Beyaz kan hücreleri vücudun bağışıklık tepkisi için çok önemli olmasına rağmen, normalde toplam kan hücrelerinin sadece %0,2'sini oluştururlar.
Her türlü infeksiyon durumunda, romatizmal hastalıklarda, kronik bağırsak hastalıklarında, kalp krizinde ve kanserlerde yükselebilir. Özellikle beyaz küre yüksekliği ile birlikte yüksek bulunması öncelikle infeksiyon durumunu akla getirir.
Kandaki akyuvar yani beyaz küre yüksekliği boğaz, akciğer veya idrar yolunda meydana gelen enfeksiyonlardan kaynaklanabiliyor. Ancak kanın savaşan hücreleri olarak da bilinen akyuvarların artışı yani lökositoz enfeksiyonların dışında stres, lösemi, kalp krizi gibi çok farklı nedenlerden kaynaklanabiliyor.
WBC kaç olursa tehlikeli? WBC değerinin mikrolitre başına 4.500 ila 11.000 aralığında olması gerekir. Bu değerin üstünde olan rakamlar WBC yüksekliği olarak değerlendirilir. Ancak WBC yüksekliğinin normal değerin yaklaşık 10 katı daha üstünde olması tehlikeli bir duruma işaret edebilir.
Yapılmış olan kan testlerinin sonuçlarına göre WBC oranının 10 bin mcL'den fazla çıkması olması, WBC yüksekliği olarak adlandırılır. WBC yüksekliği tek başına yorumlanamaz. Genellikle bakteri, mikrop ve parazitlere karakterize olarak meydana gelen bu virüsler, kan seviyesinde WBC seviyesinin artmasına sebep olabilir.
İlgili 19 soru bulundu
“WBC kaç olursa lösemi olur?” sorusu da şu şekilde yanıtlanabilir: Bir mikrometre kanda 4500-11000 mm3=µm WBC normal değerdir. Ancak bu değerin 10 katı WBC yüksekliği oldukça tehlikelidir. Bu değer yetişkinler için 190.000 mm3=µm WBC lökosit olduğundan bu kan kanseri belirtisidir.
Yüksek hemoglobin değeri, polisitemi belirtisi olabilir. Polisitemi, vücudun çok fazla alyuvar üretmesinde ve bu yüzden de kanın akışkanlığının normalden çok kalın olmasına sebep olur. Bu da pıhtı atması, kalp krizi veya felce sebebiyet verebilir.
Kemik iliğinde üretilen ve bağışıklık sistemi içerisinde vücudu enfeksiyonlara karşı koruyan beyaz kan hücresi, savunma sisteminde yer alan önemli bir yapıdır. Vücudu mikrop, bakteri ve zararlı toksinlerden korumakla yükümlü olan beyaz kan hücreleri, tam kan sayımlarında incelenmesi gereken bir parametredir.
Lösemi başta olmak üzere bazı kanser türleri, kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar, radyasyon tedavisi (radyoterapi) ve kemoterapi de lökopeni nedeni olabilir. Bu hastalıklar ve ilaçlar, kemik iliğinde hasar yaratarak beyaz kan hücresi üretimini etkileyebilir.
Crp yüksekliği nasıl düşürülür sorusuna İbrahim Saraçoğlu dut kurusu kürüyle yanıt vermiştir. Yaklaşık yarım litre içme suyunun içine 5 kaşık dut kurusu ekleyin ve kısık ateşte ısıtın. Dut kurusu içindeki özünü suya bırakacaktır. Kaynayan suyu soğutun ve sabah 1 bardak, akşam 1 bardak tüketin.
Ne gibi riskler yaratır?” sorusunun yanıtı da şöyledir: Bu yükseklik bir hastalık durumu değildir. Ancak otoimmün bozukluklar ve kanser gibi durumlara işaret edebilir. Bununla birlikte WBC değerinin yüksek olması yerleşen bir enfeksiyona yanıt olarak normal bir bulguyu temsil edebilir.
İç hastalıkları branşında hizmet vermekte olan dâhiliye doktoru, wbc düşüklüğünün nedeni doğrultusunda size bir tedavi uygular. wbc düşüklüğünün teşhis edilebilmesi için öncelikle tam kan sayımı yapılmasını ister.
Wbc hemogram ve wbc kan değeri aynı anlama gelir. Vücutta beyaz kan hücre sayısının ölçülmesi için hemogram (tam kan sayımı) adı verilen bir kan tahlili uygulanabilir. Yapılan kan tahlili sonucunda wbc değer aralığının mikrolitre başına 4000-11000 hücre arasında bulunması normal olarak kabul edilir.
Kişinin kanındaki enfeksiyon ve iltihaplanmayı ölçmeye yarayan CRP değeri özellikle 20 ve daha yüksek mg / l çıktığında kanser hastalığından şüphelenilir. Ancak tek başına bu değer kanser tanısı için yeterli değildir. Kanser hastalığının kesin teşhisi için doktor patolojik testler ve ekstra tahliller isteyebilir.
CEA (karsinoembriyonik antijen) yüksekliğinin nedenleri
Kolon, rektum, mide, pankreas ve akciğer kanserine yakalanmış olan kişilerin ortalama olarak %75'inde bu test değeri yüksek çıkmaktadır.
Lökositoz: Normalden daha yüksek lökosit sayısına sahip olma durumunu ifade eder. Bu, bir enfeksiyonun, iltihaplanmanın veya diğer bağışıklık tepkilerinin bir işareti olabilir. Ayrıca, bazı kan hastalıkları, lösemiler ve stres durumlarında da lökositoz gelişebilir.
Diğer yandan kan pıhtılaşması da felç ve kalp krizi riskini ortaya çıkarır. Bu yüzden kansızlıkta olduğu kadar polisitemi olarak adlandırılan kan fazlalığı da tehlikeli bir hastalıktır ve tedavi edilmediği takdirde uzun vadede kemik iliğinin dışında başka bir kan kanseri çeşidi olan lösemiye yol açma riski içerir.
Yapılan kan testlerinde, alyuvar da denilen kırmızı kan hücrelerinin normal değerlerin üstünde saptanmasına kan fazlalığı (polistemi) denir. Bu değerlerin kadınlar için Hemoglobin >16 g/dl veya Hemotokrit >48 % olması, erkekler için Hemoglobin >16,5 g/dl veya Hemotokrit >%48,5 olmasıdır.
İdrarda lökosit sayısının 3 den fazla görülmesi böbrekler, üreter borucukları, idrar kesesi (mesane), prostat veya dış idrar yolunun herhangi bir yerinde bir infeksiyonun habercisidir. İdrarda anormal sayıda lökosit görülmesine lokositüri denilir ve idrar yolu infeksiyonu anlamına gelebilir.
Herkesin beyaz kan hücresi sayısında azalma olabilir. Vücuttaki beyaz kan hücrelerinin sayısı, kişinin yaşına, ırkına, cinsiyetine ve belirli tıbbi durumlarının olup olmamasına bağlı olarak değişebilir. Kanser için belirli tedaviler gören kişilerin beyaz kan hücresi sayısının düşük olması muhtemeldir.
Erkeklerde 13,5 g/dL, Kadınlarda 12 g/dL, Çocuklarda 11 g/dL, Hamilelerde ise 10 g/dL'nin altındaki HGB değeri, hemoglobin düşüklüğü olarak değerlendirilir.
Aşırı kan yapımı ve kanın akışkanlığının bozulması nedeniyle baş ağrısı, baş dönmesi, başta dolgunluk hissi, kulak çınlaması ve göğüs (kalp) ağrısı görülebilir. Hastalarda özellikle sıcak banyodan sonra kaşıntı oluşur.
Hemoglobin (HGB) Normal Değeri Kaçtır? Yetişkin erkeklerde: 13.5-17.5 gr/dL aralığına göre değerlendirilir. Hemoglobinin 12 gr/dL'nin altında olması düşük kabul edilir. Bu durumda akla ilk gelen şey anemidir.
Dolaşımdaki tümör markerları (circulating tumor markers) en sık kanda bakılır. Bunun dışında idrarda ve vücut sıvılarında da ölçülebilir. (Ör: CEA, CA 15.3, CA 19.9, CA 125, kalsitonin, vb) Aslında klinikte en sık kullanılan markerlar bunlardır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri