Böbrek enfeksiyonları tedavi edilmezse ne olur?: Zamanında ve uygun şekilde tedavi edilmemiş idrar yolu enfeksiyonu akut veya kronik böbrek enfeksiyonuna (piyelonefrit), kronik idrar yolu enfeksiyonu ve kalıcı böbrek hasarına neden olabilir.
Böbrek enfeksiyonlarında, hızlı müdahale oldukça önemlidir. Tedavi gecikir veya uygun şekilde yapılmazsa, böbreklerde kalıcı hasar gelişebilir veya bakteriler kanda yayılarak hayati risk taşıyan sonuçlara sebebiyet verebilir.
Böbreklere ulaşan enfeksiyon sonucunda hastada yüksek ateş, yan ağrısı, üşüme ve titreme gelişebilmektedir. Bu aşamada hastaneye yatırılarak uygun antibiyotik tedavisi başlanmalıdır. Tam tedavi edilmediği takdirde enfeksiyon kronikleşecektir ve sık sık böbrek iltihaplanması meydana gelecektir.
Böbrek iltihabı, genellikle bakteriyel bir enfeksiyondan kaynaklanır ve idrar yolu enfeksiyonunun ilerlemesi sonucu oluşabilir. Ayrıca, böbrek taşı veya üretra tıkanıklığı gibi diğer tıbbi durumlar da böbrek iltihabına neden olabilir.
Böbrek enfeksiyonunun en yaygın belirtileri arasında bulantı, donuk ağrı, idrara çıkma sırasında yanma veya ağrı, idrarda kan veya irin, keskin ağrı, kötü kokulu veya bulanık idrar, kusma, sırt veya kasık bölgesi ağrısı, titreme ve ateş görülür.
İlgili 23 soru bulundu
Böbrek ağrısı nereye vurur? Böbrek ağrısı genellikle sırtta (kaburgaların altında, omurganın sağında veya solunda) hissedilir. Yanlar, üst karın veya kasık gibi diğer bölgelere yayılabilir. Böbrek taşı olduğu durumlarda ağrı genellikle sırt, yan, alt karın veya kasıkta hissedilir.
Böbreklerle ilgili rahatsızlıklar için Nefroloji doktoruna gidilmelidir. Nefrit ve pyelonefrit gibi böbrek iltihapları, akut ve kronik böbrek yetmezliği, idrar yolu enfeksiyonları, böbrek kaynaklı hipertansiyon, albümin gibi böbrek hastalıklarının tedavisini nefroloji doktoru takip etmelidir.
Kan tahlili, idrar tahlili, idrar kültür-antibiyogram testi, böbrek ve idrar yollarına yönelik ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi (BT) veya magnetik rezonans görüntüleme (MRG) tetkikleri ile tanı konulur.
Peki böbrek ağrısı bele vurur mu? Böbrek taşı durumunda ağrı genellikle sırta, yana, alt karına veya kasığa vurur. Böbrekle ilgili problemlerden kaynaklanan ağrı ise genellikle sırtın alt kısmında ve kaburgaların altında daha yoğun ve derinden hissedilir.
Basit bir idrar yolları iltihaplanması ise antibiyotik kullanılabilir, ancak ağızdan alımı bozulmuş genel durumu kötü bebekler hastaneye yatırılarak tedavi edilir. Üromisin nedir; Üromisin monurol ile aynı içeriğe sahip tek kullanımlık Fosfomisin etken maddeli bir antiseptiktir.
Beraberinde idrar yolu enfeksiyonu da varsa yüksek ateşi olabilir. Sırt bölgesinde sıklıkla bel fıtığı veya sinir sıkışmasına bağlı ağrılarla böbrek ağrıları karışır. Böbrek ağrıları genellikle kalçaya veya bacağa uzanmaz.
İdrar yolu enfeksiyonları tedavi edilmezse böbreklere zarar verebilir. Gebelerde ise erken doğuma bile neden olabilir. Bunun en büyük nedeni olarak kadınların üretra denilen idrar kesesinden idrarı dışarı taşıyan son kısmının kısa ve makatın idrar yolu girişine çok yakın olmasını gösterebiliriz.
Kronik idrar yolu enfeksiyonu, bakteriyel bir enfeksiyonun sonucudur. Çoğu durumda, bakteriler üretra yoluyla üriner sisteme girer ve daha sonra mesanede çoğalırlar. Nasıl geliştiklerini daha iyi anlamak için Kronik idrar yolu enfeksiyonu, mesane ve üretral enfeksiyonlara ayırmak yararlıdır.
Daha önce olmayan ancak ani bir şekilde ortaya çıkan nefes darlığı, Nedeni olmayan uyuşukluk, yorgunluk ve bitkinlik hali, Geçmeyen veya sık sık oluşan mide bulantısı, Göğüste hissedilen baskı ya da ağrı
Genellikle ağır kaldırma ya da bir travma sonrasında oluşan sırttaki kas ağrıları, daha aşağıda hissedilme eğilimindedir. Böbrek ağrıları ise, kaburgaların hemen altında, sırt ağrılarından daha yüksekte ve derin hissedilir. Ağrı keskindir ve nedenine bağlı olarak kasıklara veya karın bölgesine doğru yayılabilir.
Karın sağ alt bölümünde olan ağrılarda apandisit, idrar sorunları, dış gebelik sorunu, yumurtalık sorunları, fıtık boğulması, safra kesesi ve yolları sorunları düşünülmelidir.
Böbrek atardamarının dar olması, böbreğin su ve tuz atılımındaki işlevinin bozulması, salgıladığı hormon miktarı ve işlevindeki bozukluk hipertansiyona yol açar. Hipertansiyonun verdiği olumsuz etki kalpte bir takım değişikliklere neden olur.
Akut böbrek iltihabı, hızlı bir şekilde gelişen ve ani semptomlara neden olan bir enfeksiyon türüdür. Kronik böbrek iltihabı ise daha uzun süreli ve genellikle daha hafif semptomlarla kendini gösterir. Böbrek iltihabı, genellikle bakterilerin neden olduğu bir enfeksiyon sonucu ortaya çıkar.
Siprofloksasin, metisilin, vankomisin, aminoglikozidler, sefalosporinler, amfoterisin B, basitrasin ve sülfonamidler.
Kreatinin testi, böbrek hastalığı ya da böbrek yetmezliğinin tanı ve takibi için istenen genellikle kan tahlilinden bakılan bir değerdir. Böbrek fonksiyonunun normal olup olmadığını anlamak için yapılan testlerinden biridir. Bazen idrar tahlilinden de istenmektedir ama genel olarak kan tahlilinden bakılmaktadır.
Diyaliz tedavisi, hastanın böbrekleri artık tek başına vücudun atık ve su yükünü kaldıramadığı zaman gerekir. Bu durum da son evre böbrek hastalığı tablosunun geliştiği zaman olur. Böbrekler işlevlerinin ancak %10-15'ini yerine getirdiğinde hastanın artık diyaliz tedavisine ihtiyacı vardır.
İdrar yolu enfeksiyonu tedavi edilmediği zaman mesane ve böbreklerde ciddi hasarlar oluşabilir. Böbreklere geri idrar kaçması yaşanabilir ve bu tablo böbrek yetmezliğine kadar gidebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri