İlk kür olarak uygulama günde 3 kez aç karnına yemek öncesi yapılması tavsiye edilmektedir. Yemeklerden en az 15 dakika önce olmak kaydıyla 1 yemek kaşığı dereotu çiğnenerek su yardımı ile yutulmalıdır. Dereotu küründen fayda görebilmek için günde 3 kez aralıksız olarak 3 ay devam etmek gereklidir.
Sabah, öğle ve akşam aç karnına, öğünlerden 15 dakika önce 1 yemek kaşığı dolusu taze yeşil dereotunu birkaç kere çiğnendikten sonra 2-3 yudum su ile yutun. NE KADAR DEVAM EDİLİR? Bu küre hiç ara verilmeden 3 ay devam edilir.
Dereotunun hipotiroid, hipertiroid, Haşimato tiroidi için de etkili olabileceği bilinmektedir.
Dereotu Kürü ve Dereotu Diyeti
Özellikle dereotu kürü uygulandığında hem vücutta oluşan ödem ve toksin maddeler dışarı atılır hem de tiroid hormonlarının düzenli çalışması sağlanarak metabolizmanın daha hızlı çalışması sağlanır.Ayrıca dereotunun idrar söktürücü etkisi kilo vermede etkin bir rol oynar.
3 ay boyunca uygulanan dereotu kürü kan TSH düzeyinin dengelenmesinde önemli rol oynar. Ceviz Kürü: TSH yüksekliğinin tedavisine destek olan ceviz kürü için birkaç adet cevizin kabuğu kırılır ve içindeki cevizler bir su bardağına koyulur.
İlgili 35 soru bulundu
TSH yüksekliği nasıl düşürülür? TSH yüksekliğinin düşmesi için kişiye uygun bir ilaç tedavisine başlanması gerekebilir. Aynı zamanda yeterli miktarda iyot alımı ve guatrojenik gıdaların kısıtlanmasına yönelik bir beslenme şeklinin uygulanması da etkili olur.
TSH yüksekliği tedavisinde, TSH değerlerinin düşürülmesi için uygun bir ilaç tedavisine başlanması gerekmektedir. Ayrıca, yeterli iyot alımı ve guatrojenik gıdaların kısıtlanmasına yönelik bir beslenme / diyet programı uygulanmaktadır.
Tiroid nodüllerine karşı: Değerli okuyucu, dereotu kürü tiroid hormonlarını dengeleyip sağlıklı çalışmasına yardımcı olurken, aynı zamanda nodüllerin küçülmesinde veya tamamen yok olmasında da etkilidir.
Kaynayan suyun içerisine 1 tutam taze dereotu atılır. İyice karıştırdıktan sora 10 dakika demlenmeye bırakılır. Daha sonra süzülerek içine yarım limon suyu eklenir, günde 1 fincan içilir. Dereotunun içeriğinde bulunan yoğun kalsiyum, kemik oluşumunu destekler.
Dereotu, maydanoz ve limonu güzelce yıkayınız. Tüm malzemeyi hafif parçalayarak blender yardımıyla biraz çekin. Daha sonra üzerine 1 şişe sade maden suyunu ilave ederek bir süre daha çırpmaya devam edin. Sonrasından isterseniz süzerek isterseniz süzmeden tüketmeye başlayabilirsiniz.
Dereotu hem hipotiroid (tiroidin yavaş çalışması) hem de hipertiroid (tiroidin hızlı çalışması) durumunda etkilidir. Haşimato hastalığı (tiroid iltihaplanması) durumunda etkili değildir. Tiroid nodüllerinin yok edilmesinde mükemmel bir destekleyicidir.
Alkol ablasyonu tiroid nodüllerinde yıllardır kullanılan, etkinliği ve emniyeti iyi bilinen bir yöntemdir. Alkol ablasyonu için, ince bir iğneyle ultrasonda görerek nodül içine girilir ve değişik bölgelere az miktarda alkol verilir. İşlem belli aralıklarla birkaç kez tekrarlanarak nodülün küçülmesi sağlanır.
Düzenli aralıklarla egzersiz yaparak hipotiroidiye bağlı yavaşlayan metabolizmayı hızlandırabilirsiniz. Selenyum tiroid hormonlarının çalışmasında görevli olan enzimleri olumlu yönde etkilemektedir. Yumurta, hindi eti, tavuk göğsü, ay çekirdeği, mantar selenyum kaynakları arasındadır.
Hazımsızlık ve mikrop kaynaklı ishal durumlarında da dereotu yardımcı olabilir. Ağrıları Dindirebilir: Güçlü bileşikler sayesinde dereotu, anti-inflamatuar ve ağrı giderici kabul edilir. Özellikle artrit ve eklem ağrılarında etkili olabilen dereotu iltihaplara karşı da tedavinizi destekleyebilir.
Dereotu guatr için oldukça etkili bir sebze olacaktır. Günde en az 2 defa dereotu tüketimi, tiroit bezlerinizin düzenli çalışmasını sağlayacaktır. Salatalarınızda ve yemeklerinizde rahatlıkta tüketebilirsiniz.
Hipertiroidizm (Tiroid bezinin çok çalışması)
Hipertiroid hastaları; İyot ve iyotlu gıdalar (süt, yumurta sarısı) çay, kahve, asitli içecekler, soya, ve gluten olabildiğince tüketilmemeli ve sigaradan uzak durulmalıdır. Bu besinler yerine B vitamini içeren gıdalar sıklıkla tüketmelidirler.
DEREOTU KÜRÜ NASIL YAPILIR? Sabah, öğle ve akşam aç karnına, öğünlerden 15 dakika önce 1 yemek kaşığı dolusu taze yeşil dereotu birkaç kere çiğnendikten sonra 2-3 yudum su ile yutulacaktır. Bu küre hiç ara verilmeden 3 ay devam edilir.
Ayrıca ödem atmak için listenize ekleyebileceğiniz ve içilmesi gereken sebzeler ise şunlardır: Bir tutam maydanoz. Bir tutam dereotu.
Sap kısmı ince kıyılarak salatalarda, çorbalarda, mezelerde ve garnitürlerde lezzet katıcı olarak tercih edilir. Ayrıca dereotu sapının sağlık açısından da faydaları vardır. İçerdiği vitaminler, mineraller ve antioksidanlar sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur.
Tiroid Nodül Kendiliğinden Yok Olur mu? Nodül kendiliğinden yok olmaz. İlaç tedavisinde sentetik T4 hormonu verilir ve hastaların üçte birinde tiroid bezinde küçülme görülür. Radyoaktif iyot tedavisi ile nodülde belirgin derecede küçülme görülebilir.
1) Dereotu Kürü
Bu kürü uygulamak için sadece bir tutam dereotu ve bir su bardağı içme suyuna ihtiyacınız olacak. İlk olarak dereotunu parçalayın ve suyu çıkana kadar ezin. Ardından ezdiğiniz dereotunu içme suyuna koyun. Hazırladığınız bu suyu sabahları ve gece yatmadan önce, aç karna tüketin.
Tüm bunların dışında adaçayı, karahindiba, papatya ve çörek otu bitkileri de tiroid fonksiyonları düzenlemede insanlara fayda sağlamaktadırlar. Her biri metabolizmanın çalışma hızını artırmakta ve bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Bundan en önemli faydayı tiroid hormonu görmektedir.
Hastanın metabolizma hızının yükselmesine, zihinsel ve fiziksel değişikliklere neden olan hipertiroidizmin en sık görülen belirtileri arasında; çarpıntı, terleme, ellerde ince titreme, kilo kaybı, adet düzensizliği bulunuyor.
Örneğin; TSH yüksekliği ileri seviyedeyse (10 mlU/L üzeri) bu koroner kalp hastalıkları ve kalp yetmezliği riskinin olduğunu gösterir. Bu değeri aşmamış ama 5 mlU/L'nin üzerindeyse tedavi gerekir.
TSH yüksekliğinde beslenme önemlidir. Peki TSH hormonunu düşüren yiyecekler nelerdir? Balık, fındık, kuru baklagil ve yağsız et, zeytinyağı, keten tohumu yağı gibi kaynaklardır. Bunun yanında omega 3, iyot, D vitamini ve çinko içeren besinler de bu gruptadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri