Aşırı stres altında sürdürülen yaşamlarda, sıkıntı ve sorunların kafadan atılamadığı durumlarda, kaygı bozuklukları ve yanı sıra alkol, sigara, uyuşturucu gibi maddeleri kullanan kişilerde sıklıkla görülen ekstrasistol, ilaçların yanlış kullanımı ya da düzensiz kullanımından da kaynaklanabilmektedir.
Kalp ek atımları olan ekstrasistol her yaştan kişilerde görülebilmektedir. Ritim bozukluğu olarak bilinen taşikardi daha çok yoğun bir şekilde spor yapan kişilerde görülmektedir ve görüldüğü takdirde ciddiye alınması gerekmektedir.
Ekstrasistollerin süresi. İlginç olarak altta organik bir neden olmadığı durumlarda, ekstrasistollerin ne zaman oluşacağı, ne kadar süreceği belli değildir. Bazen her gün günlerce, haftalarca devam eder, günün birince geçer ve yıllarca bir daha olmaz.
Bu durumların arasında kişinin sigara ve alkol tüketimi, gereğinden fazla vücudunu yorması, gün içerisinde çok fazla stres ve baskı altında olması gibi etkenler yer almaktadır. Bu çevresel faktörlerin yanı sıra mitral kalp kapakçığının hasar görmesi durumunda da kalp teklemesi görülebilmektedir.
Taşikardi olarak da bilinen kalp çarpıntısı genellikle yüksek oranda egzersiz, kafein, yüksek ateş, stres, panik atak veya bazı ilaçların yan etkilerinin sebep olması sonucu kalp atış hızının dakikada 140'ın üzerine çıkmasıyla meydana gelmektedir.
İlgili 16 soru bulundu
Çünkü nabız normal seyrinde yüksek olduğunda felç ve kalp krizi gibi hayatı tehlikeye sokan durumlara sebebiyet verebilir. Kalbiniz dakikada 50-70 arasında atıyorsa çok iyi, 70-85 arasında atıyorsa normal nabız, 85 ve üzeri atıyorsa yüksek nabız olduğu söylenebilir.
Vücut, fiziksel bir tehlikenin içindeymiş gibi kalp atışlarını hızlandırır. Her endişeye neden olan olayda kalp çarpıntısının ortaya çıkması bu psikolojik durumdan kaynaklanır. Ani korku, kaygı, şaşkınlık gibi duygular vücutta adrenalin hormonunun salgılanmasına ve kalp atışlarının hızlanmasına sebep olur.
Ventriküler erken vurulara (VEV) aynı zamanda ventriküler prematür atım (VPA ya da VPS) ve bazen de ventriküler ekstra sistol (VES) da denmektedir. Dolayısıyla hekimler arasında VES, VEV, VPA ya da VPS gibi kısaltmalar kullanılmaktadır. Hepsi aynı ritim bozukluğunu işaret eder.
Panik atak sırasında kişide var olan ölüm korkusu ya da endişe stres hormonlarının (adrenalin etkisi yapan hormonlar) aniden yükselmesine neden olur. Bu da kalbin çok güçlü kasılmasına ve bazen de panik atağın şiddetine göre nabzın da yükselmesine sebep olur. Aslında bu gibi durumlarda kalpte herhangi bir sorun yoktur.
Normal atımlar arasında fazladan atımlar örneğin tekleme ve kalbin duracak gibi olması şeklinde hisse neden olabilmektedir. Bu durumlara ekstrasitol adı verilir. Bu durumlarda kalp vuruları normal ve düzenlidir. Ancak bir anda bir araya gelen fazla atım bahsedilen duruma neden olabilir.
Ekstrasistol olarak adlandırılan bu rahatsızlık verici problemin birçok insanda gerçekleşebileceği bildirilirken yaşam kalitesini düşürmekte ancak yaygın bir şekilde ölüm riski bulunmamaktadır.
Halk dilinde ekstra atım, tekleme olarak tarif edilmektedir. Ventriküler erken vuru, kalbin karıncık bölgesinden çıkan fazladan uyarı ile kalbin erkenden kasılmasıdır. Bu durum kalbin art arda iki defa atması olarak da hissedilebilir.
Türüne ve kalbi etkileyiş biçimine bağlı olarak değişmekle birlikte kardiyak aritmilerde yaygın olarak görülen belirtiler arasında: Kalp çarpıntısı, Kalp atışının düzenli olmaması, Kalpte tekleme hissi veya kalbin duracakmış gibi hissedilmesi, Baş dönmesi, göz kararması veya bayılma, nefes darlığı yer alır.
Ventriküler Ekstra Sistollu hastaların genelinde şikayet yoktur. Ancak bazı hastalara kalplerinde tekleme olduğunu söylerler. Bazı hastalar ise çarpıntı, boyun veya göğüs ağrısından yakınabilirler. Eğer VES'ler sık oluyorsa hastada bayılma görülebilir.
Kalbin kulakçık denilen üst kısmından kaynaklanan ekstra atımlar ile kendini belli eden bir ritim bozukluğudur. Bu ritim bozukluğunda hastalarda çoğu zaman şikayet olmaz ve tesadüfen çekilen EKG ile tanı konur. AES çoğu zaman iyi seyirlidir.
Kalbin sekteye uğramadan çalışması için ritim hızının 100'ün üzerinde ve 60'ın altında olmaması gerekiyor.
Hastalar, evde kimsenin olmadığı bir zamanda kalp krizi geçirmekten ve hastaneye ulaşamadan ölmekten ya da kontrolünü kaybederek çıldırıp intihar etmekten , kendisine ya da yakınlarına zarar vermekten, başkalarının bulunduğu ortamlarda çılgınca ve garip davranışlarda bulunarak rezil olmaktan şiddetle korkarlar.
Yakınmalar geçtikten sonra anlatılan hikaye ve yapılan muayenede hastada hiçbir kalp problemi olmadığı düşünülebilir. Ancak atak esnasında çekilen bir EKG tanıyı koydurur. Bu tip çarpıntı atakları hastada ve çevresinde korku ile endişe yaratmasına karşın, çoğunlukla önemli hayati risk taşımazlar.
Kalp ritim bozukluğu ne zaman tehlikelidir? Kalp ritim bozukluğunda belirtiler hissedilmeye özellikle kalbin çok hızlı veya yavaş attığını hissetme, bayılma, nefes darlığı ve baş dönmesi gibi şikayetler yaşanıyorsa hayati tehlikenin taşıyabileceğinden acilen uzmana başvurulması gerekir.
Nabız Yüksekliği: Nabız yüksekliği nabzın standart ölçümlerinin üstüne çıkması ile olur. Nabzın 50 ile 70 arasında olması en normal ölçüm olarak kabul edilir. Nabzın 85 ve üzerinde olması ise nabzın yüksekliği 120, 130, 140, 150 veya 160 olduğunda kalp krizi riski de artış gösterir.
Kriz esnasında kişinin kalp atış hızı dakikada 150'ye ulaşabilir. Fakat kalp krizine verilen tepkiler hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Bazı hastalarda nabız değişmeyip sabit kalırken bazılarında ise normal değerden düşük olabilir.
Eğer vücuttaki gaz miktarı artar ve dışarı atılamazsa sindirim sisteminde oluşan fazla hava, organların duvarlarında gerilime neden olur. Bunun sonucunda kişi nefes darlığı, çarpıntı, geğirme isteği, kontrolsüz gaz çıkarma, karın ağrısı, patlayacakmış hissi gibi şikayetler yaşayabilir.
Kalp atışlarının anormal olarak göğüs bölgesinde yada göğüs kenarında hissedilmesidir. Özellikle normalden hızlı ve düzensiz, terleme veya bayılmanın eşlik ettiği bu çarpıntılar kalp hastalığını işaret etmektedir. Bu hasta grubunun erken dönemde EKG ve ritim holter incelemesinin yapılması gerekir.
Uykuya Dalarken Kalp Çarpıntısı
Bu durumun altında yatan nedenler olarak kişinin düzensiz beslenmesi, egzersiz yapmaması ya da kullandığı ilaçların yan etkiye neden olması gösterilebilir. Ayrıca gün içerisinde tüketilen aşırı kafein, sigara ve alkol de uyku esnasında kalp çarpıntısına sebep olabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri