Deniz Suyu: Deniz ve okyanuslarda bulunan içinde bir çok element ve tuz içeren saf olmayan sudur. Okyanuslarda ortalama tuzluluk oranı %3.5'tir.Yani 1 kg suda 35 gram tuz bulunur.Böylece %88,8 klor bileşimi oluşur ve en büyük oran 77.7 ile sodyum klorüre aittir.
Arıtma sistemlerinin tuzlu suyun aşındırıcı etkisinden korunabilmesi için kullanılan kimyasal maddeler de atık su ile birlikte deniz suyuna karışıyor.
Tuzlu su, akciğerimize saldıran toksinleri ve diğer zararlı elementleri ortadan kaldırmaya yardımcı olur. Deniz suyu kalın bağırsakları temizler. Küçük miktarlarda okyanus suyunun yutulması, özellikle çocuklarda kolonun boşaltılmasını kolaylaştırır, vücudu detoksifiye eder ve vücudun enerjisini yeniler.
Diğer bir deyişle, deniz suyuna tuzluluğunun % 033.5 In* ku elementler ve bile şikleri verir. Bolluk sırasına göre bu elementler klor, sodyum, mag nezyum, kükürt, kalsiyum, potasyum, brom ve karbondur.
Deniz suyunun tuzlu olması, yüksek kolesterol ya da yüksek kan basıncını azaltmakta, düzensiz kalp atışlarını düzenlemekte yardımcı olur. Bu nedenle; ateroskleroz, kalp krizi ya da felci engelleyebilmektedir. Vücutta uygun şeker seviyesini korumaya yardımcı olmak için insülin ihtiyacını azaltmaya destek olabilmektedir.
İlgili 37 soru bulundu
Deniz suyu çeşitli vitaminler, elementler, mineral tuzlar, mikroorganizmalar ve amino grup asitler ihtiva eder. Tüm bu bileşenler insan vücudu için oldukça faydalıdır. Deniz suyu antiseptik ve antienflamatuar özelliklere sahiptir. Bu sayede enfeksiyon, mantar, mikrop ve bakterilerle savaşır.
Sürekli suda kalındığında örtü tabakasında zedelenmeler olabilir. Uzun süre suda kalınması ciltte kurumaya neden olacağı için enfeksiyonlara da açık hale gelecektir. Bunun için; denizde ya da havuzda 1 saatten fazla kalmak önerilmemektedir.
Üst solunum yolu hastalıklarına karşı savaşan deniz suyu, öksürük ve balgam atmayı kolaylaştırıyor. Sinüslerin temizlenmesine yardımcı olarak sinüzite karşı iyi geliyor. Sinüzite bağlı baş ağrılarını da deniz suyu ile önleyebilirsiniz. Antiseptik etkisi olan deniz suyu, grip ve soğuk algınlığı oluşumunu engelliyor.
Tıpkı bağırsaklarda olduğu gibi vajinadaki bakteriler de bulundukları bölgeye zararlı bakteri vemantar türlerinin gelmesini engelliyor. Böylelikle vajina içerisindeki bakteriler organ içerisinde bir denge kuruyor ve genital sağlığa olumlu katkıda bulunuyor. Havuz ve deniz suyu vajinadaki dengeyi bozabilir.
Yani deniz suyu içmek, vücuda ihtiyacı olan suyu vermek yerine daha fazla su atılmasına neden olur. Ortalama bir tahminle bir litre deniz suyunun vücuttan atılmasını sağlamak için vücudun en az bir buçuk litre tatlı su almasını gerektirir.
Denizin mavi rengi su moleküllerinin ışığı emme ve yansıtma özelliğindendir. Güneş ışında bütün renkler mevcuttur. Deniz suyu güneş ışığının dağılımındaki kırmızı taraftakileri emer, mor tarafındakileri yansıtır. Denizde bundan dolayı mavi renkte görünür.
Deniz suyu arıtılarak teknelerde içme suyu dahil, her türlü su ihtiyacı karşılanabiliyor.
Deniz Suyu Saç Rengini Açar mı? Denizden çıktıktan sonra güneşlenmeniz ya da güneşin altında vakit geçirmeniz durumunda deniz suyunun doğal saç renginizde açılma sağladığını gözlemleyebilirsiniz. Ancak burada bir uyarıda bulunalım. Eğer saçlarınızda boya varsa, deniz suyu saçınızdaki boyanın akmasına da neden olabilir.
Deniz suyunda bulunan iyot (deniz tuzu) bağışıklık sistemini geliştirir ve tiroid aktivitesi artırır.
mayo ile denizden çıkıp o şekilde beklersen, deniz suyu değil, sadece tuz kalır cildinde ki o da cildinin kurumasına ve erken yaşlanmasına neden olur. bu nedenle, denizden çıkınca duş almak değil, yukarıda bahsettiğim gibi deniz elbisesi içerisinde değilsen duş almamak aptallıktır.
Aslına bakarsanız, ister denizde olun, ister havuzda, isterseniz okyanusta, adetken yüzmek konusunda endişelenmenize gerek yoktur.
Denize girmek, güneşten alınan D vitamini için faydalıdır. Bunun yanısıra su soğuk, kara sıcakken denize girmek, vücuttaki sıcak soğuk değişiminin getirisiyle bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kış aylarında hastalanma riskini de azaltıyor.
Deniz kumu, denizdeki vitamin ve minerallerin yanı sıra güneşten gelen D vitamini bakımından da zengindir.
Bakterilerin üremeleri için uygun ortam oluşturan nemli mayoların çıkarılması gerekir. Denizden ya da havuzdan çıktıktan sonra mutlaka duşta yıkanmalı ve sonrasında kuru elbiseler giyilmelidir” diyor.
Kaşlıoğlu, "İnsanlar hem güneş ihtiyacını karşılamak, hem de eğlenmek amacıyla deniz ya da havuzlara gitmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, güneşin tepede olduğu saat 11.00 ile 15.00 arası güneş altında durmamak lazım.
Başka bir deyişle, içilen her 1 litre deniz suyu, vücudun yarım litre su kaybetmesi anlamına gelir. 1952 yılında Alain Bombard adlı bir doktor, “Gönüllü Kazazede” adını verdiği bir deney yapmıştır.
CİLDİ CANLI VE GENÇ TUTUYOR
“Araştırmalar gösteriyor ki deniz suyunun içerisinde 90'a yakın faydalı hatta şifalı diyebileceğimiz madde mevcut. Bunların içinde en önemlisi potasyum klorürdür. Potasyum klorür, cildin elastikiyet derecesini artırır ve cilt dış yüzeyini pürüzsüz, canlı ve genç hale getirir.
Eğer cildiniz kuruysa, deniz suyu cildin nemini yeniden kazanmasını teşvik eder. Bunun yanında ölü hücrelerden arınmasını da sağlar. Pürüzsüz bir cilde sahip olmak hayalinizse, deniz suyu yüzünüzü güldürecektir. Deniz tuzunda bulunan magnezyum hidrat daha pürüzsüz ve parlak bir cilt için anahtar niteliğinde.
Denizde yüzmek, akciğerlerin kapasitesini artırır. Denizin tuzlu suyu ise tüm sinüs yollarını temizler. Üst solunum yollarına iyi gelir. Astım, öksürük gibi solunum problemleri için en iyi tedavi yöntemlerinden biridir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri