RESTORASYON: Ayasofya'da mozaiklerin önemli örneklerinin bulunduğu üst kat, camiye dönüştürülmen önce devam eden restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyarete kapalı.
Camiye dönüştürülmeden önce kişi başı giriş ücreti 100 liraydı. Ancak şu an gezebileceğiniz bir müze de yok. Yapının üst katı ziyarete kapalı.
1453'te camiye çevrilen Ayasofya birçok defa restore edildi. 1930 ile 1935 yılları arasındaki restorasyon çalışmaları nedeniyle halka kapatılan Ayasofya Bakanlar Kurulu'nun 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla müzeye çevrilmiştir.
İstanbul'un fethinin ardından Fatih Sultan Mehmet tarafından kiliseden camiye çevrilen Ayasofya, 1934 yılında Atatürk'ün direktifi üzerine Bakanlar Kurulu'nda alınan kararla ibadete kapatılıp müzeye çevrildi.
Gerek Evliya Çelebi'nin anlatımında gerekse sonraki dönemlerde Ayasofya iç mekanını resmetmiş Avrupalı seyyahların betimlemelerinde bu meleklerin yüzleri açık görülmektedir.
İlgili 26 soru bulundu
Serafim Melekleri ibrani / hristiyan inancına göre en üst düzeydeki meleklerdir. İbrani mitolojisine göre tanrıya en yakın meleklerdir. Ayasofya'nın kubbesini taşıyan altı kanatlı dört melek figürü de serafimdir.
II. Selim, III. Murad, III. Mehmed, I. Mustafa ve Sultan İbrahim'in türbesinin bulunduğu Ayasofya.
“Benim bu mabedim, dünya durdukça cami olarak kalacaktır. Her kim benim bu mabedimi camilikten çıkarıp başka bir şeye çevirirse; Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onun üzerine olsun!”
5 Temmuz 1967'de İstanbul'u ziyaret eden Katolik Hristiyanların lideri Papa 6. Paul, Ayasofya'ya da giderek dua etti. Bunun üzerine bir gün sonra, Milli Türk Talebe Birliği yöneticileri de tepki olarak Ayasofya Müzesi'nde namaz kıldı. Bu olay üzerine Ayasofya'nın statüsüyle ilgili ilk ciddi tartışmalar yaşandı.
"Fatih, güyâ, Ayasofya için hazırlattığı vakfiyesinde "Benim cami haline getirdiğim bu mekânı kim camilikten çıkartırsa, o kişinin üzerine Allah her türlü lâneti yağdırsın" demişti...
Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile müzeye dönüştürülmüş, kazı ve tadilat çalışmaları başlatılmış ve 1935'ten 2020'ye kadar müze olarak hizmet vermiştir. 2020 yılında ise müze statüsü iptal edilerek cami statüsü verilmiştir.
Atatürk'ün başkomutanlığında Milli Mücadele'nin kazanılmasıyla Ayasofya'nın kilise olması önlendi. Ayasofya, Cumhuriyet ilan edildikten sonra, 1923-1934 arasında cami olarak hizmet vermeye devam etti.
Bizans döneminde Vaftizhane olan yapı ise Sultan I. Mustafa ve Sultan İbrahim türbesi haline getirilmiştir. Fatih Sultan Mehmet'in Ayasofya'yı camiye çevirdikten sonra kuzey tarafına bir medrese inşa ettirdiği bilinmektedir.
Müze statüsünden cami statüsüne geçirilen Ayasofya'ya başörtüsüz, şortlu ve dekolteli girmek artık yasak. Ayasofya Camii'nin girişine uygun kıyafetlerle girilebilmesi için standlar kuruldu.
Ayasofya cami statüsüne kavuşmasıyla birlikte sadece Müslümanlar tarafından ziyaret edilmiyor. Müze zamanında olduğu gibi gayrimüslimler tarafından da ziyarete açık. Ayasofya, 24 Temmuz 2020 tarihinde kılınan Cuma namazıyla birlikte ibadete tekrar açılmıştır.
"Üst kata çıkılmıyor"
Çünkü sadece caminin değil, yerleşkenin girişinden itibaren güvenlikler tarafından saçlarınızı örtmeniz isteniyor. Cami kısmında saçlarınız hâlâ açıksa ya da yanlışlıkla açılmışsa gelip sizi uyarıyorlar. Ayasofya'da artık giriş ücreti yok.
Hızır Aleyhisselam'ın, caminin kuzeybatı yönünde sol arka tarafındaki 'Terler Direk' denilen bakırla kaplı ortası oyulmuş yere parmağını sokup sütunu döndürmeye başlamasıyla birlikte bütün binanın Kâbe'ye doğru döndüğüne inanılır.
Ayasofya Camii'nin girişindeki kitabede şu hadis-i şerif yazmaktadır: "Konstantiniyye (İstanbul) elbet bir gün feth olunacaktır. Onu fethedecek komutan ne güzel komutandır ve o ordu ne güzel ordudur."
İşte şaşkınlık veren sırlar... Ayasofya'nın kıble tarafındaki kapılarından soldan sayılınca, sonuncusunun iç tarafında bir mermer sütun görürsünüz. Bu sütunun en büyük özelliği kış ve yaz nemli olması. Bu yüzden bu sütuna “terleyen direk” deniyor.
Ayasofya'nın Hızır Aleyhisselam tarafından kıble yönüne çevrildiği bir Müslüman inanışı değildir. Şehir efsanesine göre Hızır Aleyhisselam bina yapılırken değil, İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'yı kıbleye çevirmiştir.
Ayasofya'nın mimarisindeki en önemli yenilik, ölçülerinin bir kilise için alışılmamış büyüklükte oluşu, orta mekâna hâkim olan kubbenin büyüklüğü ve yüksekliğiydi. Ana mekânı örten kubbenin zeminden yüksekliği 55.60 metre, çapı ise kuzey güney doğrultusunda 31,87. metre, doğu batı doğrultusunda ise 30.86 metre.
Mısır Müftüsü: 'Ayasofya Kilisesi'nin camiye dönüştürülmesi caiz değildir.
4. yüzyıl olarak tarihlendirilen yerin 4 metre altındaki 3 odalı tarihi yer altı mezar yapısını gösterdi. Ardından caminin güneybatısındaki kestane ağacının dibinden inilen, yerin 2 metre altındaki mahzenleri, devamında yer alan tünelleri ve dehlizleri gösteren Diker, Ayasofya'nın eşsiz bir yapı olduğunu söyledi.
1453 yılında Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethi ile camiye çevrilmiş ve ilk Cuma Namazı Ayasofya'da kılınmıştır. Camiye çevrilmesiyle yapıya eklenen İslami öğeler yapıya ayrı bir değer katmaktadır.
Yeniden ibadete açılan Ayasofya'ya 'Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi' tabelası asıldı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri