Tanpınar'ın şiirlerindeki muhteva, denilebilir ki onun sonsuz iç dünyasının bir göstergesidir. Tanpınar, bütün temalarında bir sonsuzluk özlemi içinde, evrensele ulaşma noktasında gayret sarf etmiştir. Muhteva, şiirin diğer unsurlarıyla önem kazanır ve bir anlama ulaşır.
Tanpınar'ın ilk şiirlerinde Ahmet Haşim'in sembolist şiirlerinin etkisi görülür.
Tanpınar, sembolizm ve Fransız şiirinin yanı sıra döneminin modern roman anlayışından etkilenmiştir.
Ahmet Hamdi Tanpınar sanat anlayışı müzik ve ahengi şiire ve edebiyata sokarak çok yönlü bir sanat ortaya koymaktır. Eserlerinde bir çok farklı motifi bir arada bulmak mümkündür. Rüya, bilinçaltı, musiki, zaman kavramı gibi temalar onun için oldukça önemli temalar olmuştur.
Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Fransız ekolünden beslendiği su götürmez bir gerçektir. Fransız sembolist ve romantiklerden hatta Fransız rasyonalist filozoflardan bile etkilenmiştir.
İlgili 15 soru bulundu
Tanpınar, ilk şiirlerini hece ölçüsü ile yazmış olup ancak daha sonra şiirlerindeki biçimsel farklılıklar serbest nazma dönüşmüştür. Bu mükemmeliyetçi tavır onun şiirinde kusursuz şiir anlayışının doğmasına neden olmuştur.
Tanpınar, çağdaşlaşma sürecinde bireyin, geleneksel kültürle modern kültür arasında sıkışması, yaşadığı çatışma, bunun toplum hayatına yansıması, bireyin iç dünyasındaki yansımalarını romanlarında işlemiştir.
Ahmet Hamdi Tanpınar'ın şiirlerinde de derin bir duyarlılık ve estetik anlayış görülmektedir. Şiirlerinde aşk, doğa, zaman gibi temaları işlemiştir. "Bursa'da Zaman", "Mavi Maviydi Gökyüzü" gibi şiirleri Türk edebiyatında önemli bir yere sahiptir.
Ahmet Muhip Dıranas, Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin “saf şiir” anlayışına mensup şairlerindendir.
Ahmet Hamdi Tanpınar 1920'de ilk şiiri “Musul Akşamları”nı (Altıncı Kitap, Temmuz) ve ilk çevirisi Magdalene Rock'tan “Bir Hikâye”yi (Servet-i Fünun, sayı 1457-1459, 24 Temmuz) yayımladı. 1921'de Yahya Kemal önderliğinde, Darülfünûn'dan tanıştığı bazı arkadaşlarıyla birlikte Dergâh Mecmuası'nı çıkardılar.
Ahmet Hamdi Tanpınar Edebi Kişiliği
Yaşadığı dönem serbest şiirin moda olduğu bir dönemdir. Hece ölçüsü kullanarak yeni bir akım getirmiştir. Daha sonra ise kendisi serbest ölçüde de eserler vermiştir. Aynı zamanda siyasetçi de olan sanatçı makale ve edebiyat tarihi gibi çok yönlü çalışmalara imza atmıştır.
Ahmet Hamdi Tanpınar, (23 Haziran 1901, İstanbul Şehzadebaşı - 24 Ocak 1962 İstanbul) mükemmeliyet fikriyle harmanladığı diliyle şiir, roman, hikâye, deneme ve araştırma-inceleme türlerinde yazan ve günümüze kadar 26 adet eseri bulunan şair, roman ve hikâye yazarı, edebiyat tarihçisi, edebiyat eleştirmeni, çevirmen ve ...
Tanpınar'ın özel hayatından otobiyografik unsurlar içeren roman İstanbul'un tabiatını, semtlerini ve mimarî güzelliklerini ele alış şekliyle de önem arz eder. Yine de, Mehmet Kaplan'ın deyişiyle "en büyük orijinalitesi ve değeri, aksiyonunda değil, psikolojik muhtevasındadır."
Kısakürek, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde mistik ve metafizik şiir anlayışına sahip bir şair olarak bilinir. O, birçok şiirinde kendi hayatında yaşadığı metafizik gerilimleri işler.
"Huzur", "Saatleri Ayarlama Enstitüsü", "Beş Şehir" ve "Yaz Yağmuru" adlı kitapların yanı sıra Türk edebiyatında iz bırakan çok sayıda esere imza atan Ahmet Hamdi Tanpınar'ın vefatının üzerinden 62 yıl geçti.
Ahmet Muhip Dıranas'ın Şiir Anlayışı Nedir? Ahmet Muhip Dıranas, "saf şiir" anlayışına mensup şairlerdendir. Türk edebiyatında saf şiire ya da diğer adıyla öz şiire eğilim Ahmet Haşim'in "Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar" isimli makalesiyle başlamıştır.
Orhan Veli Kanık (13 Nisan 1914, İstanbul – 14 Kasım 1950, İstanbul), daha çok Orhan Veli olarak tanınan Türk şairdir. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı.
Toplumcu gerçekçi şiirin öncüsü; Nazım Hikmet.
Tanpınar, Kerkük'te başlayan okuma tutkusunu Antalya'da daha rahat geliştirebilir. Bu dönemde okuduğu kitaplar arasında özellikle Yeni Mecmua'yı ve orada tanıdığı Yahya Kemal'in gazellerini anar. Aynı dönemde okumaya başladığı Ahmet Haşim'den de derin şekilde etkilenir.
Sembolizm akımının savunucularından biri olan Ahmet Haşim, edebiyat dünyasında şiirleri ile ön plana çıkmıştır. Şiirin, tamamen kişisel bir alan olduğunu vurgulamış ve bu yönde sayısız eser ortaya koymuştur.
Özet : Ahmet Hamdi Tanpınar, Türk Edebiyatının en önemli simalarından birisidir. O, Türk Edebiyatında romanları, şiirleri ve edebi tenkitçiliğiyle tanınmaktadır. Tanpınar'ın romanları ve makaleleri incelendiğinde onun çok zengin bir bilgi birikimine sahip olduğu görülecektir.
Millî edebiyatın hece vezni ile şiir yazma ilkesine sadık kalan, onlar gibi arı ve duru bir dille yani yaşayan Türkçeyle şiirler yazan Ahmet Kutsi Tecer, bu şiir hareketlerini değil; başını Faruk Nafiz Çamlıbel'in çektiği “Memleketçi Edebiyat” anlayışını ve duyuş tarzını devam ettiren şiirler kaleme aldı.
Huzur, 1940'lı yılların Türk romanları arasında orijinal denilebilecek bir teknikle yazılmıştır. Üçüncü şahıs, yani anlatıcı-yazar ağzından yazılmış bir roman olmakla beraber Huzur'da bir "ben" romanı gibi tamamen Mümtaz'ın bakış açısı hâkimdir.
Huzur'daki ana fikri kısaca ortaya koymak istersek, birtakım değerler arasındaki çatışmayı sergilemek ve bu çatışmanın yarattığı bunalımı Mümtaz'ın kişiliğinde dile getirmektir diyebiliriz. Mümtaz, romanda anlatılan olaylar boyunca bu huzuru bir kadında, Nuran'da bulabileceğini düşünür.
Huzur romanı, Tanpınar'ın 1949 yılında yayınlanan eseridir. Roman klasik roman incelemesinde ele alınan şahıs, vaka, mekân, zaman, üslup, bakış açısı ve anlatım tekniği gibi bütün unsurlara inceleme alanı oluşturan bir romandır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri