak olarak geçmektedir. Burada bir gün doyurmaktan kasıt 2 öğündür. 2 öğün ise Diyanet'e göre 70 TL olarak hesaplanmıştır. Bir gün oruç tutmamanın kefareti 70 TL olarak belirtilmiştir.
İslâm âlimlerinin ortak kabulüne göre ihtiyarlık ve şifa ümidi kalmamış bir hastalık sebebiyle oruç tutamayan kimse, kazâ etmesi mümkün olmadığı için tutamadığı gün sayısınca fidye öder. Bu durumdaki bir kimsenin fidye ödemesi fakihlerin büyük çoğunluğuna göre vâcip, Mâlikîler'e göre ise müstehaptır.
Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna veremez. (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise; çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) Ayrıca eşler de birbirlerine zekât, fitre ve fidye veremez.
Şâfiî mezhebinin meşhur olan görüşüne göre ise hiçbir borç, zekâta tâbi olan malların hiçbirisinden düşülmez, dolayısıyla borçluluk hâli zekât vermeye engel değildir (Nevevî, el-Mecmû', 5/344).
Buna göre, oruç tutmaya gücü yettiği hâlde tutmayan veya geçici bir sebeple tutamayan kimseler hakkında fidye hükmü yoktur (Buhârî, Tefsîr (Bakara), 26 [4507]; Müslim, Sıyâm, 149-150 [1145]). Mazeretsiz oruç tutmayanların, tutmadıkları oruçları kaza etmeleri ve tövbe istiğfar etmeleri gerekir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri