Bu nedenle inek ya da keçi sütünü anne sütüne alternatif olarak görmemekte fayda vardır. Örneğin inek sütü içerisinde bulunan yüksek orandaki protein ve mineraller, bir yaş öncesi bebeklerin böbreklerini zorlayabilir. Çünkü inek sütü, bebeklerin henüz gelişmekte olan böbreklerine uygun değildir.
Bebeklere inek sütü vermenin zararları
1 yaşından önce bebeklere inek sütü verilmemelidir. Bu durumun nedenleri şu şekilde sıralanabilir: İnek sütünde alerji riski fazladır. Erken dönemde inek sütü içen bebeklerde saman nezlesi, astım gibi alerjik hastalıklar görülebilir.
0-12'nci aylar arasında inek sütüne başlanmaması önerilir. 1 yaşından sonra bebek, inek sütünü sindirmeye hazırdır. Fosfor, kalsiyum ve çinkodan zengin olan inek sütü bebeğin diş, kemik sağlığı ve kas gücü için önemli bir besin kaynağıdır.
İnek sütündeki yüksek protein miktarının bebeklerin böbreklerini zorladığını biliyor muydunuz? İnek sütünde D vitamini oldukça azdır, bu da raşitizm yani kemiklerin düzgün gelişememesine yol açabilir. İlk bir yıl inek sütü ile beslenen bebeklerin alerjik hastalıklara yakalanma riski fazladır.
İnek sütünün böbrek yükü anne sütünden 3 kez daha fazla. Bu nedenle inek sütü ile beslenen 0-4 ay arasındaki bebeklere ek su verilmesi şarttır.
İlgili 37 soru bulundu
Süt üretimini arttıracak belirli yiyecekler yoktur, ancak süt üretimini arttırmaya yardımcı olacak şeyler vardır. Bebeğinizin nasıl yediği sizin ne yediğinize bağlıdır. Süt üretimini arttırmanın en iyi yolu sık emzirmek, bol miktarda sıvı tüketmek, yeterli kaloriyi almak ve dinlenmektir.
Tereyağı, ve zeytinyağının öneminden sık sık öneminden bahseden İç Hastalıkları Uzmanı Canan Karatay, Ülke TV'de Sıradışı programına çok özel açıklamalarda bulundu. Karatay, Çiğ sütle yararlı probiyotikleri vücuttan öldürmüş oluyoruz. Bu yüzden pastörize sütleri tüketmemeli, alınan çiğ sütü ise pişirerek içmelidir.
Hayvansal kaynaklı sütlerin insan sütünden farkı oldukça fazla miktarda kazein içermesi. Kazein, bir inek sütünün yaklaşık yüzde 90'ını oluşturur ve bu hayvansal protein, vücudumuzda çok fazla asit üretimine sebep olur ve bu da zaman geçtikçe kemikleri eritir, kemiklere zarar verir.
Ayrıca sayamadığımız kabızlık, laktoz intoleransı, Astım tarzı hastalıkları tetikleme gibi başka dezavantajları nedeniyle biz 3 yaşına çocuklara inek sütünün kesinlikle içirilmemesini, 3-7 yaş arası çocuklara da günlük 250 ml'yi geçmeyecek şekilde inek sütü verilmesini, çocuğun Ca ihtiyacı için süt yerine yoğurt, ...
Su ve süt ayrı olarak en az 10 dakika kaynatılmalı, şeker ve yağ daha sonra eklenmelidir İnek sütünde demir ve vitaminler yetersiz olduğundan doktorunuzun önerisine göre 15-20 günlükten itibaren vitamin ve 4 aylıktan itibaren demir verilmelidir. İdeal olan 1 yaşına kadar inek sütü vermemektir.
Bu durumun sağlanamadığı koşullarda; anne sütünün yerini tutmasa da anne sütüne yakınlaştırılmış hazır mamalar kullanılabilir. İnek sütü, 1 yaşından küçük bebeğin sindirim sistemine uygun olmaması nedeniyle çeşitli işlemlerden geçirilerek anne sütüne en yakın biçime dönüştürülür ve bu şekilde bebek mamaları üretilir.
Anne sütünün yerini hiç bir besin veya süt tutmaz. Hatta inek sütü, bir yaşına kadar olan dönemde bebek için bazı olumsuzluklara da yol açabilir. Tamamlayıcı beslenmenin içeriği, zamanlaması ve uygulanma şekli sanıldığından daha önemlidir.
Emziren annelerin diğer annelere göre daha dikkatli şekilde beslenmeleri gerekir. Sütün artması ve azalmaması için uzmanların önerilerine göre anne beslenmesinin şu şekilde olması gerekmektedir. Sabahları 1 bardak süt içmeleri, anne sütünün artmasına yardımcı olmaktadır.
“1 YAŞINDAN ÖNCE BEBEKLERE İNEK SÜTÜ VERİLMEMELİ”
Aynı zamanda inek sütü özellikle demir ve çinko gibi bebeklerin büyüme ve gelişmesinde oldukça önemli olan mineraller yönünden zayıftır. Bebeğe 1 yaşından önce inek sütü vermek, demir eksikliğine sebep olabilmektedir.
Bebeğin büyümesi ve gelişmesi için anne sütü şart!
Bebeğin büyüme ve gelişimi için; yeterli miktarda yağ, karbonhidrat, su, protein, vitamin ve mineral içermektedir. Bebeğin gelişimi süresince değişen ihtiyaçlarına uygun olarak sütün içeriği de değişmektedir.
SÜT VE KİLO ALIMI
Süt, iyi bir kalori, protein ve besin kaynağı olduğundan, kilo almayı sağlayabilir.
Genellikle 6'ncı aydan sonra gece uyandırıp beslenme zorunluluğu ortadan kalkar. Bazı görüşlere göre ise 3 aydan sonra gece beslenme ihtiyacı kalmaz, gece uyanmadığı zaman uyandırıp beslemek gereksiz. Bu ihtiyaç yaygın olmasa da 9'uncu aya kadar da uzayabiliyor.
Süte Su Katılması:
Süte su katılması en basit ve en ucuz hırsızlıklardan biridir. Süte su katılarak eldeki ürünün miktarı arttırılmakta ve ürün satışından daha fazla haksız kazanç elde edilmektedir.
Süt kolesterolünüzü yükselterek kalp damar hastalığı riskinizi artırır. Kalp krizi, felç geçirenlerin, şeker ve tansiyon hastalarının süt ve süt ürünlerinden uzak durması gerekir.
Süt ile mukus arasında bir bağlantı olduğu bilgisine sahip olanlar daha fazla tıkanma şikayetinde bulunmuş, ama burun salgılarında herhangi bir artış kaydedilmemişti. Süt içenlerin mukus salgısında bir artış olmamıştı. Yani süt ürünleri ile mukus salgısı arasında doğrudan bir bağa işaret eden güçlü veriler bulunmuyor.
İnek sütü, insan sütünün 4 katı protein ve sadece yarısı kadar karbonhidrat içerir. Pastörizasyon, inek sütünün içinde bulunan yoğun proteinin sindirilmesini sağlayan doğal enzimi yok eder. Böylece; bu fazla süt proteini, bağırsakları çamurla tıkayarak, insanın sindirim yolunda çürür.
Bitkisel sütlerin laktoz ve kolesterol içermediğini vurgulayan Öten, "Bitkisel sütler, inek sütü veya diğer hayvansal sütler gibi laktoz içermediği için gaz, şişkinlik ve hazımsızlık yapmıyor. Kolesterol içermediği için ve yüksek miktarda doymamış yağ içeriği ile kalp damar sağlığını koruyucu etkisi var.
Bitkisel sütlerden en bilineni; inek sütüne protein ve kalsiyum bakımından en iyi alternatif olan soya sütüdür. Demir ve bitkisel östrojenden zengindir. Proteini, diğer bitkisel sütlerden daha yüksektir. hayvansal sütlerin aksine, minimal düzeyde doymuş yağ içerir ve kolesterol içermez.
Eğer düzenli ve dengeli şekilde ele alınır ise her gün süt içmek sağlık açısından oldukça faydalıdır. Özellikle fosfor ve magnezyum içeriği sayesinde birçok farklı hastalığa karşı önlem alma şansı verir. Bunlar içerisinde özellikle şeker hastalığı riskini önemli oranda azaltır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri